SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Sözlerime suçla ve terörle mücadele ederken vefat eden şehitlerimizi ve yararlanan gazilerimizi saygıyla anarak başlıyorum.

Sayın Bakan, öncelikle size sabah söylememize izin vermediğiniz "Günaydın." diyerek başlamak istiyorum. Mecliste bir vekilimizin neredeyse ölmesine, bir diğerinin nakavt edilmesine neden olan iktidar partisi milletvekillerinin, az önce, sabahki olayı "saldırı" olarak nitelemelerini bir ironi olarak kabul ediyorum. O nedenle, bu anlamda sizi doldurmalarından dolayı bu sabahki olayın gerçekleştiğini de düşünüyorum.

Sayın Bakan, çok anlaşılır bir kitap hazırlamışsınız ancak bu kitabın kalitesine baktığımda okullarda "tasarruf" diyerek öğretmenler odasında çay makinelerini ve sebilleri kaldıranların, memurların, işçilerin otobüs servislerini kaldırılanların, halk eğitim merkezlerini kapatarak özel gereksinimli bireylerin, kadınların sosyalleşmelerini engelleyenlerin, istihdamlarından uzaklaştırılmasını sağlayanların, taşımalı eğitimi kaldırıp öğrencilere ücretsiz bir öğün yemek vermeyen iktidarın ayrıca ironisi olarak görüyorum. Açıkça "Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu!" diyorum.

Sayın Bakan, "Asayiş hizmetlerindeki başarı sokaktaki huzurun anahtarıdır." diyorsunuz kitapçığınızda, sokaklar kan gölü, her yer kan kokuyor. Şimdi "Hapis yakalamaları 168.998 kişi." diyorsunuz. "Bunun 6024'ü gasp, ağır suçlar, 2.721'i kasten öldürme, 4.687'si cinsel suçlar, narkotik 28.837." diyorsunuz. "Ruhsatsız silahtan yakalama 90.317, uyuşturucu operasyonu 41.296." diyorsunuz. Şimdi, "Toplam olay sayısı 630 bin." diyorsunuz. Terörle mücadele nedeniyle yaptığınız operasyonların sayısına da "On ayda 41.521." diyorsunuz.

Şimdi, Sayın Bakan, eğer bu kedi ise ciğer nerede, ciğer buradaysa kedi nerede? Sizden önceki Bakan yaptığı 29 Ekim 2023 tarihli açıklamasında "86 terörist kaldı, tek bir PKK'lı terörist kalmayacak." diyor. Şimdi, hükümlü tutuklu sayısı gördüğünüz gibi artmış, Adalet Bakanlığı istatistiklerinde bütün suçlarda artış var ki kitapçığınızda tam tersi demişsiniz, umarım öyledir, zaten hepimizin gönlünden geçen odur. Bakıyoruz, suça sürüklenen çocuk sayısı, öldürülen kadın sayısı, çocuk istismarı sayısı sürekli olarak artmış. Artık sokaklarımızda, mezarlıkta çocuklarımız tecavüze uğruyor, sokakta insanlar öldürülüyor, gençler öldürülüyor; uyuşturucu ayrı bir olay. Şimdi, bir yandan elbette ki büyük başarılar sağlıyorsunuz, zaten size geçen sene burada saygıyla beyanda bulunulmasının nedeni de buydu, uyuşturucu kaynaklı fakat bakıyoruz ki eğer sizin bu başarılı operasyonlarınız sonucunda bu kadar kişi yakalanmışsa bunlar sizden önceki dönemde sokakta nasıl dolaşıyorlardı? Yani, ağır suçlarla ilgili veriler veriyorsunuz, bu insanlar niye yakalanmamıştı? Dolayısıyla, sizden önceki döneme ilişkin de söylüyorum: Verdiğiniz bu kitapçık bu iktidarın yirmi iki yıllık İçişleri politikasının iflas etmiş olduğunu göstermektedir.

Sayın Bakanım, bunları söyledikten sonra size, özellikle Anayasa Mahkemesinin Medeni Kanun'daki kadının soyadına ilişkin hükmü iptal ettiğini hatırlatmak isterim. Bu karar 28 Ocak 2024 tarihinde yürürlüğe girdi, yüzlerce kişi, kadın, nüfus müdürlüklerine giderek kendi soyadlarını almak istediklerini dile getirdiler ama siz buna bir çözüm üretmediniz. Çok basit, bir genelge yayınlayın, nüfus idaresine yollayın ve bu problem çözülsün Sayın Bakanım.