KOMİSYON KONUŞMASI

HAKAN ŞEREF OLGUN (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, kıymetli milletvekilleri ve bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, seçim bölgem ve memleketim Afyonkarahisar'ın tarım ve hayvancılıkla ilgili sorunlarına değinmek istiyorum. Şu gerçeği kabul edelim ki bu ülkenin çiftçisi Anadolu'nun bereketli topraklarına her gün kanını, alın terini dökerken Hükûmetin yanlış tarım politikaları ve yanlış yönetimi nedeniyle âdeta yoksullukla, borçla ve açlıkla mücadele etmektedir.

Afyonkarahisar'ımızda dünyanın en kaliteli kirazı yetişmektedir; vişne, patates, kornişon salatalığı da bölgemizin en önemli ürünleridir ancak üreticilerimiz âdeta sefilleri oynamaktadır. Kiraz üreticilerimiz, bu seneki mahsullerinin alım fiyatının düşüklüğünden dolayı sulama, ilaçlama ve toplama bedellerini bile karşılayamadılar. Turşuluk kornişon salatalık üreticilerimiz, salatalık fiyatları belirlenmediği için aracı ve komisyoncuların, elek sahiplerinin oyuncağı oldu. Üreticiler tarladaki ürününü toplamak için gereken parayı bile bulamayarak salatalıklarını toprağa gömdüler.

İlimizin AK PARTİ vekilleri ne yaptı? Her zaman yaptıkları gibi "Sayın Bakanla görüştük." dediler, bir fotoğraf bıraktılar, ihracat kotasının yükseltildiğini söyleyerek demeç verdiler. Yahu, ihracatçı dış ülkelerle alacağı için bir yıl önce anlaşma yapıyor, temmuz ayında salatalıklar ortadayken sizin hatırınıza alım mı yapacak? İşte, halk bu şekilde kandırılıyor. Allah aşkına, salatalık, patates gibi ürünlerin tarlada alındığı fiyatlarla gidip bir bardak çay bile içemezsiniz. Çiftçiyi bu hâle sokanlara, onun emeğini yok sayanlara da soruyorum: Üreticiye yapılan bu zulüm nedir? Bu çiftçi ne yapsın, nasıl geçinsin?

İktidar partisi yirmi iki yıldır Anadolu'nun çiftçisinin oylarını aldı ama şimdi o çiftçiyi kaderiyle baş başa bırakıyor. Çiftçimiz banka kredilerini ödeyemiyor, elektrik faturalarını ödeyemiyor, çocuklarına harçlık veremiyor; böylesine bir tarım politikası olamaz. Kırmızı et üreticilerimiz, beyaz et üreticilerimiz, süt üreticilerimiz de aynı durumdalar. Yem fiyatlarındaki, enerji fiyatlarındaki, akaryakıt fiyatlarındaki artışlar bu sektörün de üreticilerini perişan etti. Türk tarımı yirmi iki yılda elli yıl geriye gitmiştir. Eğer bu durumu düzeltmek istiyorsanız, artık sözle değil eylemle çözüm üretmelisiniz.

Sayın Başkan, değerli katılımcılar; Türkiye'de tarımsal desteklemelerin yasal dayanağı, 2006 yılında yürürlüğe giren 5488 sayılı Tarım Kanunu'nun 21'inci maddesidir. Bu maddeye göre, tarımsal destekleme programlarının finansmanı bütçe ve dış kaynaklardan sağlanır ve bütçeden ayrılacak kaynak, gayrisafi millî hasılanın en az yüzde 1'i kadar olmalıdır ancak uygulamada bu orana hiçbir zaman ulaşılmamıştır. Örneğin, 2024 yılı için çiftçilere verilmesi gereken destek miktarının yaklaşık 411 milyar TL olması gerekirken ayrılan bütçe 91 milyar TL'ydi. Bu durum, kanunda belirtilen yüzde 1'lik oranın yaklaşık beşte 1'i kadar bir destek sağlandığını göstermektedir. Aslında, bu neyi göstermektedir, söyleyeyim mi? 2006 yılından beri yasayı uygulamayarak çiftçinin parasına el konulduğunu göstermektedir.

Bakın, 2025 yılı Cumhurbaşkanlığı programına göre, tarımsal destekleme 2023-2024 arası yüzde 44,6 artırılmış -bu dönem tarımsal üretim girdileri yüzde 150 olmuştu- 2024-2025'te ise yüzde 47,5 gibi bir artış öngörülmüştü. Geçen yıllarda tarımsal üretim girdileri açıklanan enflasyonun çok üstünde iken tarım ürünleri maalesef enflasyonun çok altında kalmıştı. Anlaşıldı ki toplam tarımsal destekleme bütçesi de enflasyonun altında, hububat ve bakliyat fark ödemesi hariç tüm desteklerde oransal düşüş öngörülmüş. Özellikle, hayvancılıkta dışa bağımlılığımız artmasına rağmen 2023'te yüzde 24,2 olan hayvancılık desteği 2025'te yüzde 20'ye düşürülmüştür yani yine yerli üreticimiz ihmal edilerek yabancı üretici ve ithalat lobileri zengin edilecek.

Türkiye'de son yıllarda hayvancılık sektöründe ciddi bir dengesizlik yaşanmakta. Bu dengesizlik özellikle domuz popülasyonundaki artış ve diğer hayvan türlerindeki azalmayla kendini göstermektedir. TÜİK Hayvansal Üretim 2023 İstatistiklerine baktığımızda, tüm hayvan popülasyonunda azalma varken domuzda yüzde 14,6 artış olmuştur. Bunu neyle açıklayacaksınız?

Saygılarımla.

OTURUM BAŞKANI İSMAİL FARUK AKSU - Teşekkür ediyorum Sayın Olgun.