Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/278) ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/277) ile Sayıştay tezkereleri a) Tarım ve Orman Bakanlığı b) Orman Genel Müdürlüğü c) Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ç) Türkiye Su Enstitüsü d) Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 06 .11.2024 |
ORHAN YEGİN (Ankara) - Teşekkür ederim.
Sayın Bakanımızı, burada bulunan bürokratları, bütün milletvekili arkadaşları ve salonda bulunan herkesi ben de saygıyla selamlıyorum.
Tarımsal üretim, gerçekten küresel ısınmayla beraber çok ciddi bir problemle karşı karşıya kalıyor. İşte, suyun giderek azalıyor olması, dünyanın ısınıyor olması, hakeza ülkemizde de bu anlamdaki birçok olumsuzlukla beraber üretilen tarımsal ürünlere ihtiyaç da artıyor. Biz, bir defa, sadece kendi nüfusumuzun değil, yıllık yaklaşık 50 milyon turist hedefi koymuş bir ülke olarak bu 50 milyon turistin de ülkemize geldiği zaman ihtiyaçlarını karşılamak durumundayız. Ciddi bir göç yolu üzerinde bulunan bir ülkeyiz, etrafımızda birçok savaş var, bir şekilde ülkemizde misafir ettiğimiz insanlar var, geçiş noktası olduğumuz durumlar var. Dolayısıyla, bütün bu insanların da aynı zamanda tarımsal taleplerini, gıda ihtiyaçlarını karşılayacak bir üretimi ortaya koymamız lazım. Bütün bu üretimi aşağı doğru çeken zorlamalara, sınamalara, bir yandan da tüketimi artırmaya dönük bizi zorlayan koşullara rağmen ülkemiz, sonsuz şükürler olsun, tarımsal ürünlerde, tarımsal hasılada ülkemizin ihtiyacını birçok alanda birçok başlık altında karşılamayı başardı. Bunu neyle yaptı? Meselenin üzerine eğilmeyle, konuyu ciddiye almayla, her an oluşan ve oluşabilecek riskleri göze alarak buna dönük üretim planlamasıyla, pazar planlamasıyla bütün bunları hayata geçirebildi.
Şimdi “Sayın Bakanı dinleyince aynı ülkede miyiz diye düşündüm. Bir tozpembe tablo çizdi, böyle olamaz dedim.” dedi sayın vekilimiz. Yani aslında Sayın Bakanı dinleyince tabloların renk değişimlerinde nasıl bir farklılık oluşuyor bilmiyorum ama bütün veriler ortada. Siz bu verilere baktığınız zaman kara bir tablo görürsünüz, bir başkası baktığı zaman berbat bir tablo görür ama tarafsız bir gözle bakan doğru, net bir tablo görür ortada. Türkiye, tarım ve gıda ürünlerinde, arkadaşlar, yirmi küsur yıldır -bunu net konuşabiliriz- net ihracatçı bir ülkedir. Sayın Türeli az önce…
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Rakamlar var.
ORHAN YEGİN (Ankara) - İşte ben de rakamdan bahsediyorum, Sayın Bakan da bahsetti, onların hepsi de size verilebilir. Yirmi küsur yıldır tarımda cari fazla veren, net ihracatçı bir ülkeyiz, 2023 yılında sadece 7 milyar dolar dış ticaret fazlası veren bir ülkeyiz ve 2019 yılında 19,7 -ki buna 20 milyar dolar diyebiliriz- ihracatımız var iken bugün 2023 yılında 31 milyar dolara yükselmiş bir ihracatımız söz konusudur ve 2024'ün ilk dokuz ayında 23,5 milyar dolar ihracatımızın olduğu da şu anda ortadadır. 2023 yılında 68,5 milyar dolar tarımsal hasılayla Avrupa'da 1’inci, dünyada 9’uncu sıradayız; Sayın Bakan da bahsetti. Dünyada bitkisel üretimde 7 üründe 1’inci, 6 üründe 2’nciyiz. Bitkisel üretimimiz 2002-2023 arası yüzde 41 artmış. Hani diyorsunuz ya “Tarımsal alanlar azalıyor, tarımla ilgilenen nüfus azalıyor, istihdam azalıyor, gayrisafi yurt içi hasıla içerisindeki payı azalıyor.” Ya, bu azalıyor, azalıyor, azalıyor da bu artışlar nasıl oluyor? Yani bitkisel üretimde biz nasıl oluyor da 2002 ile 2023 arasında yüzde 41 bir artışa ulaşabiliyoruz? 2002'de 98 milyon ton olan bitkisel üretimimiz nasıl olmuş da 2023 yılında 139 milyar dolara ulaşmış? Buna biraz kafa yormak gerekiyor. Bunu tozpembe tablo olarak tanımlarsanız bu başarının arkasındaki emeği, bu başarının arkasındaki çalışmayı, derdi, dertlenmeyi hor görmeye çalışırsınız ama bu hoş bir durum olmaz. Siyaseten tarım politikalarıyla, tarımın olduğu durumla, mevcut durumla ilgili söylenebilecek, eleştiri ortaya koyulabilecek belki birçok alan vardır, belki sorsanız arkadaşlar da size “Ya, şu alanda eksik kaldık, şu alanda daha iyi şeyler yapılabilirdi ama olmadı.” derler ama veriler ortadayken Sayın Bakanın sunumuna “tozpembe tablo” demek, bence insaftan uzak bir cümledir, çok net söyleyeyim bunu çünkü insafı olan herkes bunun doğru tanımını yapar.
Şimdi, Türkiye hem bitkisel hem hayvansal birçok üründe kendine yeten bir ülkedir. Bir ara çok söylüyordunuz, “Samanı bile ithal eden bir ülke hâline geldik.” diyordunuz.
AYHAN BARUT (Adana) - 32 milyar dolar pamuk ithal etmişiz AK PARTİ iktidarları döneminde, buğday hakeza.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Ya, onlar, bak… Saman ithal etme meselesinin esası, hakikati defalarca anlatıldı, bir daha anlatmayacağım, anlamak isteyene hepsi kâfi ama bakın, bugün süt… (CHP sıralarından gürültüler)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, sükûneti sağlayalım lütfen.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Kırmızı et, beyaz et, yumurta, bal vesaire birçok hayvansal üründe yeterlilik oranımız yüzde 100’ün üzerindedir.
AYHAN BARUT (Adana) - Net bir şekilde ithalatçı bir ülkeyiz tarımda; bitti, nokta!
ORHAN YEGİN (Ankara) - Bakla, bezelye, biber, domates, havuç, kavun, karpuz, patlıcan, pırasa, limon, mandalina, portakal, çilek, dut, nar, kestane... Daha sayayım mı?
AYHAN BARUT (Adana) - Hangisinden para kazanmış ya?
ORHAN YEGİN (Ankara) - Antep fıstığı, üzüm, elma, armut, ayva, şeftali, hepsinde, pek çok üründe yeterlilik oranımız yüzde 100'ün üzerindedir Allah'a sonsuz şükürler olsun.
AYHAN BARUT (Adana) - Yeterli de para kazanabiliyor mu? Narenciyeye bak, buğdaya bak, karpuza bak; kavun tarlada çürüdü. Allah’tan kork ya!
ORHAN YEGİN (Ankara) - Ayrıca, ülkemiz fındık, kiraz, ayva, incir, keçiboynuzu ve kayısı üretiminde dünyada çok şükür ilk sıralardadır. Tohum üreten ve ihraç eden bir ülkedir Türkiye.
AYHAN BARUT (Adana) - Aile gücüyle üretiyor senin o söylediğini, aile gücüyle. Üretiyor da kâr mı ediyor ya?
ORHAN YEGİN (Ankara) - Bak, ne diyorum: Türkiye tohum üreten ve ihraç eden bir ülkedir ve 117 ülkeye tohum ihracatımız var.
AYHAN BARUT (Adana) - Yapma ya!
ORHAN YEGİN (Ankara) - Tohum dış ticaretinde ithalatın ihracatı karşılama oranı -bunu yazalım- Sayın Usta, 2002'de yüzde 30 iken 2023'te yüzde 131'e çıkmış.
ERHAN USTA (Samsun) - Böyle okumakla olmuyor; ihracatın ithalatı karşılama oranı...
ORHAN YEGİN (Ankara) - Size yazsak da olmuyor, okusak da olmuyor, anlatsak da olmuyor; niye biliyor musunuz? Çünkü baktığınız yer, görmek istediğiniz tablo ve konuşmak istediğiniz cümleler başka. Bu veriler size, sizin konuşmak istediğiniz şeyleri konuşturtmayacak veriler. O yüzden bunlara gözünüzü kapatıyorsunuz, Sayın Bakanın konuşma metnine gözünüzü kapatıyorsunuz, size verilmiş dosyaların hepsine gözünüzü kapatıp "Battık, bittik; yandık, kül olduk, bittik."
ERHAN USTA (Samsun) - Biz bütçeye bakıyoruz.
AYHAN BARUT (Adana) - Bu çiftçiler boşuna mı eylem yapıyor?
ORHAN YEGİN (Ankara) - "Çiftçi sayısı düşüyor, tarımın gayrisafi yurt içi hasıladaki payı düşüyor, istihdam tarımda düşüyor, köyde insan kalmıyor, gidiyor..."
AYHAN BARUT (Adana) - Yapma ya, sen bile inanmıyorsun bu dediğine.
ORHAN YEGİN (Ankara) - E, gidin köye o zaman, gidin; zaten siyasette doğru düzgün bir performans, bir katkı göremiyoruz sizden.
AYHAN BARUT (Adana) - Beraber gidelim, buyur gel!
ORHAN YEGİN (Ankara) - Gidin, bari Türkiye'nin tarımsal, kırsal, hayvansal gelişimine katkı verin arkadaş! Allah'ınızı severseniz ya!
MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) - Bizim gittiğimiz yerlerde sen yoksun, seni göremiyoruz gittiğimiz yerlerde!
ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, bakın, bunlar nasıl oluyor biliyor musunuz? Bakın, bunlar şöyle oluyor: Şimdi, bak, üretim planlaması...
AYHAN BARUT (Adana) - Ya, sen...
ORHAN YEGİN (Ankara) - Sözümü kesmeyin, bakın, güzel bir şeyler söyleyeceğim.
Üretim planlaması, stratejik ürünler, iklim, su, toprak yapısı ve tarımsal sanayinin ham madde teminini göze alarak yapılan planlama, kayıtlılığın arttırılması, suyun verimli kullanılmasının sağlanması, sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması, aile işletmelerinin desteklenmesi, ari işletme sayılarının çoğaltılması, güçlü, dirençli ve sürdürülebilir bir sektör inşası, tarımsal birlik ve kooperatiflerin geliştirilmesi, teknik kabiliyetlerinin artırılması, işlenmeyen tarımsal arazilerin üretime kazandırılması, organize tarımsal sanayi bölgelerinin kurulması, yatırım ve işletmeler artsın diye sağlanan teşvikler, kadınlara, gençlere, kooperatiflere yapılan teşvikler, arazi toplulaştırılması, balıkçılıktan tutun da bitkisel üretime kadar her yerde üretimin artırılmasına dönük tesis ve teşviklerle üretimin artırılması, her alanda üretimi, üreticiyi destekleyen tarımsal niyet, tarımsal akıl, tarımsal politika, tarımsal uygulamaların neticesi olarak geliyor bu sonuçlar.
Bu bütçe, bu sorunu çözüyor mu? Elbette çözmez, bütçeler sorun çözmez sayın milletvekilleri. Sorunlar; sorumluluk duygusuyla, liyakatle, risk alarak, sorunların üzerine giderek çalışmak ve tarımsal gelişmelerin mevsimden, her şeyden etkilendiğinin bilinciyle her anı takip ederek, bütün piyasaları takip ederek planlamayı doğru yapıp meseleyi doğru çözecek iradeyi ortaya koymakla çözülür. "Para verdim, sorun çözüldü." Yok öyle bir dünya, bütçeyle sorun çözülmez. Dünyanın parası olsun; niyet, akıl ve gayret yoksa, strateji yoksa, planlama yoksa bunların hepsi boşa kalır.
KADİM DURMAZ (Tokat) - Tam da geldiğimiz nokta bu Orhancığım işte; plansız, programsız...
ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, ÇKS destekleri...
MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Devlet Planlama Teşkilatını da siz kaldırdınız.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Ya, neyse onları geçelim.
Bütün bu makro planlamalar yapılırken zaman zaman sahada karşılaştığımız küçük sorunlar da çözülüyor. ÇKS desteklerinden sadece toprak sahipleri yararlanabiliyordu, artık toprak mülkiyet şartı kaldırıldı mesela.
ORHAN SARIBAL (Bursa) - Beş yıldır söylüyoruz.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, bakın, siz "Azalıyor çiftçi sayımız." diyorsunuz ama ÇKS'ye kayıtlı çiftçi sayısı 2020'de -2002 değil bak- 2020'de 2 milyon 128 bin iken bugün 2024 yılında...
AYHAN BARUT (Adana) - Ya, köylerde genç kalmadı, ne diyorsun Orhan sen ya? Ben köydeyim kardeşim; gel bak, var mı bir tane genç!
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, değerli milletvekilleri; ya, böyle itirazlarınızı anlıyorum ama siz bu taraftan başka söylediniz, o da şimdi kendi zaviyesinden söylüyor; vatandaş var mı yok mu gösterecek. Dolayısıyla...
SEYİT TORUN (Ordu) - Dayanamıyor, ne yapsın?
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Arkadaşlar, Başkanım; tamam, anlıyorum da dayanmamız lazım ama ne yapalım?
Sayın Yegin, toparlayın.
Buyurun.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, ÇKS'ye kayıtlı çiftçi sayımız artmış; ekili alanımız 2020'de 151 milyon iken 2024'te 165 milyona çıkmış, ekili alanımız da artmış. "Tarımsal arazilerin ekilimi azalıyor." diye bir yaygara var, sürekli tekrarlanıyor. Hayır, son iki yılda 5 milyon dekar alan üretime kazandırılmış ve bütün bu çalışmalarla beraber tarımsal üretim de -sonsuz şükürler olsun- artmış. "Destekler azaldı." deniliyor. 2002'de 1.8 milyar TL olan destekler 2023'te 63,4 milyara gelmiş. Eksiğimiz var. Saha, zor bir saha; alan, zor bir alan; yağmuru var, kışı var.
AYHAN BARUT (Adana) - TL bazında söylüyorsun, bir de dolar bazında konuş! Akıl oyunlarından vazgeçin ya!
ORHAN YEGİN (Ankara) - Bu sene hava başka oluyor, öbür sene başka oluyor; bu sene bir ürün fazla geliyor, başka bir sene...
AYHAN BARUT (Adana) - TL bazında söylüyor ya!
ORHAN YEGİN (Ankara) - Ama buna rağmen bütün dünya piyasaları iyi takip edilerek Türkiye'de hiçbir ürüne erişimle ilgili sorun yaşamadığımız gibi -Allah'a sonsuz şükürler olsun- cari fazla vermeye de devam ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AYHAN BARUT (Adana) - Seni çiftçiliğe davet ediyorum.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum Sayın Yegin.
Son kez açıyorum mikrofonunuzu.
Buyurun.
ORHAN YEGİN (Ankara) - Peki, son cümlem şu olsun: "Senede bir kez geliyorum." deyip burada ekstra söz isteyen milletvekillerimiz oluyor. "Bize ekstra söz verin, senede bir geliyoruz." diyorlar. Her sene geliyorlar, aynı replikler, aynı cümleler: "Yandaş bütçesi" "ithalatçı lobilerin bütçesi" "Tarım bitti, saman ithal eden bir ülke hâline geldik." Hep aynı repliklerle gelip senede bir defa konuşuyorlar. Ya, Başkan niye ekstra süre versin; aldığınız süreyi doğru kullanamayıp ziyan ediyorsunuz, niye ekstra süre versin?
Teşekkür ederim.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.