ALİYE COŞAR (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle Hayvanları Koruma Kanunu hayvanları koruması gerekirken maalesef burada hayvanları katleden yasa teklifini konuşuyoruz. Kanun teklifinin gerekçesinde "Sahipsiz hayvanların popülasyonunun kontrol altına alınması." ifadesi yer almaktadır ve bu sahipsiz hayvanlar öldürülerek çözüm aranmaktadır. Oysaki -daha önce arkadaşlarımız da bahsetti- 2004 yılında çıkan yasada "Belediyeler sahipsiz hayvanları kısırlaştırıp tedavi ve rehabilite edip aldıkları yere bırakılmalı." şeklindedir.

Yine, 27'nci Yasama Döneminde, 2019 tarihinde bir Komisyon oluşturuldu, tüm partilerin milletvekilleri de bu Komisyonda yer aldı. Ben Komisyonda alınan kararları tekrar buradan hatırlatmak istiyorum: "Tek yöntemin kısırlaştırma olduğu, oluşturulacak fonla belediyelerin kısırlaştırma, barınma çalışmalarına finansman sağlanması, rehabilitasyon, çevreye ve doğaya tekrar kazandırılması..." şeklindedir. Beş yıl önce tüm partilerin ortak kararıyla çözüm yollarının belirlendiği Komisyondaki kararlar neden uygulanmadı? O günün kararları kısırlaştırmayı, rehabilitasyonu ve insan ile hayvanın birlikte yaşamasını savunurken AKP'nin bugün getirdiği teklifte ise katliam var. Dünyada "yakala, kısırlaştır, doğaya sal" uygulamasıyla başarıya ulaşan çok sayıda ülke var. Hollanda örneğini Meclisin araştırma merkezinin raporunda bile görebilirsiniz. 2020 yılında komisyonun hazırladığı bu raporu tüm partiler oybirliğiyle kabul etmiştir; bu dönemde de hâlâ aynı AKP milletvekilleri var. Bu raporda katletmek yok, etkili bir kısırlaştırma yöntemiyle soruna çözüm bulmak var. Ne yazık ki popülasyonun nedeni olan hayvanların üretimi ve satışıyla ilgili bu yasa teklifinde de bir düzenleme yok. Sokak hayvanları sorunu kısırlaştırma yöntemiyle çözülebilecekken katliamı niçin tercih ediyorsunuz? Yirmi yıldır görevinizi yapmamışsınız, şimdi ise yaşam hakkını yok ederek bu yasa teklifini savunuyorsunuz.

Ayrıca, verilere göre kuduz vaka sayılarında yıllara göre düşüş yaşanmışken, yine kanun teklifinin gerekçesinde de kuduz vakalarının arttığı şeklinde kamuoyunu yanıltmaktasınız ancak Veteriner Hekimleri Birliğinin açıklamasında, Sağlık Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre iddia edilenin aksine kuduz hastalığı ülkemizde artış göstermemektedir.

Mevcut yasalardaki kısırlaştırma yöntemini yıllardır uygulamış olsaydınız, bugün burada bu yasa teklifini konuşmuş olmayacaktık. Yine, aynı şekilde, tüm partilerin üzerinde uzlaştığı rapordaki çözümleri uygulamış olsaydınız, bugün bu katliamı teklif diye önümüze getirmezdiniz. Sorunu yaratan da çözümün önünü kapatan da sizlersiniz. Ağaca ve doğaya karşı olduğunuzu gördük, şimdi de bu teklifle hayvanlara da karşı olduğunuzu görüyoruz. Kurum, kuruluş ve STK'larla ortak çalışarak kısırlaştırma yöntemiyle çözüm aramayı tercih etmek yerine, bu katliam kanun teklifiyle karşımıza çıkıyorsunuz. Kısırlaştır-aşılat-aldığın yere bırak uygulamasıyla sokak hayvanları sorunu çözülebilir.

Can dostlarımızın yaşam hakları vardır; onlar yaşamımızın bir parçasıdır, doğanın bir parçasıdır. Can dostlarımızın yaşam haklarına lütfen saygılı olalım ve sizi vicdanlı olmaya davet ediyorum. Can dostlarımızın gözlerine bakarak lütfen karar verin. Yaşamak varken öldürmeyi seçenler, korumak varken katliamı seçenler tarih önünde hesap verecektir.

Saygılarımla.