KOMİSYON KONUŞMASI

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, çok Saygıdeğer Bakanım; şahsınızda tüm heyete saygı sunuyorum.

Bütçenizin her kuruşunun bereketli olmasını temenni ediyorum.

Değerli arkadaşlar, tabii, özellikle Filistin davasıyla ilgili Filistin davasına adanmış bir hayatı ve sadece bugün değil onlarca yıldan beri Sayın Cumhurbaşkanımızın Filistin davasına bakış açısını her yerde, her platformda özellikle Birleşmiş Milletlerde ve dünyanın açık olduğu her alanda, her noktada herkes bunu çok iyi biliyor. Aslında bunu en iyi Filistinli kardeşlerimiz biliyor, aslında bunu en iyi İsrail biliyor. Dolayısıyla burada Sayın Cumhurbaşkanımıza, ülkemize biraz insafsızlık yapıldığı kanaatindeyim; özellikle altını çizerek bunu ifade etmek istiyorum.

İsrail'le yapılan ticaretten bahsediyor bütün arkadaşlar -bir kısmı özellikle- buna da aslında çok fazla bir şey söylemek istemiyorum çünkü şu an elimizde hem basın açıklaması hem de metin var. Yine, Sayın Bakanımız kendisine söz hakkı verildiğinde ayrıntılı bir şekilde bunu ifade edecek. Sadece şu cümleyi ifade etmek istiyorum: "Asılsız iddialar ancak İsrail Hükûmetine hizmet eder." el-Amur bunu ifade ediyor, bu da çok önemli. Maalesef, benim bunu burada Türkiye Büyük Millet Meclisinde, Parlamentoda dile getiriyor olmam gerçekten hicap duyduğum bir mesele, bunu da ifade etmek isterim.

Sayın Bakanım, tabii, pandemiyle başlayan, özellikle Ukrayna-Rusya savaşı, 11 vilayetimizde meydana gelen deprem, yine bölgemizde yaşananlar, ülkemizin jeopolitik ve jeostratejik konumuna baktığımızda gerçekten bunların en çok etkilediği alan dünya ticareti. Dolayısıyla bütün bu meselelere baktığımızda, özellikle dünya ticaretinin küçüldüğünü, Avrupa'da neredeyse bugün Almanya dışında, Almanya'nın da böyle bindelerle ifade edilen bir büyüme oranı ifade ettiğini... Fakat burada bizim öteden beri söylemeye çalıştığımız, Türkiye'nin bu ülkelerden ve dünya ticaretinden yapmış olduğu stratejilerle, ihracat, ithalat politikasıyla, dış ticaret politikasıyla pozitif ayrıştığını ifade etmek istiyorum; bunun altını özellikle çizmek istiyorum çünkü özellikle ekonomik büyüme 16 çeyrektir devam ediyor.

Yine, gayrisafi yurt içi hasılaya baktığımızda, ilk defa 1 trilyon 202 milyar doların üzerine çıkmış durumda. Kişi başı millî gelir 13,24 dolara ulaşmış durumda. Yine, çalışan sayımıza baktığımızda 33 milyon civarında, önceki döneme sanayide çalışanlar açısından baktığımızda 3 milyon 900'den 6 milyon 700'e yükselen bir rakam var. Dünya ticaretinden aldığımız paya baktığımızda yine, yüzde 1,08'e ulaşmış bir durumumuz söz konusu; bu 0,5'lerden bu noktaya geldi. Yine, bir yıl içerisinde 27.2 milyar dolarlık bir düşüş sağlandı ithalatta. Rezervlerimize baktığımızda çok ciddi iyileşmeler olduğunu görüyoruz. CDS verilerimizde yine bu manada iyileşmeler söz konusu. Cari açıkta çok ciddi düşüş var, 55'lerden 11'lere düştüğünü görüyoruz. Enflasyonun dezenflasyon sürecine girdikten sonra 26,5 puanlık bir düşüşle seyrettiğini... Tabii, bütün dünyaya baktığımızda tüm dünyanın enflasyonla ilgili bir problemi var, bir sorunu var; Türkiye de bu enflasyondan en çok etkilenen ülkelerden biri. Dolayısıyla özellikle üretici enflasyonuna baktığımızda 30'ların altına düştüğünü görüyoruz. Sadece Sayın Bakanım, burada tüketici enflasyonunda, özellikle gıdada enflasyonun düşme noktasında bir direnç olduğunu görüyoruz, onu ifade ediyoruz. Burada sabahki oturumda AVM'lerden, marketlerden bahsedildi. Tarım ve Orman Bakanımıza bir şey önermiştik biz özellikle bu gıdayla ilgili, tarım sektörüyle ilgili ve gıdanın tarladan çatala ucuz bir şekilde ulaşması, tarım sektörümüzde, buradaki fiyat farklılıklarının, raf ve tarla fiyat farklılıklarının azalması için bir öneride bulunmuştum, bu öneriyi size de yapmak istiyorum.

Şimdi, ülkemizde kredi kooperatifleri, birlikler, buna benzer kooperatiflerin desteklenerek, daha da güçlendirilerek, onların daha da kurumsal bir yapıya kavuşturularak Türkiye'deki bu AVM gibi, 3 harfli marketler gibi marketlerinin olması, bunlara devlet olarak kolaylık sağlanması gibi bir girişimimiz olursa bunların kendilerinin marketlerinin olması hem bunların birbirleriyle rekabet etmelerini hem de üreticiden tüketiciye fiyat noktasında bir iyileşme sağlar. Tabii, biz, burada, belki Tarım Kredi Kooperatifleri üzerinden bunu model olarak denemeye çalıştık ama bunun biraz daha iyileştirilmiş ve yaygınlaştırılmış bir şekli olursa hem gıda enflasyonunun hem de tarım açısından üretimin ve tüketimin ucuzlaştırılmasıyla ilgili bir hususu burada sizlerin dikkatine arz etmek istiyorum.

Yatırımı, istihdamı, üretimi, ihracatı ve cari denge yoluyla ülkemizi büyütme stratejimiz ekonomi politikamızın omurgası olmaya devam ediyor, sunumunuzda bunu ifade ettiniz. Son yirmi iki yılda ülkemizi hedeflerine taşımak suretiyle milletimizi şükürler olsun ki birçok hayaline kavuşturduk. Ekonomiyi büyütüp refahı tabana yayarak ülkemizi tüm fertleriyle birlikte kalkındırma gayreti içerisindeyiz ve bu gayreti gösteriyoruz. Üretimi yaygınlaştırmak, sanayiden tarıma her alanda istihdama, işe, aşa erişimi kolaylaştırma anlayışımız yirmi iki yıldan beri devam ediyor. Sosyal destekleri artırarak ihtiyaç sahibi tüm vatandaşlarımızı "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" anlayışıyla kucakladık ve kucaklamaya da devam edeceğiz. Velhasıl, her alanda cumhuriyetimizin ilk asrının eksikliklerini gidererek 2'nci asrın hazırlıklarını tamamlayacak eser ve hizmetler ortaya koymaya devam ediyoruz. Tüm bu gelişmelere rağmen üzülerek ifade etmek isterim ki Türkiye'nin ihracattaki başarısını takdir etmek yerine bu başarıyı küçümseyenler hatta başarısızlık gibi göstermeye çalışanlar var. Bu, her şeyden evvel halkımıza, ihracatçımıza ve onların emeklerine karşı yapılmış bir saygısızlıktır. Masabaşında birtakım istatistik oyunlarıyla rakamları çarpıtma uğraşı içinde olanlar ihracat başarısını bu ve buna benzer oyunlarla maalesef gizlemeye çalışıyorlar ama bunu başaramayacaklar. Ekim ayında cumhuriyet tarihimizin en yüksek ekim ayı ihracat rekorunu kırmış bulunuyoruz. İhracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3,6 artışla 23 milyar 600 milyon doları aşmış durumda. Bu açıkladığımız rakamlar tabii ki bizim değil uluslararası kuruluşların verilerine göre bilimsel ve istatistiki yöntemlerle elde edilmiş resmî rakamlardır, birileri bu rakamların ifade ettiği başarıdan rahatsız olsalar da hakikat budur. Geçtiğimiz yıl ekim ayı ihracatı 22,8 milyar dolar olarak gerçekleşmişti, yaklaşık 800 milyon doların üzerinde bir artışla ihracatımız bunu başarmış oldu. Ekim ayında altın ve enerji hariç ihracatımız bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 8,6 oranında artışla 22,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Böylece, ekim ayında aylık bazda cumhuriyet tarihimizin en yüksek -altın ve enerji hariç- ihracat rekoru da kırılmış oldu. Son on beş ayın onunda yine cumhuriyet tarihi rekorlarını kırmaya devam ettik.

2024 yılının ilk on ayında mal ihracatımız 209,7 milyar dolardan 216,4 milyar dolara yükseldi; böylece bu yılın on ayında 6,7 milyar dolarlık mal ihracatımızı artırmış olduk.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Yaşar Bey, tamamlayalım.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Süremiz yetmiyor.

Sayın Bakanım, tabii, yaptıklarımız o kadar çok ki anlatılması gereken o kadar çok şey var ki son zamanlarda yapmış olduğumuz ihracat, cari açıktaki düşme, ihracatımızdaki artış ve dünyadan pozitif noktada ayrışmış olmamız hem ülkemiz için hem bizler için, Hükûmetimiz için hem de sizler için gerçekten gurur kaynağı.

Ben, tekrar Bakanlığımızın bütçesinin hayırlı ve bereketli olmasını bir kere daha temenni ediyor, daha çok ihracat etmeniz dileğiyle hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum.