HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Bu ritüel böyle devam edecek belli ki; siz her bu uyarıyı yaptığınızda ben de bu açıklamayı yapmak zorundayım kayıtlara geçsin diye.

Şimdi, öncelikle şunu söyleyeyim: Anayasa’nın 3'üncü maddesiyle ilgili bir tartışmamız yok. Buradaki kullanım bir idari tartışma anlamına da gelmiyor. İdari tartışma yapılacağı zaman "Bunu tartışıyoruz." deriz idari yapıya ilişkin tartışmayı yaparız ama onun yeri Plan ve Bütçe Komisyonu değil. Dolayısıyla biz "Kürt coğrafyası" "kürdistan coğrafyası" gibi kavramları bir coğrafi, aynı zamanda tarihsel, sosyolojik bir gerçekliğe işaret etmek için kullanıyoruz. Genel Kurulda da bunu ben de çok defa kullandım ve kullanmaya da devam edeceğiz.

Bakın, bir şey hatırlatmak istiyorum: Millî Eğitim Bakanlığı yeni müfredatta tarih eğitiminde köklü bir değişiklik olduğunu açıkladı ve artık "Orta Asya" yerine "Türkistan" kavramının kullanılacağını açıkladı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Toparlayın Sayın Oluç.

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Toparlayacağım.

Şimdi, Sayın Başkan, bir profesör -adı da var- yaptığı açıklamasında "Türkistan" kavramıyla ilgili diyor ki: "Türklerin yurdu anlamına gelen 'Türkistan' sözü tarihin en erken devirlerinden itibaren kullanılmaya başlandı." Yani bir tarihsel, bir coğrafi gerekliğe hitap ediyor. Şimdi, bu "Türkistan" kavramının kullanıldığı coğrafyaya baktığımızda 9 ülkenin sınırlarını kapsıyor bu; şimdi diyebilir miyiz yani Millî Eğitim Bakanlığı bu 9 ülkenin sınırlarını değiştirmek üzere bu kavramı kullanıyor diye? Diyemeyiz. Dolayısıyla biz de Kürtlerin yurdu anlamına gelen "kürdistan coğrafyası" kavramını -tarihsel bir kavramdır, sosyolojik bir kavramdır- kullanıyoruz. Anayasa’nın 3'üncü maddesiyle ilgili bir tartışmamız -dediğim gibi- yok, onu bir kez daha belirtmiş olayım.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.