NERMİN YILDIRIM KARA (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Bakanım, bütçenin hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Hatay Milletvekiliyim ama Hatay'a hiç gelmediniz, buradan size bu serzenişimi de bildirmek istiyorum.

Hatay'da her defasında mücbir sebeple ilgili bir konunun var olması bizi gerçekten sıkıntıya düşürüyor. Mücbir sebep hâlinin üç ay ve altı aylık gibi sürelerle sürekli ertelenmesi iktisadi faaliyet açısından, mükellefler açısından ve mali müşavirler açısından doğru ve sağlıklı değil; esnaf perişan. Sayın Bakan Yardımcılarımız ve bürokratlarınız da Hatay'a geldi, gerçek durumu görüyorsunuz.

Birincisi, kesinlikle 2026'nın sonuna kadar bunu uzatmalısınız çünkü Van'da 2013/14 no.lu bir SGK genelgesi var, beş yıl kesintisiz bir uzatma var.

Şimdi, bir diğeri -bunu yıllardır istedim ben, mesleğim mali müşavirlik- 31/12/2021 yılına kadar SGK işveren payından ilave bir yüzde 6 prim indirimi vardı, bunu uygulamaktan vazgeçtiniz. Özellikle 60'a yakın il vardı, bunu Hatay'daki ayağa kalkmak isteyen esnaf ve işletmeler için tekrar istiyoruz. Bunu bilmenizi özellikle istiyoruz. Mücbir sebepten kaynaklı mıdır, değil midir? 2023 Kasımdan, Aralıktan iadesini alamayan birçok mükellef var. Bakın, 2023 Kasım, Aralık. Öyle bir KDV risk analiz raporları çıkıyor ki 160 sayfa rapor istiyorlar. Yani bir ödeme kaydedici cihaz, muhasebe kayıtlarına girmiş olan bir muhasebecinin bundan iade alabilmesi için, KDV iadesi için rapora ilave 160 sayfa muavin defter istiyorsunuz, muhasebe fişi istiyorsunuz vesaire. Mali müşavirlerin üzerinde inanılmaz derecede bir yük var ve angarya var. Mali müşavirler bu işten dolayı çok büyük sıkıntı yaşıyor; lütfen bilin.

Depremde zayi olan mallar vardı, ticari mamul vardı, demirbaş vardı, makine teçhizat vardı Sayın Bakanım. Gelir İdaresi Başkanlığının gezici ekipleri buradadır eminim, hatırlıyorlardır; bizler imzaladık, kaşeledik, devletin bakanlıklarıyla ilgili kurumlarına teslim ettik; bunlarla ilgili hiçbir şey olmadı. Şimdi, ardından kalkıp "Biz enflasyon düzeltmesi yapalım, mali tabloları düzenleyelim." derseniz, sağlıklı mali tablolar ne bilanço ne de gelir tablosu çıkmaz çünkü fiilî envanter ve kaydi envanter birbiriyle örtüşmüyor. Bunun için belki kasa affı, belki stok affı, belki de bir matrah artırımına ihtiyaç vardır. Bunu tekrardan düzenlemenizi ve gözden geçirmenizi ve en önemlisi de bu tutanakların akıbetiyle ilgili lütfen şeffaf bir bilgi istiyoruz.

Bir diğer husus, Kurumlar Vergisi madde 30... Burada, vergi cenneti olarak bilinen düşük veya hiç vergi alınmayan bölgelerde Türkiye'nin önde gelen şirketleri biliyorsunuz ki nakden veya hesaben ödemeler yapıyorlar. Ben bir soru önergesi vermiştim fakat cevap gelmedi. On sekiz yıldır bu listeler açıklanmıyor çünkü madem "tasarruf tedbiri" diyoruz, yüzde 30 stopaj kesintisi var, neden bu yüzde 30 stopajı almıyoruz? Bu listeler açıklanacak mı, siz bu listeleri biliyor musunuz, hangi ülkelerde bu işlem hacmi var; bize de bilgi verirseniz mutlu oluruz.

Efendim, ihracatçı firmalar, ithalatçı firmalar Hatay'da çok fazlaca. Özellikle, döviz getiren işletmeler yüzde 40'ını Merkez Bankasına satmak zorunda ancak grup şirketleri yüzde 2'lik prim alamıyorlar. Yönetim kurulu aynı olan grup firmaları yani bir imalatçı-ihracatçı şirket bir dış ticaret, bir pazarlama açmış olsun, bunlar yüzde 2'lik primden faydalanamıyor; bunu dikkatinize sunmak istiyorum.

Bir diğer husus da asgari ücretteki birinci vergi dilimi; 0 ila 110 bin lira tutar çok düşük, oran çok yüksektir. Kesinlikle "diğer ücretli" dediğimiz yani asgari ücrete istisna yapmanız hiçbir anlam ifade etmez. Eğer bir işçi haftada 20 saat mesaiye kalırsa bunun vergisini ödüyor, siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum. Doğal olarak "diğer ücretli" dediğimiz çalışanlarımız 4'üncü ve 5'inci aylarda eziliyorlar, net ücretleri düşüyor; bununla da ilgili oransal düzenlemeyi yapmanızı rica ediyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)