KOMİSYON KONUŞMASI

EMİNE YAVUZ GÖZGEÇ (Bursa) - Sayın Bakanım, Komisyon Başkanım, Komisyon üyeleri; hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Sayın Bakanımıza da sunumundan dolayı teşekkür ediyorum.

AK PARTİ olarak Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde, millet iradesinin üzerinde tahakküm kurmaya çalışan vesayet odaklarıyla mücadele ederek hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi için âdeta reform niteliğinde adımlar attık ancak bu adımları atmak çok da kolay olmadı. Değişime, reformlara direnen statükocularla, vesayet odaklarıyla mücadele ettik. 15 Temmuz gibi eşi benzeri görülmemiş bir ihanetle karşı karşıya kaldık. Hâlen, ülkenin, milletin birlik ve bütünlüğünü hedef alan, demokratik toplum, özgürlükler ve hukuk devleti gibi müşterek değerlerin düşmanı olan, en temel hak olan yaşam hakkını hedef alan terörle de mücadele ediyoruz. Kadın katili, çocuk katili terör örgütleriyle mücadele ediyoruz ve tüm bu mücadeleleri hukukun üstünlüğü çerçevesinde, insan odaklı anlayışla sürdürüyoruz.

Güven veren, erişilebilir adalet vizyonuyla, yargı reform paketleriyle, hak ve özgürlüklerin korunması, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının geliştirilmesi için önemli düzenlemeleri hayata geçirdik. Yargının vazgeçilmezi olduğuna inandığımız savunmanın temsilcisi olan avukatlara yönelik de yargı paketleriyle önemli düzenlemeler yaptık ancak özellikle, mahkemelerde cübbe giyme dışında avukatlara başkaca kılık kıyafetle ilgili bir zorunluluk getirilemeyeceğine dair Avukatlık Kanunu'nda yapılan düzenlemeyle, yıllarca başörtülü avukatların mesleklerini yapmasını engelleyen bir hukuki ayıbı ortadan kaldırdık. Maalesef ben de başörtülü bir avukat olarak yıllarca inancı, kıyafeti sebebiyle ayrımcılığa maruz kaldım. Duruşma salonlarına alınmadık, adliyeye dahi sokulmadık, staj yaptırılmadı, soruşturmalar açıldı. "İnsan hakkı ihlali neredeyse biz inancına, etnik kökenine bakmadan orada oluruz:" diyenler söz konusu değerlerimiz başörtüsü olunca bırakın haklarımızı savunmayı, haklarımızı gasbettiler. Çok şükür ki bugün, başörtülü avukat milletvekili olarak seçilme hakkını Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde, AK PARTİ'yle elde ettiğimiz gibi, başörtülü olarak ayrımcılığa maruz kalmadan duruşmalara girip mesleğimizi insan onuruna yakışır şekilde yapma hakkını da kazanmış olduk.

Yargı paketleriyle kadınların hayatını birebir ilgilendiren düzenlemeleri de kısaca ifade etmek istiyorum: Neler yaptık? Aile mahkemelerinin kurulmasını müteakip kadına şiddetle mücadele yönünde tedbir mahkemeleri, özel soruşturma büroları kurduk. Eşe karşı işlenen kasten yaralama, öldürme fiillerinin boşanmış eşe karşı işlenmesi hâlinde ağırlaştırıcı sebep saydık. Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçlarını da tutuklama nedenleri varsayılan katalog suçlar kapsamına aldık. Israrlı takip fiilini ayrı bir suç olarak düzenledik. Mağdur kadının ücretsiz avukat talep edebilmesini düzenledik. Çok önemli bir düzenleme daha yaptık. Anayasa'da düzenlediğimiz pozitif ayrımcılık ilkesini temel alarak mağdurun kadın olmasını tek başına ağırlaştırıcı sebep kabul ettik. Mağdur Hakları Dairesi Başkanlığının kurulması, adli görüşme odaları, çocuk adalet merkezleri, kadın, çocuk, hasta ve yaşlılara ilişkin tutuklama ve infaza ilişkin lehe düzenlemeler hem kadınlar hem çocuklar açısından önemli düzenlemeler. Tüm bunlar, samimiyetimizin ve kararlılığımızın bir göstergesi. Adalet ve Kalkınma Partisi olarak mülkün de kalkınmanın da temelinin adalet olduğu inancıyla, milletimizin desteğiyle, zamanın ruhunu okuyarak kadim medeniyetimizden, merhamet medeniyetimizden aldığımız ilhamla, darbe ruhundan arındırılmış sivil bir anayasayı da bu Meclisin yapacağına yürekten inanıyorum.

Ayrıca, Adalet Bakanımıza şu konuda teşekkür etmek istiyorum: Geçtiğimiz günlerde Adalet Komisyonu olarak Adalet Akademisini ziyaret ettik; özellikle uygulama adliyesiyle adalet ihtiyacına cevap verecek nitelikte hâkim ve savcıların yetiştirilmesi açısından önemli bir hizmet veren Adalet Akademisi için teşekkür ediyorum.

Adalet Bakanlığımızın bütçesinin de hayırlı olmasını diliyorum.

Teşekkür ediyorum.