ŞEREF ARPACI (Denizli) - Şimdi, ben eminim ki kimsenin içine sinmeyen... Ümit Bey'in dediği gibi, yasada bir değişikliğe mutlaka gidilecektir ya da belki de geri çekilip bu maddeler daha farklı şekilde tekrar değerlendirilecektir diye umuyorum ama ola ki "Evet, biz bunu geçireceğiz." dediniz, bu ihracat meselesinde çarpı 3, çarpı 4'ten sonra oluşan -lisanstaki- geliri -olmayan gelirin düşüşünü diyelim ama olacak olan gelirin- en azından bir şarta bağlayalım yani bu şirketlere -belki iki tane olsun, üç tane olsun- diyelim ki: "Elde ettiğiniz bu kazancı ihracatı artırmaya yönelik harcayın. Elde ettiğiniz bu kazançla yüksek teknolojiye yatırım yapın. Elde ettiğiniz bu kazançla üniversite kurun. Elde ettiğiniz bu kazancı -yani sonu yok- ülke menfaati için kullanın fakat elde ettiğiniz bu kazancı..." Bu bir kazanç şirket için; bu, onlar için vermeyeceği vergi -vergiden kaçınmak diyelim- kasasından çıkmayacak bir para. Bu parayı iç piyasada haksız rekabet oluşturacak şekilde -mesela reklam için- harcamasını önleyelim, başka faaliyetlerde harcamasını önleyelim. Mademki biz buna ihracat yapması için bu parayı veriyoruz, ihracatı artırmak için yurt dışı pazarlarda, yurt dışı reklamlarda harcasın, AR-GE faaliyetinde harcasın, yüksek teknolojili ürünlere yatırım yapsın, istihdam yaratsın yani biz bir şarta bağlayalım verdiğimiz bu imtiyazı; bu kelimeyi özellikle söylüyorum çünkü gerçekten bunun böyle olduğunu düşünüyorum. Kendi memleketimizde yerli, millî firmamıza şartları yerine getirmediğinde ceza veriyorsak bunda da bir şarta bağlayalım ve en azından biraz daha kontrol edilebilir bir alan yaratalım burada yoksa gerçekten bu üç sene içinde elde ettiği büyük avantajla bu firma veya firmalar piyasada büyük oyuncu olup bir monopol yani tek alıcı, tek satıcı konumuna gelecektir; 2022'de çıkan bu yasa bunu önlemeye yönelik bir yasadır. Şu anda biz bu yasadaki ilk değişikliği yaparak burada bir alan açıyoruz; bu, bana göre hatalıdır.

Şimdi, şeyle alakalı bir soru sormak istiyorum. Siz bunu anlattınız ama yani yüzde 20'lik payın nasıl hesap edildiğini... Hatta "İhracat gelirini, daha küçük bir şirketin ama daha büyük faaliyetteki -e-ticaret alanında- bir firmanın işlem hacminin yüzdesini hesap ediyoruz." demiştiniz. Peki, aynı şirketin farklı yan şirketlerini ekonomik bütünlük içinde bir şirket olarak mı değerlendiriyorsunuz? Yani soruyu tam ifade edememiş olabilirim.

BAŞKAN MUSTAFA VARANK - Yani "x" firmasının 3 farklı şirketi var, bunların hepsini mi alıyorsunuz yoksa o bir tane pazar yerini mi alıyorsunuz?

TİCARET BAKANLIĞI İÇ TİCARET GENEL MÜDÜRÜ ADEM BAŞAR - Bütün olması koşuluyla pazar yerlerinin tamamını alıyoruz.

ŞEREF ARPACI (Denizli) - Yani diğer faaliyetleri gösteren o şirketleri de cirosuna katıyor musunuz?

TİCARET BAKANLIĞI İÇ TİCARET GENEL MÜDÜRÜ ADEM BAŞAR - Pazar yeri vasfı taşıyan aynı şirketlere ya da kardeş şirketlere ait ekonomik bütünlük içinde...

EDNAN ARSLAN (İzmir) - Ya, şöyle söyleyeyim: Trendyol ile Trendyolmillayı alıyor musunuz?

ŞEREF ARPACI (Denizli) - İkisini bir mi alıyor musunuz, ayrı ayrı mı alıyorsunuz?

TİCARET BAKANLIĞI İÇ TİCARET GENEL MÜDÜRÜ ADEM BAŞAR - Şimdi, şöyle: Sayın vekillerim, eğer aynı ekonomik bütünlük içindeki yapıya ait olarak birden fazla pazar yeri varsa bunları bir bütün olarak alıyoruz ama pazar yeri değilse ve arada da link vermiyorsa o zaman ayrı tutuyoruz yani aynı pazar yeri varsa, 3 tane pazar yeri varsa bütünleşik olarak alınıyor ve üçünün cirosu ya da net işlem hacmi bir araya toplanıyor fakat bir tanesinin ayrı bir hizmet sağlayıcı olarak pazar yeri vasfı göstermeyen bir işletmesi varsa ve ikisi arasında da doğrudan, içeriden link vererek bir bağlantı kurulmuyorsa -çünkü o önemli, onu biz bir bütün olarak değerlendiriyoruz- o zaman ayrı hesaplanıyor.