KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET KILIÇ (Bursa) - Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, çok değerli Komisyonumuzun kıymetli üyeleri, değerli bürokratlarımız; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Efendim "Başarı gayrete aşıktır." derler. AK PARTİ olarak biz de yirmi iki yıldır yaptığımız hizmet ve eser siyaseti neticesinde milletimizden her zaman desteği aldık ve milletimizin destekleriyle 23'üncü bütçemizi gerçekleştiriyoruz. Bunların içerisinde hastaneler yaptık, okullar yaptık, köprüler yaptık, yollar yaptık, Marmararaylar, Avrasya tünelleri, barajlar, üniversiteler, millî savunma sistemleri ve daha niceleri var. Burada, tüm bu eser ve hizmetlerin gerçekleştirilmiş olmasındaki en büyük etken büyük bir zihniyet devriminin başarılmış olmasıdır. Türkiye, aslında bu zihniyet devrimiyle hem vesayet odaklarını ortadan kaldırmış hem de milletimizle ve özellikle gençlerimizle de muazzam bir öz güven inşasını gerçekleştirmiştir.

Cumhur İttifakı dönemi, her alanda büyük reformların yapıldığı ve milletin iradesinin en güçlü şekilde tecelli ettiği bir dönemin adıdır. Tabii ki hükûmet sistemine, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine yönelik eleştiriler oldu, ben de birtakım değerlendirmelerde bulunmak istiyorum bu hususla alakalı. Sadece 1983'ten 2002'ye dek geçen on dokuz yılda 13 tane hükûmet kuruldu, hükûmetlerin ortalama görev süresi bir buçuk yıldı, kurulan koalisyonlar peşi sıra bozulurken Türkiye Büyük Millet Meclisi beş yılı dolduramadan seçimleri yenilemek durumunda kaldı. Nitekim, geçmişte de aklıselim ve sağduyu sahibi pek çok siyasetçimiz ve devlet adamımız parlamenter sistemin uygulamalarından ve sürekli kriz üretmesinden milletimiz huzurunda devamlı şikâyette bulunmuşlardır, şikâyetçi olmuşlardır. Yine, 2007 yılına geldiğimizde, söz konusu istikrarsızlık bir noktada zirve yapmıştır aslında. "Eşi başörtülü bir Cumhurbaşkanı istemiyoruz." başlıklı bir siyasi kampanyayla başlayan süreç 367 kararıyla siyasal sistemi krize sürüklemiş ve bir Cumhurbaşkanlığı seçimi daha tarihte örnekleri çokça yaşandığı gibi kamusal yaşamı istikrarsızlaştırmıştır. Bizler AK PARTİ kadroları olarak aldığımız kararla Cumhurbaşkanını halkın seçmesini sağlamış ve bir daha Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin krizin değil demokrasinin ve halk iradesinin bir parçası olmasını sağlamış bulunuyoruz.

Bugün, tabii, Parlamentoda, Meclisimizde yüzde 99 oranında bir temsiliyet var. Demin ifade edildi "Pek çok siyasi parti giremedi, temsil edilmiyor." denildi ama Türkiye tarihinin en büyük temsil oranı şu anda Parlamentomuzdadır.

Yine, ekonomik olarak parlamenter sistemle yönetilen ülkelerin gelişmişliklerinden bahsetti bazı vekillerimiz ama şunu söyleyelim: Yanlış bir benzetme oldu bu. Şu anda ekonomik olarak gelişmiş ülkelerin çoğu Sanayi Devrimi'ni yaşayan ülkelerdir ve Sanayi Devrimi'ndeki başarılarıyla şu anki ekonomik kazanımlarını elde etmişlerdir. Hiçbir şekilde parlamenter sistemin veyahut da diğer sistemlerin elbette ki etkileri vardır ama direkt etkisi olduğunu söyleyemeyiz. Bugün Çin'in ekonomik kalkınmasında sisteminin çok büyük etkisinin olduğunu söyleyebiliyor musunuz demokratik anlamda? Bunu da bir kez daha ben huzurlarınızda ifade etmek isterim.

Evet, bu sistemde şeffaf bir şekilde seçim öncesinde vatandaşa diyoruz ki: "Biz şununla, şununla, şununla ittifak yapıyoruz." Bakın, geçtiğimiz seçimlerde vatandaş direkt siyasi partiye oy veriyordu ama belki aynı vatandaş o siyasi partinin bir başka partiyle koalisyon kurmasını istemiyordu, bunla alakalı tercihleri de vardı ama bu sistemde tamamen şeffaf bir şekilde bunu da getiriyoruz. Bunu da eleştiren arkadaşlarımız olmuştu ama baktığınızda tam manasıyla böyle de bir gerçeklik var.

Yirmi iki yıllık iktidarımızda ulaşımda yaptığımız devasa yatırımlar Türkiye'yi bir ulaşım ve lojistik merkezi hâline döndürmüştür. Bu noktada yüksek hızlı tren projelerimizin de son 2025 yılı bütçemizde, Ulaştırma Bakanlığı bütçesi içinde çok ciddi manada pay aldığını görüyoruz, bundan dolayı da mutluluk duyuyoruz. Tabii ki dünyanın en büyük hava limanları ülkemizde, milletimizin emrinde. Havacılık alanında yapılan yatırımlarla Türkiye dünyanın önemli havacılık merkezleri arasında şu anda yer alıyor ve ulaşım projelerinde devrim niteliğinde yapılan işlerle doğusuyla, batısıyla, kuzeyiyle, güneyiyle ülkemiz birbirine bağlandı ve bu projeler neticesinde ekonomi güçlendirildi, ulaşım kolaylaştırıldı aynı zamanda çevre dostu çözümlerle trafik sorunları da ortadan kaldırılmış oldu.

Yine, yaptığımız reformlarla yerli üretim, sanayi devrimi ve ihracat artışı ekonominin temel yapı taşlarını oluşturuyor. Yerli savunma sanayisinin gelişmesi, ASELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ gibi savunma sanayisi devlerinin yükselmesi Türkiye'nin sadece güvenliğini sağlamakla kalmıyor, dışa bağımlılığını da ortadan kaldırmış oluyor. Bugün Türkiye kendi SİHA'larını, İHA'larını, helikopterlerini, gemilerini ve pek çok aracını üretebilen bir ülke konumunda. Bu da Türkiye'nin bölgesindeki istikrarsızlıklara, farklı noktalarda yaşanan çatışmalarda kendi kendine yetebilen bir ülke olarak kimseye bağlı kalmadan süreç yönetiminde daha etkin ve etkili olmasını sağlıyor.

Ben 2025 yılı bütçemizin tüm toplum kesimlerinin düşünceleri ele alınarak hazırlandığına inanıyorum. Bu noktada bütçe konusunda bakanlıklarımızın yaptığı detaylı sunumlar oldu ve uzun bir zaman burada tartıştık, pek çok arkadaşımız katkı koydu, katkı koymaya gayret gösterdi. Ben bu vesileyle tekrardan bütçemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcım, stajla alakalı Cumhurbaşkanlığımızın yürüttüğü çok güzel bir sistem var ama bazı öğrenci kardeşlerimiz buraya başvuru sürelerini kaçırdıktan sonra daha sonraki süreçlerde süreç yönetmede zorlanıyorlar. Bunlarla alakalı birazcık daha bir anlamda yapacağımız birtakım çalışmalar olursa iyi olur.

Yine, Diyanet İşleri Başkanlığımız ve bağlı kuruluşlarımızın da bütçelerini görüşüyoruz. Tabii ki Diyanet İşleri Başkanlığımız bence Kur'an'ın anlaşılmasına yönelik, kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'in anlaşılmasına yönelik daha iyi çalışmaları ortaya inşallah bu dönemde koymaya çalışacaktır. Çünkü dünyadaki tüm düşünce sistemleri elbette öyle ya da böyle çökecektir ama Kur'an-ı Kerim'in düşüncesi, felsefesi yüzyıllar boyunca ilelebet insanlığın kurtuluşu için, aydınlığı için ışık verecektir. Ben bu noktada da bu çalışmaların daha aktif bir şekilde ele alınmasını bir kez daha diliyorum.

Bütçemiz hayırlı uğurlu olsun diyorum, hepinize saygılar sunuyorum.