TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, tabii, bu madde üzerinde biraz siyasi konuşmamız gerekecek. Zira burada asıl düzeltilmesi gereken yani asıl mesele olarak önümüze koymamız gereken şey mülakattır, mülakat olmalı. Yıllardır mülakatın kaldırılması, kaldırılmıyorsa da mülakat sırasında görüntülü ve sesli kayıt alınması gerektiğini bağıra çağıra söyledik. Bunun için tek bir düzenleme, bakın, tek bir düzenleme karşımıza gelmedi. Yazılı sınava girdikten sonra mülakatta elenen çok sayıda hâkim var, çok sayıda savcı var ve bunlar adına açılmış birçok da dava var. Hâkim ve savcı adaylarının bu davalarda idareye sordukları sorularınsa hepsi aynı, aynı mahiyette soruları soruyorlar: "Yazılı sınavda bilgi ölçülüyor, peki, sözlü sınavda ölçülen nedir?" Bu ölçünün ne olduğuyla ilgili idarenin verdiği hiçbir objektif yanıt yok. Yani "Şunu ölçüyoruz, bunu ölçüyoruz." diye verilmiş bir yanıt yok, hepsi subjektif değerlendirmelerden oluşuyor.

Örneğin Gökhan Kuşcuoğlu şubat ayında yaşanan deprem felaketinden sağ kurtuldu. Deprem travmasına rağmen canla başla, gece gündüz çalıştı, hâkimlik sınavına girdi ve Türkiye 2'ncisi oldu, Ankara'ya geldi, beraberindeki 7 kişiyle birlikte mülakata girdi. Mülakat süresi üç dakika. Üç dakikada bir mülakata girdi, çıktı ve elendi yani hiç kimsenin başına gelmesini istemeyiz. Şimdi, Adalet Bakanı keşke burada olsaydı da kendisinin yüzüne sorabilseydik ama teklif sahibi burada, ona soralım: Hâkimlik sınavında 2'nci olan Gökhan Kuşcuoğlu'nu hangi kriterlere göre elediniz? Mülakatta ne oldu? Gökhan Kuşcuoğlu'nun hâkim olamayacağı üç dakikada nasıl ve neye göre anlaşıldı? Bu soruların cevaplarını vermeniz gerekir.

Bunun örnekleri çok. Bakın, size güzel bir örnek vereyim; Çankaya Belediye Başkanımız Hüseyin Can Güner, hâkimlik sınavına giriyor, sürekli giriyor, iyi dereceler elde ediyor ancak mülakatta ne hikmetse bir türlü hâkim olarak kabul edilmiyor ve eleniyordu, bir türlü hâkim olamadı. Tabii, burada bu mülakatı yapanlara göre kendisi hâkimlik yapamıyor ama bugün Çankaya halkının teveccühüyle Çankaya ilçemizi yönetiyor.

Danıştayın çok sayıda kararı var, mülakatların kayda alınmasına ilişkin birçok karar var. Bunların hiçbirini uygulamadınız, hiçbirini uygulamıyorsunuz. Tıpkı Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği hükümleri sabahtan beri karşımıza getirmeniz gibi; kararların, kanunların arkasından dolanıyorsunuz. Neye göre eleme yaptığınızı elbette biz tahmin ediyoruz, çok da iyi biliyoruz. Hatta sadece biz değil, hep beraber tüm Türkiye şahit olduk, Bakan Yardımcısının torpil mesajlarını hep beraber, hep birlikte izledik. Bu elemeleri kayıt altında yapamayacağınız için bu kararlara da kulaklarınız tıkalı.

Hâlâ bu ülkede bazen adaletten bahsedebiliyorsak mesleğine saygılı hukuk insanları olduğu içindir yoksa Türkiye'de hukuku bir adalet sistemi olarak değil cezalandırma sistemi olarak Demokles'in kılıcı gibi başımızda savurup duruyorsunuz. Bunun için de yargıya hâkimler değil âdeta sizin adamlarınız lazım, hâkim ve savcı değil "Tut." dediğinizi tutan, "Bırak." dediğinizi bırakan emir erleri lazım, mülakat da sizler için bulunmaz bir nimet. Ancak tüm bu çabalarınıza rağmen, gece gündüz adalet için çalışan, doğruluktan şaşmayan hâkimler, savcılar, avukatlar olduğunu da çok elbette çok iyi biliyoruz.

Anayasa Mahkemesinin kararlarının uygulanmaması pratiği ancak sizin döneminizde olabilirdi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının uygulanmaması pratiği ancak sizin döneminizde olabilirdi; bunlar kâbustu gerçek oldu. Gazetecilerin, siyasetçilerin, aydınların, sanatçıların, yazarların cezaevlerini doldurabildiği bir dönem ancak bu dönemde olabilirdi, sizin döneminizde olabilirdi; kâbustu gerçek oldu. Bu ülke yirmi yıl boyunca kâbus ve sopayla âdeta yargı perdesiyle yönetildi, yönetilmeye de devam ediyor, bu da ancak Adalet ve Kalkınma Partisi döneminde olabilirdi; bunu yaptınız, tebrik ediyoruz. Mahkemeler Anayasa'ya aykırı kararlar alan ve bunu yaptıkları için ödüllendirilen hâkimlerle dolu. Can Atalay kararına direnen Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanını Yargıtay Başsavcısı olarak atadınız. Türkiye'de Anayasa'ya aykırı hareket eden hâkimler hakkında işlem yapılırdı, eskiden bunları görürdük, izlerdik ancak şu an ödüllendirmeler yapılıyor.

Dolayısıyla görüşülmekte olan (2/2258) esas numaralı Kanun Teklifi'nin 9'uncu maddesinin 5'inci fıkrasına "Mülakat esnasında sesli ve görüntülü kamera kaydı yapılır." cümlesinin eklenerek maddenin değiştirilmesini önergemizde olduğu şekliye Komisyonun takdirlerine arz ediyorum.

Teşekkür ediyorum.