KOMİSYON KONUŞMASI

CEVDET AKAY (Karabük) - Teşekkürler Başkanım.

Sayın Başkanım, değerli Komisyon üyeleri, Sayın Bakanım, çok kıymetli bürokratlar; ben de hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Bakanlık bütçesinin mali tablolarının değerlendirilmesine vakit kalırsa gireceğim bu sefer.

Sayın Bakanım, doğal gaz ve elektrik faturalarında destekleme var biliyorsunuz fakat baktığımız zaman, bu desteklerden daha çok, yaklaşık 4 katı kadar vatandaşın cebinden çıkan zamlarla beraber vergilerle beraber de bir para olduğunu gördüm ben. Şimdi, seçim döneminde BOTAŞ'la ciddi destekler veriliyor, BOTAŞ'ın görev zararı oluşuyor, BOTAŞ yardım yapıyor halkımıza ama seçim bittikten sonra da bakıyoruz toplam 388 milyar liralık borcu siliniyor veya vergi borcundan mahsup ediliyor, neticede görev zararı. 2021-2022'de işte, silinen rakam 155 civarında, diğeri de 2024 Haziran itibarıyla, Temmuz itibarıyla silinen bir rakam. BOTAŞ'ın işini düzgün yapıp görev zararlarından kurtulması için de faturalandırma sisteminin mutlaka sağlıklı olması gerekiyor.

Şimdi, zam olayı olarak baktığımız zaman, doğal gaz faturasına altı yılda -ben 2018 yılından bu yıla kadar inceledim- 17 kez zam yapılmış. 2018'le günümüzü karşılaştırdığımda da yüzde 532 artmış. Tek tek sayabilirim ben size; işte, 2018 yılında 3 kez, 2019 yılında 2 kez, 2021 yılında 7 kez, 2022 yılında 4 kez ve 2024'te de 1 kez olmak üzere 2018'den bu yana tam 17 kez zam var, artış oranı da yüzde 532 ve bir de vergi yükü açısından baktım, doğal gazdaki vergi yükü nasıl diye, altı yılda da yüzde 345 oranında bir vergi artışı olmuş. Bir taraftan destekler verilmiş ama bir taraftan zam ve vergi yoluyla da geri alınmış.

Yine, Eurostat verilerine göre, evini yeterince ısıtamayanların oranı Avrupa Birliği ülkelerinde yüzde 16,4'ken bizde yüzde 20,5 bu oran; kömür yardımları da bunun için yapılıyor ve son yıllarda kömür yardımları da ciddi tutarlarda arttı hane halkı sayısı açısından da. Bunu özellikle söylüyorum, bizim bölgemizde Batı Karadeniz havzasında TTK'yle ilgili bir konu var, onu da burada size iletmiş olayım Sayın Bakanım, Maliye Bakanlığının alacağı bir kararla 15 Ocak 2025'ten itibaren emekli olunması durumunda işçilerde kıdem tazminatı ve aylıklar açısından, emekli aylıkları açısından bir düşüş olacak. Yaklaşık 2 bin kişiyi işe almıştınız geçmiş dönemde, kısa dönemde fakat bu emeklilik, kıdem tazminatı ve aylıkla ilgili durumlardan dolayı tecrübeli işçilerin ayrılma durumlarıyla ilgili bilgiler geliyor bize. Biliyorsunuz, maden ocaklarındaki çalışma şartları zor ve kaza olayları gibi nedenlerden dolayı tecrübeli işçi çok çok önemli ve yeni gelen, yeni alınan işçilerin bir kısmının da ayrıldığını duyuyoruz, yani burada geçmişteki uygulamanın devam etmesi gerekiyor. Benim seçim bölgem Karabük ve Zonguldak ve Karabük arasında da Yenice ilçesi var sınırda ve en son alımlarda da 100 kişiyi aldınız orada; teşekkür ediyoruz, almama durumu vardı. Konuyu Zonguldak vekilleri, Karabük vekilleriyle beraber Bakan Yardımcımıza iletmiştik, Sayın Tancan'dı galiba, Abdullah Tancan Bey'le görüştük yanlış hatırlamıyorsam ve konuyu size de iletti diye biliyorum çünkü tecrübeli madenciler oradan çıkıyordu, almaya devam ettiniz. Şunun için ifade ediyorum: Maden işini bilen, tecrübeli köylerden alımların mutlaka olması, alınması... Sizin de bu emeklilik olayıyla ilgili kaybı istemediğinizi biliyorum, bu konuya mutlaka bir çözüm bulunması lazım. Bir taraftan, genel olarak 2024 yıl sonuyla 2025'te emekli olacaklar arasında da yüzde 30-33 arasında bir kayıp olacak genel olarak; bu konunun mutlaka çözülmesi lazım ve buradan size bunu özellikle ifade etmiş olayım.

Şimdi, Azerbaycan, Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı'ndan giden ürünleri biz satıyoruz demiyoruz zaten yani burada bir işletim meselesi var, BOTAŞ International şirketiyle yapılan bir anlaşma. Bu boru hatlarından giden ama İsrail'e giden petrolden bahsediyoruz ve 12 milyon 916 bin tonluk bir rakam bu, dokuz aylık rakam yani yaklaşık da 12 milyarlık gelir elde edilen bir durum söz konusu burada ve bu da hakkaniyete sığmıyor diye düşünüyoruz, yani fiilen satılmasıyla ilgili değil ve bu konuda Sayın Zengin'in de Genel Kurulda açıklaması vardı, varil başına 1,27 dolarlık bir gelir elde edildiğiyle ilgili. Bu konu vicdanlarda rahatsızlık yaratıyor, bu konunun mutlaka çözülmesi gerekiyor.

Maden işiyle ilgili birkaç bir şey söylemek istiyorum; şimdi madenin mali yapısıyla ilgili bir şey söyleyeceğim özellikle İliç'teki Çöpler Altın Madeniyle ilgili. İşte, ortaklık yapısı; biliyorsunuz, yüzde 80'ini SSR Mining, yüzde 20'sini de Lidya Madencilik "Anagold" diye bir firma işletiyor. Şimdi, uluslararası şirketler, bu SSR Mining aynı üretimi Kanada veya Amerika'da yapacak olsa devlet katkı payı ve ödeyeceği vergi yükü açısından, efektif vergi yükü açısından 403 milyon dolar daha fazla para ödeyecekti ama bunu ülkemizde yapıp bunun yüzde 67'siyle gidip Artvin'de Hod Madenciliğin yüzde 40'ını 270 milyon dolara alabiliyor ve elde ettiği kârları, imkânları da çeşitli yollardan kâr transferiyle yurt dışına çıkarıyorlar. Madenler millî bir servettir, mutlaka millî ve yerli firmalarımızın işletmesi gerekiyor çevre koşullarına uygun bir şekilde çünkü siyanürle altın aramasına hepimiz karşıyız, çevreye zarar verilmesine karşıyız ama bir şey yapılıyorsa da millî ve yerli firmalarla yapılması gerekir. Yine, bunun bir benzeri -siz bizzat anlaşmayı imzaladınız tahmin ediyorum- Birleşik Arap Emirlikleri'yle Enerji İş Birliği Çerçeve Anlaşmasıyla -ismini kısaltarak söylüyorum- burada da yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili yatırım gelecek. Sayın Genel Başkan Yardımcımız Yavuzyılmaz da bahsetti, bu gelecek yatırımlarda da madende olduğu gibi olumsuz durumlarla karşılaşmayalım. Şimdi, bu sefer Birleşik Arap Emirlikleri kökenli firmalar gelecek, tamamını işletecek ve bu kaynaklar yine heba olacak diye korkuyoruz. Millî ve yerli bir şekilde bu yenilenebilir enerji kaynaklarının lisanslarının oluşturulması gerekir ki niçin mesela, burada en azından Türk şirketlerinin yüzde 50 ortaklığı şart koşulmuyor? Bunun dikkate alınması gerekir, gelecek sermayeyle hareket edilmemesi gerekir. Bir sermaye gelecek fakat sermayenin kat katı buradan yurt dışına, yabancı şirketlere çıkacak. Bu konunun da mutlaka çözülmesi gerekir diye düşünüyorum.

Bölgemle ilgili birkaç sorunu size aktarmak istiyorum hızlı bir şekilde. Yenice ilçesine taşıma sistemiyle doğal gaz geldİ ve şimdi evlere de boru hatları döşenmeye başlandı fakat yavaş gidiyor Sayın Bakanım, hızlandırılmasıyla ilgili hemşehrilerimizin talepleri var, bende bu konuda hızlandırılmasıyla ilgili sizden talepte bulunuyorum. Eflani'de lisans çıkmış fakat işlemler başlanmadı, hızlı bir şekilde Eflanili hemşehrilerimiz de doğal gazın gelmesini bekliyor.

Bir de KARDEMİR'le ilgili bir hususu niçin size söylüyorum? KARDEMİR'in eski Yönetim Kurulu Başkanısınız, çok emeğiniz var oraya da, oradan geldiniz buraya Bakan oldunuz fakat KARDEMİR'de işler iyi gitmiyor Sayın Bakan şu anda. Yani KARDEMİR'in dokuz aylık bilanço zararı 2,8 milyar yıl sonu 4 milyarı bulacak. Yeni yönetimle beraber, özellikle Kardemir içerisinde işi yapabilecek kabiliyette, liyakatte kişiler olduğu hâlde daire başkanlıklarına veya üst düzey yöneticiliklerine dışarıdan yoğun insan alınıyor; kimin ne iş yaptığını bilemiyoruz ve bu konu kanayan bir yara. İlgili Bakanlıklarla da istişare ederek -Türkiye Varlık Fonu'nun yüzde 4 küsur hissesi var orada, atanan bağımsız deneticiler, yöneticiler var, yönetim kurulu üyeleri var; siz benden daha iyi biliyorsunuz- bu konunun Bakanlıklar arasında da koordinasyonunun sağlanması, Kardemir'in bu zararının bir an önce bertaraf edilmesi lazım.

Özelleştirme yapılacağıyla ilgili yoğun bilgiler var ama Kardemir, Karabüklülerin, hepimizin çok önemli bir sanayi kuruluşu; mutlaka korunması gereken ve mali yapısı güçlendirilmesi gereken bir şirket olduğunu özellikle ifade ediyorum.

Şimdi, mali veriler açısından da birkaç şey söylemek isterim. Bakanlık bütçeniz 45 milyar 332 milyon; binde 3,7 geçen yıla göre düşüş var, geçen yıl binde 4'müş; 48 milyardan 45 milyara düşüş var, başlangıç ödeneğiyle ilgili olarak bahsettiğim zaman. Yine, 2023'te aşım olmuş, 18 milyarlık başlangıç ödeneği var, harcama 2023'te 33 milyar olmuş, 15 milyarlık aşım var. Ödenek tahsislerinin daha sağlıklı yapılması, aşıma yer verilmemesi gerekir.

Yerel yönetimlerin güçlendirilmesine ayrılan pay 8 milyar 485 milyon... 2023 yılında, aşım da bitmiş yani 2023'te 15 milyarken 2023 harcaması 23 küsur; 8 milyar 485 milyonluk aşım var, ödenek üstü harcama var; başlangıç ödeneğine oranı yüzde 44, yüzde 44 aşım var yerel yönetimlerde. Bakanlık bütçesinde de durum aynıydı, burada da aynı durum söz konusu.

Program dışı giderler çok yüksek, hep söylüyorum; program dışı giderlerin bir Bakanlık bütçesinde -sadece size mahsus değil- azalması gerekir; oran yüzde 25; 11 milyar 375 milyonluk bir rakam, bunun da altında sermaye transferleri ve cari transferler hazine yardımı kökenli yani; bunun mutlaka düzeltilmesi gerekir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakika ek süre veriyorum.

Buyurun.

CEVDET AKAY (Karabük) - Teşekkür ederim.

Sürdürülebilir çevre ve iklim değişikliğine yeterli bütçe ayrılmamış; bu önemli, ayrılması gerekir.

Bir borç verme kaleminiz var, 2025'te 154 milyonluk borç verme kalemi gördüm. 2023 ve 2024'te bir ödenek yoktu, borç verilecek ne gibi bir durum meydana geldi, ne planlanıyor; onunla ilgili de bilgi verirseniz mutlu olurum.

Temsil ve tanıtma giderlerinde aşım yapmışsınız, 134 bin lira; yine, orada aşım var.

Kâr amacı gütmeyen kuruluşlara yapılan transferlerin ve hane halkına yapılan transferlerin dağılımıyla ilgili bilgi verirseniz sevinirim.

Bir de yurt dışına yapılan transferler kalemi 2023'te 13 milyon, 2024'te 25 milyon, 2025'te de 40 milyonluk yurt dışına bir transfer düşünüyorsunuz; mahiyeti nedir, ne planlıyorsunuz?

Vallahi, söylenecek çok şey var, onu da sorular bölümüne bırakacağım, şimdilik bu kadar söyleyeyim.

Teşekkür ediyorum.

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Akay, teşekkür ederim.