KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA ERDEM (Antalya) - Teşekkür ederim Başkanım.

Sayın Başkan, Sayın Bakanım, değerli milletvekili arkadaşlarım, değerli katılımcılar; hepinizi ben de saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Öncelikle, Bakanlığımızın bütçesinin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.

2025 bütçesinin son beş yıla nazaran en önemli farkı IMF destekli orta vadeli program denetiminde oluştuğunu görüyoruz. 2024 yılı Orta Vadeli Programı’na göre, harcamalar yüzde 31,4 artarken gelirler yüzde 41,2 ve vergi gelirleri ise yüzde 46,5 artış olarak öngörülmüştür. Bu iki rakam bile 2025 yılı bütçesinin IMF bakışı ve beklentileriyle hazırlandığının en önemli kanıtlarıdır. Personel giderlerinde öngörülen yüzde 28,9 oranındaki artış tüm sabit gelirlilerin ücretlerinde reel artış olmayacağını ve ekonomik kriz kaynaklı tüm sıkıntıların yine dar gelirlilere yansıtılacağını göstermektedir. Maalesef, krizin faturası yine emekçilere ve ezilenlere ödetilmeye çalışılmaktadır.

Değerli arkadaşlar, burada günlerdir tartışıyoruz, asgari ücret ülkede ortalama ücret hâline geldi. Zaten asgari ücretle çalışanların ücretli çalışanlara oranı da yüzde 50 seviyelerinde. Buradan tekrar söylüyorum: Sayın Bakanım, asgari ücret en az 30 bin lira olmalı.

Emekli 12.500 lirayla geçinmeye çalışıyor ama siz hâlâ gerçekleşen değil, hedeflenen 17,5 enflasyon üzerinden çalışana zam ^ ? 52 Numaralı Dokümanın Sonu ? ^ Görevli Stenograf: İLYAS GEBECE Görevli Uzman Stenograf: HASAN FERHAT AYDIN 15.11.2024 16:05 yapmak istiyorsunuz. Gerçekleşen enflasyon tahmininiz tutmuyor, güncelleyip duruyorsunuz. TÜİK'e göre yıllık resmî enflasyon yüzde 48,5 oldu.

Bu arada, şunu da söylemek istiyorum TÜİK yetkilisine: Hadi, önümüzdeki yıl sizin bütçenize 17,5 üzerinden pay ayrılmasın da kendi ölçtüğünüz yüzde 48,5 üzerinden ayrılsın. Niye sizin 2025 bütçeniz yüzde 67,8 artmış? Neye göre artmış? Buradan TÜİK yetkilisine tekrar sesleniyorum: Talimata göre enflasyon belirleme işini bırakın, vatandaşın emeğini çalmaktan vazgeçin.

Değerli milletvekilleri, vatandaş yoksulluk, işsizlik ve ekonomik belirsizlik nedeniyle temel ihtiyaçlarını karşılamakta ve yaşamını sürdürmekte güçlük çekiyor. Bireysel kredi ve kredi kartı borçları 3 trilyon 597 milyar lirayı bulmuş, kredi kartı borçlu sayısı 40 milyonu geçmiş. Bu bütçede iş arayan insanlar yok. Vatandaş bir taraftan hayatta kalmaya çalışırken diğer taraftan işsizlikle baş etmeye çalışıyor. TÜİK'e göre dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 8,6; geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 25,6 seviyesinde. Bu ekonomi politikalarıyla, bu büyüme rakamlarıyla sizin işsizliğe çözüm bulma şansınız maalesef gözükmüyor.

Yine bütçeden payını alamayan emekçiler ve geniş yoksul halk kesimleri 2025 yılında da bütçe kaynağının en önemli gelir kapısını oluşturmuş. 2025 yılı için bütçe gelirleri kaleminde vergi ödemelerinin payı 11 trilyon 139 milyar TL yani içerisinde bulunduğumuz 2024 yılına göre merkezî yönetim bütçesinde yaklaşık yüzde 50'lik bir vergi artışı hedefleniyor. Gelir vergisinin 2 trilyon 130 milyar lira, kurumlar vergisinin 1 trilyon 637 milyar lira, özel tüketim vergisinin 2 trilyon 121 milyar lira, katma değer vergisinin 3 trilyon 599 milyar lira, diğer vergi gelirlerinin 1 trilyon 652 milyar lira, vergi dışı gelirlerin ise 1 trilyon 662 milyar lira olduğu görülüyor ama diğer taraftan, öngörülen bütçe açığından daha yüksek tutarda vergiden ise vazgeçilecek. 2025 yılında iktidar "vergi indirimi, vergi muafiyeti, vergi istisnası" adı altında sermaye kesiminden toplamda 3 trilyon 500 milyar lira tutarında vergiden vazgeçecek.

Sayın Bakanım, her fırsatta "Vergiyi tabana yayıyoruz." diye "tweet" atıyorsunuz, konuşuyorsunuz. Bize de izah eder misiniz burada, vergiyi tabana nasıl yaydığınızı? Çalışanın 2025'te ilk vergi dilimi 158 binden başlıyor. Normal şartlarda vergi dilimleri geçmişten bu yana doğru uygulansaydı bu dilim bugün 415 bin liradan başlamış olacaktı. Bütçede kurumlar vergisi hedefi 1 trilyon 637 milyar lira, ücretlilerden alınan gelir vergisi ise 2 trilyon 150 milyar lira olarak planlanmış. Bu mu vergiyi tabana yayma? Bu vergi dilimlerinin mutlaka düzeltilmesi lazım Sayın Bakanım, vergiyi biraz da 20-30 kez vergilerini sildiğiniz, teşvik verdiğiniz büyük firmalardan toplayın artık.

Değerli arkadaşlar, bütçenin kara deliği ise faizlere ayrılan pay olan 1 trilyon 950 milyar. Bu rakam sosyal yardım ve desteklemeye ayrılan 651 milyar liralık bütçenin neredeyse 3 katı. Bu durum, AKP hükûmetleri bütçelerinin hizmet bütçesinden ziyade faiz ve rantiye bütçesine doğru hızla evrildiğini göstermektedir.

Sayın Bakanım, Kamuda Tasarruf Genelgesi'ni çıkardınız, tasarrufu vatandaşa uyguladınız. Siz gerçekten tasarruf yapmak yerine bütün kamu çalışanlarına kamuda nasıl tasarruf yapılacağına ilişkin film izlettiriyor ve sonra sınava tabi tutuyorsunuz. Tasarruf yapması gereken kamu çalışanları değil kamu harcamalarına karar veren Hükûmet ve bütçeyi hazırlayanlardır.

Sayın Bakanım, bu bütçede deprem bölgesine de yeterli payın ayrılmadığını görüyoruz. Deprem bölgesinde olan mali müşavirlerin ve iş insanlarının taleplerini de buradan seslendirmek istiyorum. Deprem bölgesinde şartlar normale dönünceye kadar en az otuz altı ay olmak üzere mücbir sebep 28 Şubat 2026 tarihine kadar uzatılmalı. Beyan ve bildirimler için ise 31 Mayıs 2026 tarihine kadar üç aylık ek süre verilmelidir. Yine serbest meslek, esnaf ve sanatkârlar ile ticaret ve sanayi kuruluşlarının tahakkuk eden vergileri taksitlendirilmeli, zor durumda olan mükelleflerin mücbir sebep süresince ^ ? 53 Numaralı Dokümanın Sonu ? ^ Görevli Stenograf: YUNUS EMRE TETİK Görevli Uzman Stenograf: HASAN FERHAT AYDIN 15.11.2024 16:10 BAĞ-KUR prim borçları askıya alınmalı ve hizmet ihya imkânı sağlanmalıdır. Deprem bölgemizde iş göçünü önlemek, istihdamı artırmak için tüm işverenlere SGK prim ve vergisel avantajlar sağlanmalıdır.

Sayın Bakanım, devletin toplayacağı vergilerin doğru hesaplanması ve bunların kontrolünü sağlayan mali müşavir meslek camiasının da sorunlarını paylaşmak istiyorum: Öncelikle enflasyon muhasebesi, geçici vergi dönemlerinde uygulanmamalıdır. Bunun bir fayda sağlamadığını, beklediğiniz vergi gelirlerinin oluşmadığını, aksine vergi gelirlerinin azaldığını gördünüz. Bu uygulamada, bu şekilde inat etmek bütçeye zarar veriyor. Büyük sermayenin ödeyeceği vergiler azalıyor, garibanların sırtına yeni vergi yükü getiriliyor; bunun da tahsili neredeyse imkânsız. Enflasyon düzeltmesi yıllık uygulanmalı, uluslararası standartlara uygun olarak da vergi etkisi olmamalıdır. Aslında Sayın Bakanım, yılbaşından itibaren, enflasyondan doğan farklara, anlamlı bir oranda vergi alıp enflasyon muhasebesini külliyen kaldırmak, hem maliye çalışanlarının hem meslek mensuplarının işini daha da kolaylaştıracaktır çünkü bu sistemin vergi kazancı yok. Bakanlığımızın her türlü uygulaması mali müşavir meslek mensupları aracılığıyla hayata yansımaktadır. Son dönemde, dijital dönüşümde ciddi adımlar attınız. 2025 yılında bilanço esasına göre tutulacak defterlerin tamamı e-defter oldu. Yine, 2025 yılında 3 bin TL'nin üzerindeki tüm belgeler, 2026 yılından itibaren tutar sınırı olmaksızın tüm belgeler e-belge olarak düzenlenecek. Bugün, milyonlarca beyan ve bildirim, elektronik ortamda sisteme gönderiliyor. Peki, bu dönüşü kim sayesinde gerçekleştiriyorsunuz Sayın Bakalım ve bu bütçede öngördüğünüz vergileri kimin emekleri sayesinde topluyorsunuz? Elbette mali müşavirlerin; tüm talep ve beklentilerine kulaklarınızı tıkadığınız mali müşavirler sayesinde. Toplumun tüm kesimlerine yaptığınız gibi mali müşavirleri de fakirlik ve sefalete mahkûm ettiniz. Örneğin, bütçe gelirlerini artırmak için asgari kurumlar vergisi getirdiniz ve bu bütçeye bunun yaratacağı gelir etkisini yazdınız. Asgari kurumlar vergisini kim hesaplayacak Sayın Bakanım? Elbette mali müşavirler. Acil olarak mali müşavirlerin ücret tarife sorununu ortadan kaldırmamız gerekiyor. Açlığa terk ettiğiniz mali müşavirler için günün şartlarına uygun, modern bir ücret tarifesinin hazırlanmasını rica ediyoruz. Mali müşavirlere, muhasebe hizmetlerine erişimi kolaylaştırmak için mali müşavirlerdeki hizmetlerin KDV oranında düşürülmesini talep ediyoruz.

Sayın Bakanım, bir teşekkürle konuşmamı bitireceğim. Özellikle şahsınıza ve Gelir İdaresi Başkanımıza huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Bu defa mali müşavirlerin taleplerini göz ardı etmeden yerine getirdiniz. O anlamda tüm camia adına teşekkür ediyorum. Yine iktidarla ortaklaştık, mali müşavirlerin yeşil pasaport taleplerine destek vermenizi rica ediyorum Sayın Bakanım ve hepinize teşekkür ediyorum