| Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
| Konu | : | Niğde Milletvekili Cevahir Uzkurt ve Kars Milletvekili Adem Çalkın ile 132 Milletvekilinin Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2859) |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 15 .01.2025 |
CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri, kıymetli bürokrat arkadaşlarım, basın mensupları; hepinizi saygıyla, muhabbetle selamlıyorum.
Bugün Komisyonumuzun gündeminde bulunan teklifin ve teklifte yer alan maddelerin gerçekten önemli olduğunu düşünüyorum. Neden? Çünkü TÜBİTAK'la ve KOSGEB'le ilgili birtakım maddeler var. Biliyorsunuz, KOSGEB ve TÜBİTAK özellikle ülkemizin teknolojik gelişiminde önemli rol oynayan, AR-GE ve teknoloji geliştirme projelerini destekleyen 2 kurumumuz. Dolayısıyla AR-GE özü itibarıyla klasik ticari faaliyetlerden farklı olarak kendi dinamiklerine göre bazı ayrıcalıkları, süreç itibarıyla bazı ayrıcalıkları da beraberinde getiriyor. Dolayısıyla KOSGEB'in ve TÜBİTAK'ın kurulduğu günden bu yana da bu süreçlerin daha etkin, verimli yürütülebilmesi için ilgili kurumların kanununda birtakım teknik ayrıcalıklar tanınmış. Tabii, zamanla yeni şartların oluşmasından dolayı bazı ihtiyaçlar da hasıl olmuş. Dolayısıyla bugünkü teklifte bir taraftan Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği kararların iptal gerekçeleri de dikkate alınarak, diğer taraftan yeni oluşan, özellikle bilimsel ve teknolojik alandaki yeni oluşan şartlara göre de yeni birtakım düzenlemelerin içerdiği bir teklifle karşınızdayız bugün. Dolayısıyla -az önce Sayın Başkanımız da ifade etti, teşekkür ediyorum, tabii, kendisiyle bürokratken birlikte teşrikimesai yaptık- KOSGEB'in de Başkanlığını yapmış ve yaklaşık beş yıla yakın TÜBİTAK'ın da Bilim Kurulunda -bugün Yönetim Kurulu olarak değiştireceğimiz- görev almış bir Komisyon üyesi olarak açıkçası bu düzenlemelerin gerekli olduğunu, ihtiyaç olduğunu ve kıymetli olduğunu düşünüyorum.
Şimdi, bugün, bu çerçevede, gündemimizde olan (2/2859) esas numaralı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu İle İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Hakkında bilgi vermek üzere söz almış bulunuyorum. Teklifte Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iptal kararları neticesinde -az önce Sayın Başkanımızın da ifade ettiği gibi- oluşabilecek hukuki boşluğun giderilmesi amacıyla başta, Ticarette Tağşişin Men’i ve İhracatın Murakabesi ve Korunması Hakkında Kanun uyarınca hizmet, muayene, bakım, takip ve kontrol faaliyetlerine ilişkin düzenleyici işlemler ile ürün dışı zorunlu standartlara aykırı hareket edenler hakkında uygulanacak idari yaptırımlara -kısa adı TÜBİTAK olarak bildiğimiz, bundan sonra da bu ismi kullanarak devam edeceğim- TÜBİTAK tarafından öğrencilere ve araştırmacılara sağlanan burslara ve Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığımızın, yine kısa adı KOSGEB olarak bildiğimiz kurumumuzun gelirlerine ilişkin hükümlerin yeniden düzenlenmesi olmak üzere bazı kanunlarda değişiklik yapılması öngörülmektedir.
Anayasa Mahkemesinin 14/3/2024 tarihli ve 2023/140, 2024/81 sayılı Kararı'yla 1705 sayılı Kanun’un 6'ncı maddesinin birinci fıkrası iptal edilmiştir. İptal kararının Resmî Gazete'de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmıştır. Anayasa Mahkemesi iptal gerekçesinde yaptırıma konu olacak düzenlemelere ilişkin olarak açık ve belirgin bir alan çizilmediğini, idareye sınırları belli olmayan bir düzenleme yetkisi verdiğini belirtmiştir. Dolayısıyla anılan karar doğrultusunda, kanunilik ilkesi kapsamında Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hizmet, muayene, bakım, takip ve kontrol faaliyetlerine ilişkin düzenleyici işlemlere veya ürün dışı zorunlu standartlara aykırı hareket edenler hakkında idari para cezası uygulanmasının devamlılığının sağlanması öngörülmektedir. 2/7/2018 tarihli ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 98'inci maddesinin (b) bendi uyarınca 1963 tarihli ve 2278 sayılı Kanun’un 2'nci maddesine ilişkin yapılan düzenleme Anayasa’nın mülga 91'inci maddesi uyarınca 2024 tarihli ve 32567 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 2023 tarihli ve 2021/125, 2023/2013 sayılı Anayasa Mahkemesi Kararı'yla iptal edilmiş. İptal hükmü gereğince madde aynı şekilde düzenlenerek ülkemizin ihtiyaç duyduğu araştırmacıların yetiştirilmesine katkı sağlamak amacıyla kurulduğu günden bu yana burs veren TÜBİTAK'ın öğrencilere ve araştırmacılara desteğinin devamı amaçlanmıştır.
703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 98'inci maddesinin (c) bendi uyarınca 278 sayılı Kanun’un 4'üncü maddesine ilişkin yapılan düzenleme az önce zikredilen Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edildiğinden yeniden düzenleme yapılarak tutar güncellemesi yapılmıştır. Bununla birlikte, söz konusu tutarın her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298'inci maddesinin (b) fıkrası uyarınca tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılmasına ilişkin düzenleme yapılmaktadır.
Anayasa Mahkemesinin aynı iptal kararıyla 703 sayılı KHK'nin 98'inci maddesinin (ç) bendi uyarınca 17/7/1963 tarihli ve 278 sayılı Kanun’un 15'inci maddesinde yapılan düzenlemeyle 9'uncu maddenin (b), (c), (d) fıkralarındaki "gelirler ibaresinin" "kuruma yapılacak her türlü yardımlar, bağışlar ve vasiyetler, kurum dışına verilecek hizmetler karşılığında alınacak olan paralardan kurumun gelirlerine eklenen kısım, yayım gelirleri ve diğer faaliyet gelirleri" şeklinde değiştirilmesi Anayasa’nın mülga 91'inci maddesine aykırı olduğundan iptal edilmiş ve bu iptal nedeniyle uygulama kabiliyeti kalmayan fıkra hükmü 6216 sayılı Kanun’un 43'üncü maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince iptal edilmiştir. 278 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten bu yana uygulanan muafiyet hükümlerinin muhafazası amacıyla hüküm aynen korunarak yeniden düzenlenmiştir.
Yine, 703 sayılı KHK'nin 98'inci maddesinin (d) bendi uyarınca 278 sayılı Kanun’un 16'ncı maddesinin ikinci cümlesinde yer alan "Bilim Kurulu" ibaresinin "Yönetim Kurulu" şeklinde değiştirilmesi Anayasa’nın mülga 91'inci maddesi yönünden Anayasa'ya aykırı olduğundan aynı kararla iptal edilmiş ve bu iptal nedeniyle uygulama kabiliyeti kalmayan ikinci cümlede yer alan "ve buna ilişkin esas ve usuller tarafından" belirlenir ibaresi de 6216 sayılı Kanun’un 43'üncü maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince iptal edilmiştir. Kanunda yer alan hüküm aynen korunarak yeniden düzenlenmiştir. Anayasa Mahkemesinin aynı iptal kararıyla 703 sayılı KHK'nin 98'inci maddesinin (d) bendi uyarınca 278 sayılı Kanun’un 17'nci maddesinin ikinci fıkrasının ikinci, üçüncü ve dördüncü cümlelerinde yer alan "Bilim Kurulu" ibarelerinin "Yönetim Kurulu" şeklinde değiştirilmesi Anayasa’nın mülga 91'inci maddesi yönünden Anayasa'ya aykırı olduğundan iptal edilmiş ve bu iptal nedeniyle uygulama kabiliyeti kalmayan ikinci fıkranın ikinci, üçüncü ve dördüncü cümlesinin kalan kısımları da 6216 sayılı Kanun’un 43'üncü maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince iptal edilmiştir. Söz konusu iptal nedeniyle Kanun'un 17'nci maddesinin ikinci, üçüncü ve dördüncü cümleleri yeniden düzenlenmektedir. Ayrıca, Kanun'un 17'nci maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan 19'uncu madde mülga olduğundan maddeye yapılan atıf metinden çıkarılmakta, üçüncü cümlesine sadece Kurul ve Komite üyeleri hakkında uygulanmak üzere 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 12'nci maddesine atıf yapılmasına ilişkin hüküm eklenmekte ve dördüncü cümlesinde yer alan hüküm muhafaza edilerek yeniden düzenlenmektedir.
Öte yandan, 3516 sayılı Ölçüler ve Ayar Kanunu'na dayalı olarak yürürlüğe konan bazı alt düzenlemelerde yer alan yükümlülüklere aykırı fiillere uygulanacak idari yaptırımlar hususunda Kanun'da bir hüküm bulunmaması nedeniyle Kanun kapsamında yer alan ölçü ve ölçü aletlerine yönelik yapılacak düzenlemelerde yer alan muayene, tamir ve ayar işlemlerine ilişkin hükümleriyle sınırlı olacak şekilde bu düzenlemelerde belirtilen aykırılıklar için kanunilik, hukuki güvenlik ve ölçülülük ilkeleri dikkate alınarak Kanun'un "İdari cezalar" başlıklı 15'inci maddesinin birinci fıkrasının birinci bendinin ilave edilmesi amaçlanmaktadır. 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 77'nci maddesinin (b) bendi ile 3624 sayılı Kanun’un 14'üncü maddesinde yapılan değişiklikler Anayasa Mahkemesinin 2018/117, 2023/212 sayılı, 2023 tarihli kararıyla iptal edilmiştir. Söz konusu iptal kararı 2025 tarihi itibarıyla yürürlüğe girecek olup iptal kararının gereğinin yerine getirilmesi ve mevzuat birliğinin sağlanması amacıyla KOSGEB'in bütçe gelirleri yeniden düzenlenmiştir.
4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin KOSGEB'in görevlerini düzenleyen 234'üncü maddesinin birinci fıkrasının (t) bendi çeşitli kurum ve kuruluşlarla yapılmış olan veri paylaşım protokollerine ve veri teminine yönelik düzenleme içermekte iken Anayasa Mahkemesinin söz konusu bendin buna ilişkin kısmını 2023 tarih ve 2020/48, 2023/11 sayılı Kararı'yla iptal etmesi ve bu kararın 2024 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiş olması sebebiyle oluşan hukuki boşluğun giderilmesi için düzenleme yapılma ihtiyacı doğmuştur. Anayasa Mahkemesinin iptal kararı gerekçesinde kişisel verilerin korunması hakkının Anayasa’nın 20'nci maddesi kapsamında anayasal güvenceye bağlandığı, maddenin 3'üncü fıkrasında herkesin kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahip olduğu, kişisel verilerin ancak kanunda öngörülen hâllerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebileceği ve kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usullerin kanunla düzenleneceğinin belirtildiği ifade edilmiştir. Ancak veri paylaşımına ilişkin 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nde yer alan hükümde işletmelere ve girişimcilere yönelik belirlenen destek politikalarının tasarım süreçlerinde faydalanılmak ve sunulan hizmetlerin hızlı, kaliteli, basitleştirilmiş ve düşük maliyetli bir şekilde yerine getirilmesini sağlamak üzere kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerden işletme ve girişimcilere ait bu hususlara ilişkin olarak alınabileceği öngörülen her türlü bilgi arasında kişisel nitelikteki verilerin de bulunabileceği belirtilerek söz konusu hükmün kişisel verilere ilişkin bir düzenleme niteliğinde olup Cumhurbaşkanlığı kararıyla düzenlenemeyecek yasak alan içinde kaldığı değerlendirilmiştir. Bu nedenle hükmün Anayasa’nın 104'üncü maddesinin on yedinci fıkrasının ikinci cümlesine aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiş ve iptal kararı yürürlüğe girmiştir. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nde yer alan hükmün Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda her türlü bilgi ve veri yerine Başkanlığın görev alanına giren konular kapsamındaki bilgi ve veriler şeklinde çerçevesi daha net ifade edilmiş olarak kanuni düzenleme hâline getirilmesi, oluşan hukuki boşluğun giderilerek kurumun KOBİ'lerin desteklenmesi ve geliştirilmesi amacıyla yapacağı çalışmalarla sınırlı olmak üzere veri temini ve paylaşımına ilişkin yasal dayanağın oluşması amaçlanmıştır.
Ayrıca, yapılacak çalışmalarda KOSGEB'in görevleri kapsamındaki bilgi ve verilerin temini, analiz edilmesi, raporlanması ile gerçek ve tüzel kişilerle paylaşılmasına ilişkin süreçlerin ilgili mevzuatı çerçevesinde yürütüleceği belirtilerek bu kapsamdaki tüm çalışmaların 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve ilgili mevzuat çerçevesinde yürütüleceği düzenlenmiştir.
Değerli Başkan ve Sayın Komisyon üyeleri; bu teklifimizin şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.
Dün yapılan toplantıda vermiş olduğunuz katkılardan ve bundan sonraki süreçte yapacağınız katkılardan dolayı hepinize şükranlarımı arz ediyorum.