KOMİSYON KONUŞMASI

ORHAN SARIBAL (Bursa) - Sayın Başkan, şunu dediniz: "Kitleleri konuşturduk, geldiler, görüştüler. Dolayısıyla orada bunu telafi ettik." Bu anlama gelen düşüncelerinizi söylediniz ama sorun şu aslında: Bir yasa ne yazık ki hem usul açısından hem içerik açısından toplumun geniş kesimleri tarafından konuşulmadığı için, tartışılmadığı için, Meclis gündemine bütün muhatapları tarafından görüşlerin alınıp elenip onun üzerinden bir yasa, teklif gelmediği için bugün bu kaosu yaşıyoruz. Burada bunların halk tarafından görülmesi, duyulmasından çok şu anda halk memlekette ikiye bölündü: İsteyenler ve istemeyenler; "Öldürsünler." diyenler ile "Öldürmesin." diyenler, ya bu hâle getirdik bu işi. Ya, bir kanun toplumu böyle karpuz gibi ikiye böler mi? Olacak iş mi bu? Yani birileri için hiç önemi olmayan bir şey olabilir ama birileri için eşi kadar, çocuğu kadar, kardeşi kadar kıymetli, can dostlarının karşılığı var bu ülkede, hepimiz için geçerli bu, bunu biliyoruz. Dolayısıyla bugüne kadar olan kanunlar gibi bu kanun da ne yazık ki bu kanunun muhatapları, bu sorunun muhatapları tarafından konuşulmuş, tartışılmış, yeterince düşüncelerin olgunlaşmış olarak buraya gelmediği için ve bugün bunu yaşıyoruz. Yani cuma günü bir taslak geliyor, pazartesi günü bunu biz Komisyonda tartışıyoruz Sayın Başkan. Dolayısıyla size düşen görev, demokratik olarak bunun toplum tarafından olabildiğince duyulmasıdır. Bakın, birçok -birazdan belki madde gelince göstereceğiz- bot hesap oluştu, inanılmaz bir yarılma var toplumda. Bunu gidermenin tek yolu, bu Komisyonun, Komisyonda konuşulanların, kimin ne konuştuğunun açık bir şekilde ortaya çıkması, bilinmesi, insanların bunu paylaşması, oradan doğru bir şey üretmesi; yoksa çok daha derin bir yarılmaya neden olacak. Dolayısıyla bunu, en azından şu aşağıdaki televizyonu açın, bu mümkün, bunu yapabilirsiniz, böylece en azından bugünkü sorunu aşmış oluruz.