Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 17 .07.2024 |
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Başkanım, gerçekten üzgünüm. Şuradaki havaya bakar mısınız. Saat kaç? Dört buçuk. Belli ki yine sabahı yapacağız ve buradan çıkacaksınız "Biz istedik, yaptık." diyeceksiniz. Ben buradaki çalışma ortamının sağlıklı bir kanun çıkarmaya, nitelikli bir kanun çıkarmaya uygun olmadığını, bu çalışmanın burada kesilmesi gerektiğini bir kez daha ifade ediyorum.
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Aynen katılıyorum.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Sayın Başkanım, hepimiz şunu biliyoruz ki: Buradaki asıl amaç gündemi değiştirmek. Gündemi değiştirmek için sorun mu? Sorun var ama gündemi değil ki Türkiye'nin bu. Biz burada şu anda ne tartışıyoruz? Yani "Hayvanları öldürme yasası getirdik." deyip yarın sokağa alnınız açık mı çıkacaksınız? Ne olacak yani nedir bu telaş?
Sayın Başkan, az önce "profesörlük" ünvanınızla ilgili bir laf edildiği için alınganlık gösterdiniz, o size iltifat için yapılmıştı. Hepimizin bir ünvanı var ama biz, maalesef, bu tuhaf monolog görüşmelerimiz yüzünden bu ünvanlarımızı da ayaklar altına alıyoruz. Çok üzgünüm, bu yasamanın bir parçası olduğum için üzgünüm. Böyle bir yasama faaliyeti mi olur? Böyle bir şey mi olur? Ne anlatıyoruz? Sadece bir AKP'li milletvekilimiz burada konuştu. Yani hiç mi aklınızda soru yok? Burada yetkili makam dedi ki "Verdiğiniz raporlar eski. Eski raporlara dayanarak siz veri üretip bir yasa teklifi hazırlamışsınız." Bundan daha büyük bir ayıp olabilir mi? Bu ayıbı niye bize yaşatıyorsunuz? Belli ki bu ayıplardan alınacak bir hâliniz kalmamış. Ben son derece üzgünüm. Vatandaş diyor ya "Bu Meclis niye 600 kişi, 300'e indirilsin." Şimdi de diyorlar ya "Bu Meclis bir işe yaramıyor, kapatılsın." Onlarla aynı fikirdeyim. Burada ne yapıyorsunuz? Burada ne yapıyoruz? Niye tartışamıyoruz? Niye konuşamıyoruz? Biz burada ne yapıyoruz? Ben gerçekten üzgünüm ya! Saat dört buçuk olmuş, belli ki bir irade size bunu bitirtecek. Biz de bir irade, sadece yaşamaya olan inancımız bizi burada oturtacak, konuşturacak. Hiç merak etmeyin, sizlerden daha fazla dirençliyiz. Zannetmeyin ki burada biz susacağız, uyuyacağız; sesimiz kısılsa da konuşacağız.
Sayın Başkanım, böyle kanun mu yapılır? Az önce bazı arkadaşlar da söyledi "Kanunun amacı;" diye 1'inci maddede geçmişsiniz; mevcut metinden farkı "İnsan, hayvan ve çevre sağlığını gözetilmek kaydıyla hayvanları rahatlatacağız, şunu yapacağız." Tam tersi, bu kadar hukuki belirsizliğin olduğu bir çerçeve içerisinde siz burada "Hayvanların rahat yaşamaları için iyi, uygun muamele edeceğiz, temin edeceğiz; eziyetsiz, acısız bir şekilde korunmalarını sağlayacağız, her türlü de mağduriyeti önleyeceğiz." diyorsunuz. Bu, olmaz arkadaşlar; bu, yasa yapma tekniğine aykırı. Bizim görevimiz, herkesin anlayabileceği, herkesin uygulayabileceği metinler yaratmak. Az önce Başkan söyledi "Veterinerler karar verecek." Arkadaşlar, bu ülkede siyasi irade "Kürtaja karşıyım." dediğinde bu ülkenin kadınları yasal kürtaj haklarını kullanamıyor, doktorlar kürtaj yapmıyor ya. Şimdi, bu veterinerler hangi özgür iradeleriyle karar verecekler? Bir süre sonra hepsi ölüm fermanının altını imzalayacak; bu, kaçınılmaz sondur.
Şimdi tamamen maddeyle ilgili tekrar söylüyorum: Bu kadar soyut, belli olmayan bir maddenin, 1'inci maddenin kabulüyle siz tüm ölümlerin önünü açıyoruz; bu, kabul edilebilir değildir.