KOMİSYON KONUŞMASI

ABDURRAHMAN BAŞKAN (Antalya) - Sayın Başkan, değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Aslında, bugün Komisyonumuza gelen kanun teklifi bugüne kadarkilerin içinde herhâlde en az eleştirilecek kanun teklifi. Anayasa Mahkemesinden dönme sebebi de kanunun yetersizliğinden daha ziyade kanunun formatlanmasından; ucu açık, bunun bir ucunun kapatılması gerektiğiyle ilgili sözler yani ikisi de. Hakikaten bu Komisyon olarak şanslı bir Komisyonuz; Komisyon Başkanımızın eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı olması, Komisyon üyelerimizden birisinin eski KOSGEB Başkanı ve Komisyon üyelerimizin önemli kısmının da sanayiyle ilgili ve sanayiyi bilen insanlardan oluşması işimizi kolaylaştırıyor. Biraz önce eleştiri yaptınız, haklıydınız, "Hazine onay vermedi buna." diye. İşte, biz de aslında bu Komisyon olarak bunun için varız; biz burada yanlışlar ya da eksiklikler varsa Komisyonda tamamlamadığımız ya da o kısmıyla ilgili düzeltme yapmadığımız zaman Komisyonun da bir anlamı zaten olmayacaktır.

Demin Başkanım bir şey söyledi, hakikaten Anayasa Mahkemesi de hâlâ Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemini çok anlamış değil. Pandemide biz gördük ki Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi hızlı karar verme açısından, dünyada bu pandemiyi, turizmi... Ki ben Antalya Milletvekili olarak şunu net söyleyebilirim: Yeşil sertifikayla biz pandemi döneminde dünyanın turistini çok hızlı ağırlayabildik. İyi tarafları da var, bazen bunları da söylemekte herhangi bir beis yok. Eksiklikler varsa eksiklikleri hepimiz tamamlarız ama demin Başkanımızın da söylediği gibi hiç kimse kötü niyetli ve kendiyle ilgili bir şeyleri bu Komisyonda dikte etmez çünkü memleketin faydasına olan bir şeyleri yapmazsak bundan yarın sorumlu oluruz. Bitmeyen bir görev yok, vekillik de bitecek, Başkanlık da bitecek, Cumhurbaşkanlığı da bitecek, Başbakanlık da; hepsi bir gün bitecek, geride sadece sizin yaptığınız iyi şeyler varsa onlar önünüze çıkacak, önemli olan da bu seviyede olmak. İnşallah bu görevleri yüzümüzün akıyla, alnımızın akıyla tamamlamayı Cenab-ı Allah bizlere nasip etsin.

KOSGEB, hakikaten -demin Başkanımın da söylediği gibi- değerli, çok önemli şeyler yaptı Türkiye açısından ki baktığınız zaman, bir taraftan bakınca istihdamın yüzde 53'ünden fazlası, bazı rakamlara göre de yüzde 70 civarı KOBİ'ler tarafından önemli şekilde sağlanıyor. KOBİ'lere -KOSGEB Başkanımız da burada- verdiğiniz bir destek en az size üç olarak dönüyor çünkü istihdam sağladığınızda bu muhtasar olarak, vergi olarak, geçici vergi olarak, genel vergi olarak her şekilde devlete geri dönüyor yani dünyada sanayiciye verilen desteğin ben en helal desteklerden biri olduğunu... Bakanlığı döneminde Sayın Başkanımız da hakikaten bu konularda neredeyse aktivist gibi çalıştı yani tesislere giderek yüreklendirdi; biz bunu yapmalıyız. Başkanım, eğer bir şey olursa bu dönemde de bu tür tesislere özellikle Komisyon üyeleri olarak bizim hakikaten gidip, memlekete katkı veriyorsa teşekkür edip onları da biraz sevindirmemiz lazım. Bu kur politikası sebebiyle özellikle ihracatçılarımızın, sanayicilerimizin bu konuda biraz moralleri bozuk, önümüzdeki süreçte onlara da destek vermenin faydalı olacağını düşünüyorum.

KOSGEB'in hakikaten bu ülke için çok şeyi var, bütçesinin biraz daha geliştirilmesi -ben KOSGEB'in bütçesinin yeterli olduğunu düşünmüyorum- lazım. TÜBİTAK'la ilgili bazı eleştiriler oldu ama TÜBİTAK'ta herkesin bilmediği bir şey var, TÜBİTAK'ta çalışanların çoğu devlet memuru değil, sözleşmeli yani oraya faydası yoksa bir gün buradan ayrılacaklardır, oradaki belli kriterleri oluşturuyorlar ve bununla ilgili çalışmalar yürütülüyor. TÜBİTAK'ın belki ufak tefek eksiklikleri olabilir ama ben herhangi bir yanlış karar verdiğini düşünmüyorum, tabii ki daha geliştirmek, daha iyiye götürmek... TÜBİTAK Türk milletine, Türk sanayicisine, Türk ekonomisine katkı sunmak amacıyla kurulmuş bir yapı. Bu tür yapılara ufak tefek eleştiriler yapabiliriz ama bunlarla ilgili çok suizanda bulunmak da biraz haksızlık olur diye düşünüyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.