Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278) ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ile Sayıştay tezkereleri a) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı b) Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı c) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ç) Türk Standardları Enstitüsü d) Türk Patent ve Marka Kurumu e) Türkiye Bilimler Akademisi f) Türkiye Uzay Ajansı g) GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ğ) Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı h) Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ı) Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı i) Kalkınma Ajansları (Ankara, Bursa Eskişehir Bilecik, İstanbul) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 07 .11.2024 |
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sayın Başkanım, çok değerli milletvekilleri, Sayın Bakanım, çok değerli bürokratlarımız ve çok değerli basın mensupları; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın bütçesinin hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ederim.
Tabii ki Sayın Bakanımız buraya bugün Togg'la geldi. Togg'un hem kendi millî aracımız olması hem de Sayın Bakanımızın bu millî aracımızı makam aracı olarak kullanmış olması bizi ziyadesiyle memnun etti.
Sayın Bakanım, gerçekten de sunumunuz bizim ufkumuzu açtı, gerçekten de bilim ve sanayi anlamında Türkiye'de ne kadar şeylerin değiştiğini anlattınız ve gelecekle ilgili bir vizyon çizdiniz bize. Bundan dolayı ben sizlere ve ekibinize canıgönülden teşekkür ederim.
Tabii ki Türkiye, sanayileşmesi açısından şanssızlıklar yaşamış bir ülke. Geriye dönüp baktığımız zaman, ilk defa 1925 yılında Türk Tayyare Cemiyetini kurmuş. İlk olarak 6 Ekim 1926'da Kayseri'de Alman bir şirket olan Junkers firmasıyla ilk uçak fabrikası kurmak üzere bir ortaklık kurarak şirket kurmuş ve daha sonra bu şirket, 1928 yılında ayrılmış ve hisselerini Millî Savunma Bakanlığı almış. Dolayısıyla, 1931 yılında ilk uçağını üretmiş, 1931 yılı ile 1935 yılları arasında da 200 tane uçak üretmiş bir Türkiye var ama nedense, daha sonra, bu uçak üreten fabrika uçak bakım fabrikasına dönüştürülmüş ve uzun yıllar atıl kalmış. Geriye dönüp baktığınız zaman, 28 Haziran 1973 yılında TUSAŞ kurulmuş ve oraya devredilmiş. Yine, aynı şekilde, sadece uçak fabrikası değil, aynı zamanda, önceki dönemlerdeki Türkiye Cumhuriyeti Başbakanımız rahmetli Necmettin Erbakan'ın gayretleriyle 1956 yılında Gümüş Motor için bir şirket kurulmuş, o günün sermayedarlarından para toplanmış ve Gümüş Motor 1960’lı yıllarda, 61 yılında faaliyete geçmiş, 61 ile 64 yılları arasında 100 binden fazla motor üretmiş ve maalesef o dönemde rekabet ettiği Amerikan motor firması aşırı derecede fiyatlarını düşürmüş. Şöyle söyleyeyim ben: Diyelim ki o günlerde pancar motorunun -örnek olarak söylüyorum- reel fiyat değeri 20 bin lirayken, Amerikan motorları 30 bin lirayken birden Amerikan motorları 10 bin liraya düşürülmüş ve bu Gümüş Motorun batmasına vesile olmuş. Maalesef o dönemlerde, o dönemlerdeki hükûmetler yani bu yapılan oyunu göremediği veya gücü yetmediği için bu girişimin de sonlanmasına neden olmuş. Dolayısıyla da bu dönemde, bir de tabii ki işte 1961 yılında Cumhurbaşkanımız Cemal Gürsel’in talimatıyla Eskişehir'de bir araba yapılmasıyla ilgili bir talimat veriliyor. Fakat 2 tane araba yapılıyor yani arabayı yapan zekâ arabaya benzin koymayı unutuyor. Böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar? Yani biz bu kadar saf mıyız yani böyle bir şey olabilir mi? Olması mümkün değil. Türkiye'nin sanayileşmesinin her zaman için önü kesilmiş ve Türkiye sanayileşmede istenilen yere gelmemiş, gerçekten de birtakım başka patentlerle araba yapımları olmuş ama istediğimiz yere gelinememiş.
Şimdi, AK PARTİ iktidarlarında tabii ki Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde pek çok teşvikle bugün işte sanayi altyapımızı 40-48 bin hektardan 143 bin hektara çıkarmamız, OSB parsel sayımızı 11 binden 59 bine çıkarmamız, OSB çalışanımızı 415 binden 2 milyon 700 bine çıkarmamız tesadüfi değildir.
Şimdi, biz burada Cumhuriyet Halk Partisiyle farklı düşünüyoruz, Cumhuriyet Halk Partisinin tabii ki yatırımların devlet tarafından yapılması yönünde düşünceleri var, saygı duyarız ama bizse daha çok özel sektörün önünü açarak rekabetçi, dünyayla rekabet edebilen firmaların ortaya çıkmasından tarafız. Tabii, buradaki bizim kurduğumuz mesela teknopark sayılarının 2’den diyelim ki 104'e çıkarılması, AR-GE merkezlerinin sayısının arttırılması, tasarım merkezlerinin arttırılması gibi girişimler sayesinde ama burada en önemli şey paradan ziyade siyasi istikrarın olması. Şimdi, arkadaşlar diyor ki “Ya, bunlar yapıldı da bunlar Türkiye'nin, siz bunlarla niye övünüyorsunuz?” Tabii ki siyasi iktidarların kendi döneminde yapılanları sahiplenmesi kadar doğal bir şey olamaz ve bugün Sayın Cumhurbaşkanımız bu millî teknoloji hamlesinin arkasında durmasa, diyelim ki bunu önlemek isteyenlere karşı gerekli cevabı vermese ve dolayısıyla da bunu engellemek isteyenlerin önünü kesmese bugün ne bileyim ne KAAN’lar yapılabilir ne HÜRKUŞ’lar yapılabilir ne de diğer diyelim ki HÜRJET’ler, GÖKBEY’ler, Akıncılar, Bayraktarlar; bunların yapılması mümkün değil arkadaşlar. Buradan şuraya geleceğiz yani AK PARTİ iktidarlarında gerçekten de hem devlet sektörü olarak hem de özel sektör olarak savunma sanayimizde çok önemli mesafeler katettik; bunu ileriye, daha ileriye mutlaka götürmemiz lazım. Dolayısıyla da bunda emeği geçen başta Sayın Cumhurbaşkanımıza ve emeği geçen tüm çalışanlarımıza ben canıgönülden teşekkür ederim.
Sayın Bakanım, tabii ki organize sanayilerin sayısı dönemimizde arttı. Bizim Uşak’ta da daha önce 2 organize sanayi vardı, 2 tane daha organize sanayi kuruldu ama şurada Türkiye'yi bekleyen en büyük tehlikelerden Uşak ilimizde sanayinin büyük bir kısmı geri dönüşüme bağlı ve aşağı yukarı Türkiye geri dönüşümünün yüzde 70’ini Uşak oluşturmakta. Dolayısıyla da bu sektörlerde de yani asgari ücret bugün bizim için düşük olabilir, bugün bizim için düşük olabilir ama dünyadaki asgari ücretlere baktığınız zaman diyelim ki işte Mısır gibi başka ülkelerde asgari ücreti 100 dolar olan yerlerle rekabet etmemiz günden güne zorlaşıyor. Dolayısıyla da biz, bu emek yoğun olan sektörlerde zamanla sıkıntıya gireceğiz ve aynı zamanda bu sektörlerle uğraşan şehirlerimizi bugünden yarınlara hazırlamak lazım ve dolayısıyla da buralarda da teknolojik dönüşümü yapmamız gerektiğini ben düşünüyorum. Eğer bunları yapamazsak... Asgari ücreti mutlaka yükseltmemiz lazım, işte bizim ilk iktidara başladığımızda 130 dolarlardaymış, şimdi bugün 530 dolarlarda falan, yarın millî gelirimiz artınca mecburen asgari ücretimiz de yükselecek ve dolayısıyla da o öbür dünya ülkeleriyle bu anlamda rekabet edemeyeceğiz.
TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Ne zaman artacak?
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, tabii ki burada bazı arkadaşlar "Sanayi üretimimiz düşmüş." dedi. Doğru, sanayi üretimimiz düşmüştür arkadaşlar ama işte, Sayın Bakanım da sanayi üretimi anlamında, büyüme anlamında diğer ülkelerden örnekler verdi. Bugün işte, bizim sanayi üretimimiz düşmüş ama Covid döneminden beri, 2020'den beri sanayideki büyümemiz 19,7 olurken Almanya eksi 10, İtalya eksi 6, Fransa eksi 3, İspanya eksi 1,4 küçülmüştür. Bugün Almanya'nın en önemli otomobil fabrikaları teknolojiye ayak uyduramadığı için, ekonomilerinde daralma olduğu için birtakım fabrikalarını da kapatmak zorunda kalıyorlar.
Dolayısıyla da bizim buradan şunu yapmamız lazım: Burada tabii ki TOGG'a sahip çıkarken diğer taraftan da yani başka ülkelerin ülkemizde araba üretmesi belki de bizim rekabet gücümüzü arttıracak. Şimdi, bu BYD olsun, Chery olsun, bunlar Türkiye'ye gelmeseydi, diyelim ki Romanya'ya gitseydi bu sefer de diyecektiniz ki "Ya, siz bunları alamadınız, niye yatırımları buraya getirmediniz?"
MÜZEYYEN ŞEVKİN (Adana) - Yatırım getirin, firmalar desteklensin.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bunları alınca da bize diyorsunuz ki "Ya, bunları siz peşkeş çektiniz." Ya, arkadaşlar, dünyada yatırım alabilmek için ülkeler bazen üstüne para bile verebiliyor ve dolayısıyla da bu anlamda bizim rekabetten korkmamamız lazım.
AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Zaten al yani, beyin gücü de al.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Eskiden 90'lı yıllarda rahmetli Özal'dan önce diyelim ki birkaç tane araba firması vardı ve koruyucu bir sistem vardı; biz, onlara muhtaçtık, onlar da kendini geliştiremiyorlardı ama ne zaman rahmetli Özal Türkiye'yi dünyaya açtı ve diğer arabaların da Türkiye'ye girmesinin önünü açtı ama bizim hâlâ eskiden kurulmuş olan o başka patentli arabalar bugün Türkiye'de daha fazla sattığı gibi, aynı zamanda Avrupa'ya da ihraç ediliyor; bunlardan korkmamak lazım. Tabii ki yerli firmamız TOGG'un koruması için elimizden gelen gayreti göstermemiz lazım.
AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Bir araba kaç lira ya?
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sayın Bakanım, tabii ki burada söylenecek çok şey var. En önemli şey de bu TEKNOFEST'ler gerçekten de gençlerimizin ufkunu açmıştır ve kendine olan güvenini sağlamıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Hemen bitiriyorum Başkanım.
Bugün bir sivil toplum örgütü tarafından düzenlenen ve 1 milyon 600 bin kişinin yarışmacı olarak katıldığı başka bir etkinlik yoktur arkadaşlar ve dolayısıyla da ben inanıyorum ki bu Türk gençliği, ülkemizdeki gençler yarın bizden çok daha iyi olacak ve ülkemizin ufkunun açık olduğunu ben düşünüyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle Bakanlığımızın bütçesinin hayırlı uğurlu olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Güneş, teşekkür ederim.