HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın bürokratlar, hoş geldiniz.

Söz almazsam Erhan Bey kızıyor bana, onun için söz aldım.

ERHAN USTA (Samsun) - Evet yani biraz aramızdaki...

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Yani ben de çok kısa, kayıtlara geçsin diye söylemek istiyorum. Daha sonra Genel Kurulda da bunları konuşuyoruz, söylüyoruz fakat yani "Fonun şu ana kadar kuruluş amacıyla uyumlu olarak hangi başarısı vardır?" sorusu hakikaten hepimizin kafasında olan bir soru çünkü "Ne gibi bir katma değer üretmiştir?" sorusu hepimizin kafasında olan bir soru. Bunları tartışırız elbette ama bizim gördüğümüz, kuruluş amacıyla uyumlu bir başarısı yoktur büyük ölçüde. Yani bunu, sizi rencide edecek bir şey olarak algılamayın, gerçekten ben de derdimizin sizinle olmadığını biliyorsunuz diye düşünüyorum fakat yani bunun kayıtlara geçmesinin önemi var. Sahiden sistemsel bir sıkıntı var burada değerli bürokratlar. O da -biraz evvel arkadaşlar da ifade ettiler, ben de aynı görüşe katılıyorum- Varlık Fonunun Başkanı olan, başında olan kişinin denetim mekanizmalarının da -tırnak içinde- başında olması doğru bir durum değil. Yani bu sistemsel bir sorun; hem özel denetim firmasının belirlenmesi açısından bu böyle hem Devlet Denetleme Kurulu açısından bu böyle çünkü siz de biliyorsunuz, bırakın yani devletin en büyük şirketlerinin bir arada bulunduğu Fondan söz etmeyi, herhangi bir küçük şirketin yönetiminden bile söz etsek, devletle alakası olmayan bir şirketin yönetiminden bile söz etsek hem özel denetimi hem devlet denetimini aynı kişinin belirlemesi ve o kişinin de o şirketin başında olması -şirket diyorum burada, yanlış anlaşılmasın- doğru bir tutum değildir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Toparlıyorum efendim.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Oluç, toparlayın lütfen, bir dakika daha veriyorum.

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Yani bu güven kırıcıdır, manipülasyona açık bir durum ortaya çıkarması anlamına gelir ve denetçilerin de özgürce denetim yapmalarını zorlaştırır. Yani illa bir talimat verilmesi gerekmiyor böyle bir durumda denetçilere ama psikolojik olarak da baktığımızda denetçiler kendilerini baskı altında hissederler, özgürce davranamazlar. Bu, dediğim gibi, hangi yerde olursa olsun bununla karşılaşılabilir.

Dolayısıyla, burada ciddi bir sistem sorunu var, bunun tartışılması, konuşulması, revize edilmesi gerekiyor. Yani biz niye bunları söylüyoruz? Fırsattır, hani siz geldiniz, bu konuda bir kez daha görüşlerimiz kayıt altına alınsın istiyoruz. O nedenle, bu yaman çelişkiyi ortadan kaldıracak adımların atılması lazım. Bu, tabii, sizin göreviniz değil iktidar grubunun esas olarak ama onlar da... Yani değil mi Orhan Bey, ciddiye almıyorsunuz söylediklerimizi?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Peki, teşekkür ediyorum.