Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278) ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ile Sayıştay tezkereleri a) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı b) Mesleki Yeterlilik Kurumu c) Sosyal Güvenlik Kurumu ç) Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 13 .11.2024 |
MURAT ÇAN (Samsun) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Hoş geldiniz Bakan Yardımcıları ve bürokratlar, değerli basın mensupları.
Sayın Bakan, geçen yıl "Bu yüzyılı emeğin, yatırımın, üretimin, istihdamın, büyümenin, kalkınmanın ve refahın yüzyıl yapacağız." demiştiniz. Biz anlıyoruz ki "Yirmi iki yıl öncesi rakamlara takla attırırsak, 2001 krizi sonrası rakamları verirsek bugünü perdeleriz. Çalışanların, emekçilerin, emeklilerin yaşadığı yoksulluğu, yoksunluğu görmezden gelerek sunum yaparsak anı unuttururuz." diye düşünmüş; bu hayalini 2'nci yüzyılın ilk yılında bize yaşatmış.
Makro göstergeler günlerdir burada konuşuluyor; büyümeye, kalkınmaya, refaha dair ayakları yere basan, umut verici hiçbir veri yok. Sadece bu yıl içindeki artış borç da 1 trilyon 926 milyar lira, toplam borç 800 trilyon 650 milyar lira, dokuz aylık borçlanma 1,1 trilyon. Daha onlarca veri, geçen yıl burada anlatılan hikâyeleri yalanlıyor. "Emekli Yılı" ilan ederek başladığınız 2024 yılında, emekliler her gün güzel bir haber beklerken, emekçiler temmuz ayında enflasyon güzellemesi beklerken maalesef ikiyüzlü politikalarınızı bir kez daha görmüş oldu ulusumuz hep birlikte.
İstihdam politikalarına geçersek bugün Türkiye'de emeğin hem kendisi değersiz hem de emekçi değersiz. Taşeron işçiler, taşeronda çalışan sağlıkçılar için burada hiçbir ifade yok. Kınıyorum. Katma değere odaklı, teknolojiye odaklı, üretime odaklı bir ulusal ekonomi politikası izlemiyorsunuz. Rakamlar da bunu teyit ediyor. Orta, düşük ve düşük teknolojili sektörlerin istihdamdaki payı yüzde 77,7; yüksek teknolojili sektörlerin payı ise sadece yüzde 2,8. Böyle bir tablodan Türkiye Yüzyılı hikâyesi çıkarmanın derdine düşmüşsünüz ne yazık ki. Bizi kandırıyorsunuz.
Paylaştığınız güncel işçi sendikalaşma oranı yüzde 14,8. 2001 rakamını hatırlatayım size; yüzde 57,2. Yanıltıcı sunumlarınıza değinmeden soruyorum: Övünerek söylediğiniz işçi sendikalaşmasının eylem sayısı kaçtır, oranı kaçtır? Çünkü biz biliyoruz, en son FERNAS madencilerinin yaşadıkları Kurtuluş Parkı'nda çok taze bir şekilde hafızalarımızda.
İktidarın gözünde emek ve emekçi de değersiz olunca bu durum ister istemez ücret politikalarına da yansıyor. Geçen yılın başında asgari ücreti 17.002 lira olarak belirlediniz; sonra çıktınız "Asgari ücrete çok zam yaptık, enflasyonu da bu azdırdı." diye faturayı emekçiye, emekliye kestiniz. Emekçi kayıplarının telafi edilmesi için yıl ortası artış istedi; oralı dahi olmadınız. Enflasyon yılbaşında verdiğiniz zammı üç dört ayda yuttu; asgari ücretli şimdi her ay 7-8 bin lira içeride, eline geçen para neredeyse şu anda 10 bin lira. Şimdi, 2025'in asgari ücreti için yüzde 17'ler, yüzde 20'ler telaffuz ediliyor. "Asgari ücrete yüzde 30; bunun altında yokuz." diyoruz.
Memur maaşına gelirsek, sunumunuzda 2022 Aralık-2024 arası -hatta 2002 yazmışsınız onu- zammı yüzde 279 olarak belirlediniz. Ben insaf diyorum! Memur hâlâ sizden alacaklı. Çapsız ekonomi politikalarınızla, memuru, işçiyi, emekliyi getirdiğiniz noktada "Yüzde 279 zam verdik." diyorsunuz. Memur sizden hâlâ alacaklı. Memurun cebinden çaldığınız parayı en yakın zamanda yerine koyun.
Şimdi, mevsimlik işçiler... Özellikle bir arkadaşımız sadece o konuya değindi. Sizin "-cek" "-cak"larınızın içinde bu yıl mevsimlik tarım işçilerine bir tane sözünüzün olmadığını görüyoruz.
Ben sözümün sonlarına doğru esnafımızdan bahsetmek istiyorum, çıraklık ve staj mağdurlarından bahsetmek istiyorum. "Aktüeryal denge." dediniz. "Şu ana kadar çalışan, şu kadar emekliyi finanse ediyor" gibi söylemler algı yönünden emeklimize büyük bir haksızlık. Ben diyorum ki: 80 milyon insan çalışıyor, üretiyor; tek adam rejimi bütçe yapıyor, bütçeyi kullanıyor; o zaman 80 milyon tek adamı finanse ediyor. Aktüeryal denge budur. Özetle, bu iktidar, ne emekçiye dost ne de emekliye.
Sunumunuza dönüyorum: 2002'de SGK gelirlerinin giderleri karşılama oranı yüzde 71,5 iken bugün bu oranı yüzde 95,7'ye getirmekle övünüyorsunuz. Allah aşkına, şirket misiniz siz, şirket mi yönetiyorsunuz? Sosyal devletten haberiniz var mı? Kâr mı edeceksiniz yani? Yüzde 120'yle övündüğünüzde topluma bir şey vermiş olacaksınız? Lütfen buralardan vazgeçin.
Son olarak...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.
Sayın Gergerlioğlu...
MURAT ÇAN (Samsun) - ...sağlık hizmetlerinin basamaklarının doğru ve etkili kullanılmasını sağlamaktan neyi kastediyorsunuz? Sağlık Bakanının üzerinde misiniz?