Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278) ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ile Sayıştay tezkereleri a)Hazine ve Maliye Bakanlığı b)Gelir İdaresi Başkanlığı c)Türkiye İstatistik Kurumu ç)Özelleştirme İdaresi Başkanlığı d)Sermaye Piyasası Kurulu e)Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu f)Kamu İhale Kurumu g)Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu ğ)Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu h)Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ı)Yatırımcı Tazmin Merkezi i)Bankalararası Kart Merkezi Anonim Şirketi |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 15 .11.2024 |
CEYLAN AKÇA CUPOLO (Diyarbakır) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Hoş geldiniz Sayın Bakan. Ben yakın zamanda yine memleketinizdeydim. Geçen sene konuştuğumuzda, bu bütçe tartışmaları için Meclise geldiğinizde Batmanlılardan bahsetmiştik, Batmanlı bir hemşehrinizin siyasi faaliyet yürüttüğü için tutuklanmasından bahsetmiştik. Bu sene de, işte, son on gündür kayyum protestolarının devam ettiği Batman'dan geliyorum, az önceki tartışmalara da referans olsun diye bir anekdotla başlayacağım: Batman'da bu kayyum protestoları sürerken sokaktaki polis şiddeti hepinizin malumu, bu şiddet vakalarından birini ben kamerayla kayda alma şansına eriştim ve kayda alırken o polisler, sivil giyinmiş polisler, kendilerine "Türk İntikam Tugayı" diyen polisler, bir genci köşeye sıkıştırmış dövüyorlardı. Onlara kimi dövdüklerini ne yaptıklarını sorduğumda "Biz kimseyi dövmüyoruz." deyip hemen hızlıca alandan uzaklaşmaya çalıştılar "Bizi kayda alamazsınız." diye bağırmaya başladılar. Bir de bitirirken yine kayda giren bir cümleleri oldu "Siz bizim halkımız değilsiniz." dediler, en dürüst cümle oydu, Batman'da duyduğumuz en dürüst cümle oydu. Az önce Sinan Vekil bir tane harita gösterdi. Normalde, işte, bizim de bütçe dosyalarımızı hazırlayan arkadaşlarımız bize de harita verdiler. Haritaya baktım, önce -gerçekten söylüyorum, bunu ajite etmek, demagoji yapmak için söylemiyorum ama- kuraklık haritası sandım, ondan sonra coğrafik, dağ bölgelerini gösteren harita sandım ama sonra biraz daha yakından bakınca, en çok askerî operasyonların yapıldığı, en çok kayyumun atandığı, en çok sosyoekonomik eşitsizliğin olduğu, en çok işsizliğin olduğu bölge bu harita. Asıl bölücülük bu haritadır, bu haritanın bu şekilde yer almasıdır. Bu devlet, memleketiniz Batman'da Batmanlının iradesine ve inisiyatifine inanmıyor, bunu kabul etmiyor ve üç dönemdir de Batmanlıların seçtiği kişilerin belediye yönetiminde, yerel yönetimlerde olmasına müsaade etmiyor. O yüzden, şaşkınlığımızı lütfen mazur görün. Bir Batmanlıya ekonomiyi teslim etmiş olmasını alkışlamak istiyoruz; sağ olsun, var olsun, bir tane Batmanlının iradesini ve inisiyatifini kabul etmiş.
Şimdi, Batman'da bu kayyum karşıtı eylemler sürerken, sokakta gördüğümüz gençlerin çoğunun ayakkabısı yırtık pırtıktı, çoğunun üzerinde mont yoktu, o soğuğun içinde, o TOMA suyunun altında, o eylemlerde taleplerini dile getiriyorlardı. Neden? Çünkü sizin tasarruf tedbirleriniz onların boğazından çalıyor, onların boğazından kesiyor. Bu dönemde, bu tasarruf tedbirlerinin uygulanageldiği dönemde, örneğin, yat satışında bir azalma gördük mü veya son model arabaların satışında bir azalma gördük mü? Burada azalma görmezken mont satışında, yiyecekte, gıdada insanların daha az beslendiği; yoksullukla birlikte, açlıkla birlikte, az beslenmekle birlikte DNA'larının değiştiği bir duruma şahit oluyoruz ve bu böyle gidiyor. Bu minvaldeki tasarruf politikaları bugünü kurtarır, birazcık yarını kurtarır ama bu ülkenin geleceğinden çalar. Neden geleceğinden çalar? Çünkü yoksulluğun daha uzun vadeli etkileri vardır, daha uzun vadeli tahribatları vardır; bu tahribatları gören bir yerden bir tasarruf programı uygulamanızı ve Batmanlıların, sizinle aynı toprakta yaşamış olan, aynı havayı solumuş olan insanların bu pastadan, bu gelirden, bu haritanın yeşillenmiş kısmından faydalanabilecekleri olasılıkları yaratmanızı bekliyoruz Sayın Bakan.
Sorular olacak, biliyorum sorular bölümünde sorular sorulacak ama ben sorularımı şimdi sormak istiyorum: Son üç dönemdir yani yaklaşık olarak dokuz yıldır Kürtler sadece kayyumla yönetiliyor ve bu kayyum yönetiminin yerelden çözüm üretmek üzerine geniş tahribatları var; bu tahribata dair, bunun hazineye olan miktarı yani hazineye olan kaybıyla ilgili bir araştırmanız var mı, bölgesel olarak eşitsizliği nasıl derinleştirdiğine dair bir açıklamanız var mı?
Yine, Kürt illerinde benzer, başka bir uygulama var, o da insanlara asgari ücret değil, asgari ücretin yarısı veriliyor ve bu kayıt dışı bir şekilde yapılıyor. İnsanların hak ettiklerinin altında ücret alması, bu şekilde yaşaması hazineye kaybettirir, bu toplumun hepsine kaybettirir; bu kaybı da tıpkı verilmeyen vergi gibi takip ediyor musunuz Sayın Bakan? Umuyorum ki ediyorsunuzdur.
Yine, sokaklarda gezen, bu kendine "Türk İntikam Tugayı" diyen tiplerin olduğu bir yerde yabancı yatırımcıyı bu topraklara getirebileceğinize hakikaten inanabiliyor musunuz?
Sayın Muş'u çok öfkelendiriyor bu, geçen dönem onun öfke seviyesinin epey yükselmesine neden oldum bunu söyleyerek ama Türkiye'nin işgalci olduğu bölgelerdeki pozisyonu, durumu, orada maaş verdiği silahlı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
CEYLAN AKÇA CUPOLO (Diyarbakır) - ...yapılar, orada sürdürdüğü altyapıyı devam ettirirken bunun bizim hazineye tam olarak maliyeti nedir; bunu da soruyorum.