Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 23 .07.2024 |
İBRAHİM AKIN (İzmir) - Evet arkadaşlar, 11'inci maddeyi görüşüyoruz. Şimdi, bu maddede, aslına bakarsanız, biraz önce sevgili Sezgin Tanrıkulu da söyledi bir değişiklik yapıldığını. Biliyorsunuz, 5'inci maddeyi konuşurken olumlu bir gelişme olacağını, varsayarak, ötanazinin kalkacağını varsayarak bir açıklama yapmıştık. Ancak ara verip tekrar geldiğinde önerge içerisinde mevcut zaten ötanazinin nasıl olacağını, daha doğrusu zor koşullarda olan hayvanların, artık yaşama imkânı olmayan ve bulaşıcılığı olan hayvanların öldürülmesi meselesiyle ilgili nasıl bir şekilde olacağı belliydi. Ancak yasa tekrar güncellendi ve bu yasa güncellenirken aslında bizim arzu etmediğimiz bir şekilde mevcut yasada var olan duruma ilaveten bir şey koyuldu. Koyulanın da çok belirsiz ve soyut olduğu için birçok hayvanın o çerçevede yetkili, yetkisiz insanlar tarafından öldürülmesi tehlikesi var. Şu anda biz bu yasayı görüşürken -gecenin saat dört buçuğunda hayvan hakları temsilcileriyle buluştuğumda- korkunç tedirginler, mevcut durumun çok daha ağırlaştığını, değişmediğini, ötanazinin çok daha ağır bir şekilde kullanılacağını düşünüyorlar. Dolayısıyla bu yasak kalkmadı, aktif bir şekilde hatta genişletilerek yürürlüğe sokulmuş gözüküyor.
Şimdi sevgili Başkan söylüyor, 28/A maddesinden şu kavram çıkarılmış, deniyor ki: "'Hayvan koruma gönüllüsü' kavramı varken daha önceki maddede bu kavram çıkarılmış." Niye çıkarılıyor? Bizim gördüğümüz durum şudur: Türkiye'de yirmi yıldır, AKP iktidarı döneminde aslında hayvanlarla ilgili sağlıklı hiçbir çalışma yapılmamıştır, Yasa uygulanmamıştır, ancak tek gerçek vardır, hakikat vardır o da Türkiye'de çok yaygın bir şekilde hayvan gönüllüleri vardır ve bu konuda kurumlaşmış yapılar vardır ve gerçekten federatif hâle gelmişlerdir. Ben bile aslında son üç-dört aydır bu tartışmalarda Türkiye'de ne kadar yaygın hayvan koruma ilişkisinin olduğunu, koordinasyonunun olduğunu, platformun olduğunu görmüş durumdayım. Dolayısıyla, benim gördüğüm hakikat şudur: Hayvan hakları gönüllüleri olmasaydı, Türkiye'de şu anda mevcut sokaktaki hayvanlarımızın birçoğu telef olmuştu ya da iktidar tarafından ihmal edilerek öldürülmüş veya kaybedilmiş olacaktı. Dolayısıyla mevcut durumda bu kadar aktif, bu kadar gönüllü varken bu gönüllüleri mevcut yasanın dışına çıkararak güvencesiz hâle getirmek, hatta riskli hâle getirmek kabul edilecek bir şey değildir. Hayvan gönülleri bu konuda tereddütlüdür. Yasanın toplamına baktığımızda her madde birbiriyle bağlantılı olarak sorunludur. Bir bütün olarak değiştirilmesi gerektiğinde ısrar ediyoruz. Bu ısrarımızın gerekçesi soyut bir şey değildir, inatlaşmak değildir, öfke değildir, kendi fikrimizin kabul edilmesi değildir, gerçeklerle uyuşmayan bir yasa teklifi karşısında hakikati anlatmaktır. Bu hakikat meselesi, bizim de aynı zamanda görüşümüz olduğu kadar hayvan hakları meselesi için gönüllü olarak mücadele edenlerin sözüdür ve görüşleridir. Buradan tekrar kendilerine bu mücadeleyi bu kadar etkili bir şekilde yürüttükleri için teşekkür ederim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İBRAHİM AKIN (İzmir) - Bitireceğim.
Gerçekten Türkiye'deki hayvan hakları diğer ülkelerden çok daha farklı olarak Türkiye'nin toplumsal, siyasal kültürüyle buluşmuş, birlikte yaşamanın, sokaktaki canlılarla birlikte yaşamanın ne kadar kıymetli olduğunu bilen insanlar topluluğu hâline gelmiştir. Buradan bir kez daha, gerçekten bu yasadaki bu durumun kaldırılmasının yanlış olduğunu düşünüyorum. Yasanın bir bütün olarak, hem ötanazi bakımından hem de yaşamın kendi hayatını sürdürülüş biçimi bakımından çok yanlış olduğunu bir kez daha söylemek istiyorum. Yasanın geri çekilmesi talebimizi tekrar ediyorum.