KOMİSYON KONUŞMASI

SELCAN TAŞCI (Tekirdağ) - Şimdi, biz bu maddenin Anayasa Mahkemesinin iptal kararını, önceki iptal kararlarını karşıladığını çok düşünmüyoruz. Sağlıktaki kişisel veriler yani işte bütün yaşadığımız bedensel ya da zihinsel sağlığa ilişkin kaydedilmiş bütün bilgileri kapsıyor. Yaşadığımız bütün sağlık sorunları, hekimle aramızdaki ilişki, hastalığımızın ne olduğu, kullandığımız ilaçlar, uygulanan tedaviler, vücut özelliklerimiz, tahlil ve görüntüleme sonuçlarımız ve bütün bunların yanı sıra genetik özelliklerimiz, DNA'mız, parmak izimiz gibi birçok biyometrik veri de bunun kapsamında. KVK Kanunu'nun 6'ncı maddesine göre bütün bu veriler özel nitelikli veri kabul ediliyor ve ancak sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından işlenebiliyor. Şimdi, hasta tedavi bakımının iyileştirilmesi, süreçlerin hızlandırılması, hızlı ulaşım, işte tetkiklerin tekrarından kaçınma yani birçok sebeple olumlu görülebilir ama hasta mahremiyeti yahut kişilerin maddi, manevi ve sosyal zararına yol açma ihtimali açısından sakıncalı görüyoruz biz bunu. Haksız ve ayrımcı işlemlere tabi tutmayı getirebileceğini düşünüyoruz. İfşaya uğraması durumunda özellikle toplanan verilerin metalaştırılarak alınıp satılabilir hâle getirilmesi noktalarında sakıncalı buluyoruz çünkü bu konuda sicili çok parlak bir ülke değiliz maalesef, Sağlık Bakanlığı da bu konuda sicili çok parlak bir Bakanlık değil. Yani, hatırlarsanız, özellikle Covid dönemiyle ilgili iddialarda... Şimdi 86 milyon vatandaşın kimlik bilgileri çalındı mı bu ülkede? Cevabı ben Sayın Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'ndan aynen nakledeceğim, hiç müdahalesiz: "Bu pandemi sürecinde hatırlarsanız, sağlık sisteminde bir sızıntıdır, pandemi sürecindeki bazı bilgilerin maalesef belirli şekliyle elde edilmiş olduğu doğru, o süreçte maalesef önlenemedi." Demek ki böyle sızıntılar olabiliyor, oldu pandemide de. Keza bir yeraltı forumunda yakın zamanda 20 milyon 191 bin 517 vatandaşımızın Sosyal Güvenlik Kurumunda kayıtlı çalışan bilgileri ve işverenlerin de yine SGK sisteminde kayıtlı bilgileri paylaşıldı. Kişilerin sağlık verilerinin işlenmesine dair Anayasa Mahkemesinin hem iki tane iptal kararı hem de çeşitli tarihlerde yürütmeyi durdurma kararları var. Yani aslında KVKK'nin kendisi de tam olarak kamu vicdanında meşruiyet kazanabilmiş bir kanun değil maalesef.

Dolayısıyla, şimdi, bütün bu iptal kararlarına, yürütme durdurmalarına rağmen aynı düzenlemelerin yani işte bir iki kelimeyi, sözcüğü değiştirerek yeniden yapılmakta ısrar edilmesini biz doğru bulmuyoruz. Burada amaç, kişisel verilerin korunmasından ziyade âdeta bir işleme ve kayıt merkezi oluşturmakta ısrara dönüşüyor çünkü yani asıl hassasiyet noktasının koruma olmadığına dönük bir algı oluşturuyor bizde. Dolayısıyla biz buradaki hangi veriler hangi amaçla, hangi süreyle, ne şekilde işlenecek, netleştirilmiş ifadeler bekliyoruz metinde ve bu maddenin yol açacağı ihlallerin yapılmayacağı konusunda da daha böyle garanti verir bir dil oluşturulmasını bekliyoruz. KVKK şartlarının yerine getirileceğine dair bir vurgu yer alabilir metinde. "Bakanlıkça" ibaresinin özellikle teklif metninden çıkarılmasını istiyoruz. Burada Bakanlığın takdirine bırakılmasının Anayasa’nın kanunilik ilkesine zarar verdiğini düşünüyoruz çünkü, bunun yerine, dediğim gibi, hangi koşullarda bu verilerin işleneceğine dair net, hepimizi tatmin edecek ifadeler kullanılırsa yeniden gözden geçirebiliriz ama bu hâliyle tekliften çıkarılmasını istiyoruz.