KOMİSYON KONUŞMASI

GÖKÇE GÖKÇEN (İzmir) - Teşekkür ederim.

Şu an 14'üncü maddeyi görüşüyoruz, son maddelerden bir tanesi. 13'üncü maddeyle ilgili biraz önce zaman yetersizliğinden söylemediğim bir şeyi not olarak düşmek isterim. Arkadaşlarımızın söylediği gibi, Türkiye Belediyeler Birliğinden ve bölgesel olarak da belediyeler birliklerinden temsilcilerin burada yer alması gerekiyordu çünkü uygulamada ne sorunlar var, şimdiye kadar bu sayılar neden gördüğümüz şekilde gerçekleşmiş, buna dair bilgileri vermeleri gerekir, ilk elden kendilerinin anlatmaları ve bütün bu yasa sürecine dâhil edilmeleri gerekir yani sadece sonrasında fikrinin sorulması da değil. Neler olmuş ve neye ihtiyaç var, buradan sahadan gözlemler ve eksiklikler, sorunlar ve çözüm önerileri oradan gelebilirdi, bunun yapılması gerekirdi, yapılmadı.

Madde 14'le ilgili olarak da burada ilginç bir durum var yani neden yasayı bu şekilde yaptığınızı ben anlamadım çünkü yani yasayı şu şekilde ancak anlamak mümkün: Yani vatandaş baştan sona okuduğunda bunu böyle bütünlüklü değerlendiremezse veya bir dalgınlık olursa anlaması mümkün değil ama burada vatandaşa düşen bir görev olduğu için de önemli. Yani 2028'e kadar verilen bir süre var, kime? Belediyelere, "Barınak kur." diyorsunuz. 2025'e kadar vatandaşa bir şey diyorsunuz, ne söylüyorsunuz: "31 Aralık 2025'e kadar kedi ve köpek sahipleri hayvanlarını en geç şu tarihe kadar dijital kimliklendirme yöntemleriyle kayıt altına aldırmak zorundadır." Şimdi, madde 2'ye geri dönelim burada, önemli bir şey çünkü: Madde 2'de "sahipli, sahipsiz hayvan" tanımını yeniden düzenliyorsunuz ve bu tarihe kadar yani şunu düşünün, vatandaşlarımız ehliyet yenilerken, kendi kimliklerini yenilerken bu verilen tarihlere riayet etmedikleri için bu süreler sürekli tekrar tekrar uzatılır bir hâlde. Yani hayvanları geldiği zaman bu işin daha zor olacağını düşünmek gerekirken çok daha dar bir tarih veriyorsunuz, dar bir süre veriyorsunuz. Ve şu önemli: Bu şekilde kaydedilmeyen hayvanlar aslında fiilen sahipli olsalar bile sahipsiz hayvan olarak sayılacaklar ve sahipsiz hayvan olarak sayılan bu aslında sahipli olan hayvanlar öldürülebilecek, öldürülebilecek. Böyle bir sorunumuz var burada yani kanunun nasıl işlemeyeceğini her aşamada, her seferinde anlatmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten vatandaşlarımız açısından büyük bir tedirginlik yaratacak ve iş işten geçtikten sonra bu tedirginlik ve üzüntü yaratılacak sahipli hayvanlarla ilgili. Bu uyarıyı tekrar ediyorum: Lütfen bu tanımları düzeltin. Neden? Çünkü 2019 yılındaki raporda -Sayın Başkan- şu söyleniyordu: "Sahipli ve sahipsiz hayvan ayrımı ortadan kaldırılsın." deniliyordu sizlerin oylarıyla, sizlerin oyuyla yani o noktadan bu noktaya nasıl 180 derece döndüğünüzü, nasıl...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

GÖKÇE GÖKÇEN GÖL (İzmir) - ...bu kadar fikir değiştirdiğinizi anlamak mümkün değil. Keşke biraz açıklasanız, bari bu konuda açıklasanız.

Teşekkürler.