KOMİSYON KONUŞMASI

OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - İbrahim Bey'e teşekkür ederim, detaylı bir bilgilendirme yaptı.

Şimdi, aslında daha önceki Komisyon toplantısında da bu konu dile gelmişti fakat şimdi bilgilendirmeden sonra konunun bazı açılarını açmaya ihtiyaç var bence. Yani bunlardan bir tanesi şu: İstisnai olarak vatandaş olanlar üzerinden daha çok gayrimenkul alarak. Şimdi, yanlış bilmiyorsam 2018-2022 arasında dediniz 250 bin dolar karşılığı gayrimenkul alımı yaparak vatandaşlığa başvurulabiliyordu, sonradan bu 400 bin dolara çıktı. Şimdi kaç kişi vatandaşı oldu yani bu uygulama başladığından beri? İşte 2017'de 1 milyon dolardı, sonra 2018'de 250 bine düştü, sonra 400 bine çıktı. Kaç kişi vatandaş oldu?

Bir diğeri, yeterli Türkçe bilgisini nasıl test ediyorsunuz? Yani ben geldim, 400 bin dolara bir gayrimenkul aldım, üç yıl satmadım, herhangi bir suça bulaşmadım, vatandaş oldum. Şimdi, dil birliği önemli. Biliyorsunuz, bizim aynı ülkede yaşayan insanlar olarak aynı dili konuşuyor olmamız, hatta hani daha ötesine gidelim, tasada ve kıvançta da beraber oluyor olmamız bizim tanımımız gereği, vatandaşlığın tanımı gereği. İşte atıyorum, 400 bin dolara gayrimenkul alıp vatandaş olup sonra da Türkiye'de yaşamayan... Ki böyle örnekler var. Nereden biliyoruz? Yüksek Seçim Kurulu seçimlerden önce siyasi partilerle seçmen listelerini paylaşır. O seçmen listelerinde takip edebilirsiniz bazı bilgileri, o veriler üzerinden takip edebilirsiniz. Türkiye'de yaşamıyor veya Türkiye'ye uğramadı. Bu vatanın bu kişiyle -tamam bizim vatandaşımız olmuş, yasal prosedürü tamamlamış ama- bizim hiçbir ortak tarafımız yok, dil birliğimiz yok, anlayış birliğimiz yok, tasa, kıvanç ortaklığımız yok; bir bu tarafı var.

İkincisi, bu rakamların açıklanmasıyla ilgili neden bu kadar ciddi bir hassasiyet gösteriliyor? Yani Resmî Gazete'de yayımlanması daha önce kanuni zorunluluktur. Şimdi kanuni zorunluluk değil ama biliyorsunuz, Türkiye'de kaç kişi vatandaş oldu, bu vatandaş onlardan kaçı oy kullandığı üzerine biz uzun uzun konuşuruz, her seçim döneminde konuşuyoruz. Bunlar uzun tartışmalara neden oluyor. Bu sayıları açıklamakla ilgili özel bir engel var mı? Yani yasal anlamda bir engel yok benim bildiğim. Şu kadar kişi vatandaş oldu, şu yıllarda oldu, bu kadarı istisnai durumlardan dolayı oldu, bunlar da istisnai olmayan durumlardan, diğer yollardan oldu diye bunu açıklamakla ilgili bir şey olmaması lazım bildiğim kadarıyla.

KAMİL AYDIN (Erzurum) - Kaan Bey, sanki sayı açıklanıyor ama isimler verilmiyor.

OĞUZ KAAN SALICI (İstanbul) - Şöyle: Yani tartışmayı bitirecek şekilde bir açıklama olmuyor. Şimdi tartışma, bir kere sayılar tutmuyor yani kamuoyunda konuşulan, özellikle bazı siyasi parti liderlerinin vurguladığı, söylediği yani bu sığınmacılarla ilgili de vatandaş olanlarla ilgili de var. Vatandaş olanlarla ilgili mesele şu: Seçmen oluyor, seçmen olma üzerinden böyle bir şey var, böyle bir tartışma var. Bunu bir açıklığa kavuşturmakta fayda var. Kaç kişi vatandaş oldu, dolayısıyla seçmen oldu ya da gayrimenkulü aldınız, aileyle beraber vatandaş oluyorsunuz. Kaç kişi oldu, bunlardan kaçı seçmen oldu yani yaş durumundan dolayı? Bir onu ben şey yapıyorum.

Bu Türkçe meselesi bence önemli. Yani Türkçe biliyor olması ya da yeterli derecede Türkçe biliyor olması, bunu biz nasıl şey yapıyoruz, nasıl görüyoruz, ispatlıyoruz.

Gayrimenkul alarak yani istisnai meseleler üzerine kaç kişi vatandaş oldu? Bir de tabii şöyle ilginç bir durum var: Pandemi... İşte 2018 yılında 250 bin dolara gayrimenkul aldı, üç yıl satmadı, vatandaşlık işlemi yapıldı, beş yıl satmadı vergiden de muaf hâle geldi, 2024'te gayrimenkulünü sattı; gayrimenkul bire 4, bire 5 değer kazanmış durumda dolar bazında. Şimdi, biz bu gayrimenkul karşılığında vatandaşlık meselesini niye yaptık? Ekonomik gerekçelerle yaptık. Şimdi oturup çıkaralım, 2018 yılında kaç kişi 250 bin dolar vererek vatandaş olmuş, almış oldukları gayrimenkullerin bugünkü piyasa değeri nedir? Vallahi, Türkiye Cumhuriyeti devleti açık ara içerdi, hem vatandaş oldu hem de para verdik arkadaşlara. Bunun izahını nasıl yapıyor? Belki bunu İçişleri Bakanlığı yapmıyordur da ekonomiden sorumlu olan kesimler bunun izahını nasıl yapıyor?

Teşekkür ederim.