SELCAN TAŞCI (Tekirdağ) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Maddeyle kamu kaynaklarının verimli kullanılması amaçlanıyor anlayabildiğimiz kadarıyla ama en başta da söyledim yani aslında Plan ve Bütçede konuşulması gereken maddelerden bir tanesi bu ve ayrıca bir etki analizi görmemiz gerekiyor bizim yani elimizde böyle bir analiz yok. Toplantının başında tekrar istedik. Mesela bu saate kadar verilebilirdi, hâlâ da elimizde yok. Yani eğer bir etki analizi yapılarak oluşturulduysa bu düzenleme verilmiş olması gerekiyordu. Yani saatlerdir buradayız, hâlâ yok. Yani gerçekten ciddiyetsiz bulduğumu belirtmek istiyorum. Hepimiz emek veriyoruz çünkü.

Burada işverenlerin SGK'ye ödeyecekleri sigorta primlerinde indirim oranı 5 puandan bazı şartları yerine getiren işverenlere 4 puan olarak uygulanmak isteniyor. Şimdi, bazı belirli şartları zaten bu insanlar yerine getirmişler yani aslında burada bir hakkediş söz konusu.

Dolayısıyla 21'inci maddeye geldiğimizde de yani sadece imalat sektörüyle sınırlı olarak 5 puan olarak uygulamaya devam edilmesini öngörüyorsunuz. Yani ya hepsine uygularsınız ya da hiçbirine uygulamazsınız ve özellikle içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda yani istihdam imkânları bu kadar kısıtlıyken işvereni birazcık daha zora sokacak yani istihdamı teşvik etmek yerine kayıt dışına da aslında yönlendirebilecek dolaylı olarak. Böyle bir uygulamayı biz açıkçası doğru bulmuyoruz.

Sadece işvereni değil yani çalışanlara da aslında bir yük olarak geri dönüşü olacak maddenin çünkü işverenin üzerindeki yükü, dediğim gibi, özellikle de bu iklimde ister istemez çalışana yansıtacak. Yani bir gelir artırma kaygısı olduğunu anlayabiliyoruz. Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz ama bunun mutlaka başka yolları vardır diye düşünüyoruz. Yani bunun tek yolu gerçekten böyle istihdama darbe olabilecek uygulamalara gitmek demek değil.

Hep aynı şeyleri söylemekten sıkıldık, saatlerdir buradayız yani böyle polemiğe de gerek yok ama yani yıllar içinde defalarca yapılan, getirilen muafiyetler var biliyorsunuz yani belli firmalara 30 kez, 36 kez -isimlerini saymayacağım, hepimiz biliyoruz- 24 kez, 19 kez vergi muafiyeti hakkı tanınmış; mesela, KDV istisnaları, gümrük vergisi muafiyetleri getirilmiş dolayısıyla -demek istediğim- pek çok uygulamadan vazgeçilerek ya da yani başka tasarruf kalemleri oluşturularak pekâlâ bu gelir zaten elde edilebilir. Yani en son belki başvurulacak yöntemler bunlar. Yani her yerde, işte belediyelerden okula, köy ihalelerine, vakıf ve dernekler üzerinden transfer edilen o fonlara kadar yani her yere yolsuzluğun bu kadar bulaştığı bir ülkede lütfen yani istihdama böyle hepimizin dört gözle sarıldığı bir ortamda, beklediği bir ortamda, işverenin de işçinin de cebinden herkes elini çeksin diye düşünüyoruz.

Depremden sonra 820 milyar ekstra vergi toplandı mesela. Yani bunun gibi birçok örnek var, birçok şey yapılabilir gerçekten dediğim gibi yani kayıt dışını teşvik anlamına da dolaylı olarak gelecek. Böyle bir uygulamayı biz doğru bulmuyoruz. Ayrıca eşitlik ilkesine de aykırı. Yani imalat sektörü niye mesela Cumhurbaşkanının inisiyatifine, uzatmasına bırakılarak... Yani orada uygulanıyor, burada niye uygulanmıyor? Bu sektörler neye göre belirleniyor? Dolayısıyla biz bu maddenin bu tekliften çıkarılmasını istiyoruz.

Teşekkür ediyorum.