SEVİLAY ÇELENK ÖZEN (Diyarbakır) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Söz konusu maddenin en temel itiraz edilecek noktası -çokça söylendi ama ben de söylemeden geçemeyeceğim- yerel yönetimler ile halkı, yerel yönetimler ile merkezî yönetime karşı karşıya getirmek. Bir kere, zaten yerel yönetimler söz konusu oldu mu böyle halk iradesi hiçe sayılarak gasbedilen belediyelerimizi de hatırlıyoruz. Bunun özellikle DEM PARTİ'li belediyeler bakımından nasıl işletileceğine dair de yine böyle belli bir hafıza ışığında ciddi endişeye kapılıyoruz. Burada da yine böyle bir tür çalakalem hazırlanmış bir düzenleme söz konusu. Bir yandan diyorsunuz ki "Zaten bunların hepsi yasada vardı. İşte, şu ek geldi, bu ek geldi." Hepsi yasada varsa bu kadar kutuplaştırıcı bir şeyi niye bugün buraya getirdiniz? Belki bunu düşünmek gerekiyor. Maddeyle ilgili daha fazla bir şey söylemeyeceğim.

Burada birkaç gündür gerçekten çok önemli bir şey oluyor -ne kadar farkındasınız bilmiyorum- çok güçlü bir yurttaşlık bilinci ve pratiği sergileniyor. Hayvan Hakları Yasası bu Komisyona geldiği günden itibaren burada gördüğümüz şey gerçekten budur, çok güçlü bir yurttaşlık bilinci. Kendi hayat alanına, sokağına, sokağının hayvanına sahip çıkan, çevreye duyarlı, insan dışı canlılara duyarlı bir yurttaşlık pratiği. Siz buradan bir Gezi çıkarmaya çalışıldığını söylüyorsunuz, bizim de bunu söylediğimizi söylüyorsunuz zaten. Biz Gezi'yle olan ilişkimizden hiçbir zaman hicap duymadık ama sizin Gezi etrafında hicap duyacağınız gerçekten çok şey var. Gezi bir toplumsal hareketti, Gezi bir yurttaşlık hareketiydi ve dünya tarihinde ilerleme anları varsa bu toplumsal hareketler sayesinde olmuştur. Yakın tarih bile bunun dünya örnekleriyle doludur. İşte, Seattle 1999, Occupy Wall Street; Gezi bu türden bir toplumsal itiraz ortaya koyan bir hareketti. Bütün kriminalize etme çabalarınıza, bütün yalanlarınıza rağmen orada bilhassa gençler, öğrenciler, kadınlar, yurttaşlar hayata sahip çıkmak, her yönüyle hayata sahip çıkmak için çok güçlü bir direniş ortaya koydular ama itaat toplumuna alışmışsınız, ama boyun eğdirmeye alışmışsınız; onun için de "Geziyi finanse etti." diye akıl dışı bir iddiayla bir iş insanını müebbet hapse mahkûm ettiniz. Bunu geçen hafta Adalet Komisyonunda söyledim, tekrar söylüyorum: En üst seviyeden ceza verdiniz. Demek ki idam cezası kalkmasaydı Osman Kavala'yı idam etmiş olacaktınız. Gezi bütün suistimallerinizin, bütün din istismarının... İşte, o "Camide içki içtiler." yalanınız, her türlü, bizzat caminin müezzini tarafından yalanlanmış iddialarınız ki her yerde hâlâ kullanmaya devam ediyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Toparlayalım efendim.

SEVİLAY ÇELENK ÖZEN (Diyarbakır) - Sizin zaten toplumsal hareketlere ve itiraz etiğine, hukukuna, pratiğine nasıl baktığınızı gösteriyor.

Hayvan haklarıyla ilişkili bir yasal düzenleme yapmak istiyorduysanız bunun birçok yolu vardı. Bunun için hayvan hakları aktivistlerini, bu alana emek verenleri, bu Parlamentonun bütün taraflarını, partilerini bir araya getiren bir komisyon kurup birlikte -gerçekten de bazen birçok kişiye endişe verici olabileceğini anladığımız bu popülasyon artışı ya da işte, ufak tefek olaylar bile olsa bazı saldırıların kaygı yarattığını anlayabilecek bir kapasite vardı, bunu bir araya getirip- bir yasa taslağı hazırlayabilirdiniz ama bunu da her şey gibi güç gösterisine dönüştürdünüz.

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Teşekkür ederim, sağ olun.

SEVİLAY ÇELENK ÖZEN (Diyarbakır) - Ben teşekkür ederim.