BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, bakın, Sayın Akdoğan beş dakika boyunca konuştu, kimse ağzını açmadı. Hemen konuşunca karşı tarafta, ne oluyor arkadaşlar ya? 3 isim var burada. Rica ediyorum...

TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Sayın Başkan, cevap vermesin, konuşmasına devam etsin.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, kimin ne konuşacağına biz karışmıyoruz.

TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Hayır, cevap vermesin.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Ya, arkadaşlar, ben karışmam; siz de karar veremezsiniz, ben de karar veremem.

TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Hayır, cevap vermesin, devam etsin yani.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Herkes konuşmasını yapar. Ya, bir laf atmadır tuttu gidiyor arkadaşlar ya.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ya, yeni gelenler bozdu Sayın Başkanım.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Yahu arkadaşlar, ben bozanları görüyorum.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Buraya söylemeyin, sol tarafınıza söyleyin; burada laf atma olmaz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ağbaba, ben bozanları görüyorum.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Burada laf atma olmaz, sadece gerçekleri söylüyor arkadaşlar.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sadece gerçekleri Sayın Ağbaba söylüyor.

Değerli arkadaşlar, şöyle bir düşünün, ben Komisyon Başkanı olarak kapatıyorum. "Sayın milletvekilleri, lütfen..." diyorum; bir daha kapatıyorum "Sayın milletvekilleri, lütfen..." diyorum. Düşünün, on sene sonra, otuz sene sonra birisi okuyor ve aynı milletvekillerini uyarıyorum ben. Ya, bu yakışık almıyor, lütfen...