ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Başkanım, şimdi -gönül ister ki- tabii ki bir tek insanımızın bile devletimizin sunduğu bu güzel imkânlardan, sağlık imkânlarından faydalanabilmesi hepimizin dileğidir yani kimse buna karşı gelmez. Ama şunun da altını çizmek gerekiyor: Eski Türkiye diye bir gerçek vardı ve Kürtçenin... Hatta şunu da açalım, başörtülü olarak söylüyorum; başörtülü olarak yaşadığımız şeyler tabii Eski Türkiye'ye ait çok şükür. Ben şöyle bir örnek vereceğim, isterseniz internetten de bulabilirsiniz, ben şahsen teyzeyi gidip ziyaret ettim; Saadet Hacıalioğlu, Coşkun Hacıalioğlu'nun annesi, 90'larda şehit düşen bir kardeşimizin annesi. Onun şöyle bir röportajı var, diyor ki: "Ben yavrumu kaybettikten sonra muayene olmak için bir hastaneye gittim, orada bana -başörtülü bir teyze- doktor şunu söyledi: 'Önce git üstüne doğru düzgün bir şeyler giyin de gel, ondan sonra seni muayene ederim.'" Bakın, bu, eski Türkiye, bunun altını çiziyorum. Bakın, bu tür şeyler belli kesimlere yapıldı ama biz bunların hepsini ortadan kaldırdık, artık insanların Kürt kimliğiyle ya da başörtülü olarak girip kendini tanıtacakları, dillerini konuşmaktan çekinecekleri bir Türkiye yok; bunun da altını çizmek isterim.

Teşekkür ederim.