İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim Başkanım.

Sayın Başkanım, değerli milletvekillerimiz, değerli Bakan Yardımcılarımız, bürokratlarımız, sivil toplum örgütlerimiz ve basın mensuplarımız; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, bu kanun teklifinin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.

Tabii, bizim tasarruf hem milletçe hem de devletçe çok fazla benimsemediğimiz, çok fazla uygulamadığımız, çok konuştuğumuz ama hayata geçiremediğimiz konulardan biri. "Tasarruf" denilince...

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Milleti karıştırmayalım!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, efendim, şöyle bir şey: Telefon değiştirme hızına baktığınız zaman Türkiye en hızlı telefon değiştiren ülkelerden bir tanesi. Şimdi, belki hepinizin ellerinde iPhone vardır, tamam mı ve dolayısıyla da tasarrufa ne kadar dikkat etmediğinizi kendiniz de görürsünüz.

Şimdi, şöyle bir şey var: Tasarruf tedbirlerinin alınması yönünde Sayın Cumhurbaşkanımız bir genelge yayımladı.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Sayın Güneş "Telefonunu göster." diyen dedelere benzediniz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli milletvekilleri, bakın, Sayın Güneş laf atıyorken müdahale ettim, şimdi siz de müsaade edin.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Sayın Başkanım, hayır ama uyarıyoruz yani bu hani röportajlarda "Telefonunu göster." diyen dedeler var ya, onlar gibi oldu.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bir dakika, daha söyleyeceğim.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, müsaade edin Sayın Güneş meramını anlatsın, lütfen.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Söyleyeceğim ben arkadaşım, söyleyeceğim, tamam mı.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Güneş, buyurun.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Normalde tabii ki Sayın Cumhurbaşkanımız bir genelge yayımladı, burada kamu taşıtlarından, kamu binalarından, kamu personel alımından pek çok konuya değindi. Fakat buradaki 100 milyarlık tasarruftan elde edilecek gelirin tabii ki bizim bütçemizin yüzde 1'i olduğunu normalde biz de biliyoruz, bunun daha çok psikolojik etkisi olacak ve dolayısıyla da devlet tasarruf ediyor, millet de tasarruf etsin yönünde birtakım adımlar atılacak. Şöyle bir şey var: Tabii, ben bu kanun teklifi için Yaşar Bey'e teşekkür ederim ama kanunun adının tasarruf tedbirleriyle ilgili olmasına rağmen -normalde çıkan, basındaki adı- bununla ilgili maddenin az olmuş olması, daha çok diğer maddelerden, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen maddelerden oluşmuş olması biraz üzücü.

Şimdi, burada tabii ki tasarrufta biz sanki tüm harcamalarımızı... İşte, Erhan Bey de "Siz kamu harcamalarını çok yaptınız." dedi. Sanki biz bu tüm bu kamu harcamalarını şatafata, gösterişe, bilmem neye yapıyormuşuz gibi bir algı uyandırdı; bu, doğru değil.

ERHAN USTA (Samsun) - Benim söylediğimden hakikaten onu mu anladın?

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şöyle bir şey: Biz kamu harcamalarında 350 bin derslik yapmışız, aşağı yukarı 500'e yakın hastane yapmışız, 23 bin kilometre duble otoyol yapmışız, hızlı trenler yapmışız, pek çok kamu yatırımı yapmışız. Şimdi "Tasarruf yapın." diyorsunuz, "Tasarruf yapın." diyorsunuz. Diyelim ki Başkan Vekillerine, diyelim ki Divan üyelerine Türkiye Büyük Milleti araba veriyor. Kardeşim, hiçbiriniz "Bana Audi A4 verme." demiyorsunuz. Herkes "Bana verin." diyor, tasarrufu başkasından bekliyorsunuz. Cumhurbaşkanımız uçakla gidiyor diye eleştiriyorsunuz ama fırsat bulunca belediye başkanı da genel başkanlar da bunu aynı şekilde yapıyorlar. Dolayısıyla da siyasi partiler yüzde 3'ü geçerse devletten yardım alıyorlar, bu aldıkları yardımı bulmuş gibi zannediyorlar, hiçbiri "Burada tasarrufa gidelim." demiyor. Bir genel başkan şöyle bir şey söylemişti: "Ya, bakanlar, hepsi Mercedes'e biniyor." Spiker de o genel başkana sormuştu: "Siz neye biniyorsunuz?" "Ben de Mercedes'e biniyorum." demişti. Yani arkadaşlar, sorun hepimizin sorunu.

Şimdi, burada, Türkiye Büyük Millet Meclisinde Halkla İlişkiler Binası yapıldı mı? Yapıldı. Niye itiraz etmediniz, niye itiraz etmediniz buna? Önceden binalarımız var mıydı bizim? Vardı, 9 metrekarelik yerimiz vardı.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bizden önce yapılmış, haberimiz bile yok.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Vardı, hayır, 9 metrekarelik odalarımız vardı. Bunları kullanırken hiçbirinizin sesi çıkmıyor ama öbür taraftan "Niye tasarruf yapmıyor sunuz?" diyorsunuz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Dayanıksız yapanları yargılayalım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Tüm kamu binalarında aynı şey var ama diğer taraftan ülkenin yıllardır birikmiş sorunları var; göletlerle, yollarla, kamu binalarıyla. Şimdi, depreme dayanıklılık testi yaptırıyoruz, neredeyse hastanelerin çoğu depreme dayanıksız, okulların çoğu depreme dayanıksız. Ya, bunların yapılması lazım. Biz, burada, tabii ki kamu tasarrufu yapıyoruz ama sizin de kamu tasarrufu yapmanız lazım, sadece bize ait değil bu.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Dayanıksız yapanları yargılayalım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Dolayısıyla da imkânı bulunca hiçbiriniz kamu tasarrufu yapmıyorsunuz, onu tepe tepe kullanıyorsunuz. Diyelim ki o zaman partilerin aldığı yardımlardan siz de yarısını geri verin, tasarruf yapın bakalım, tasarruf yapın.

CEVDET AKAY (Karabük) - Doğru, doğru, evet!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bakın, bindiğiniz arabaları bırakın, tasarruf yapın.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ya, ben kendi arabamla gidiyorum, neye bakayım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diyelim ki genel başkanlar, onlar da özel uçakla gitmesin. Hadi, tasarruf yapın bakalım, tasarruf yapın; tasarruf yapmıyorsunuz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Allah yokluğunu göstermesin, iyi ki varsın!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diğer taraftan, şöyle bir şey var, biz mali disipline en çok uyan partiyiz. İşte, Erhan Usta söyledi, bizim kamu açığımız aşağı yukarı gayrisafi millî hasılaya göre yüzde 3 civarındaydı. Geçen yıl ve bu yıl bundan biraz sapmalar oldu ve o ekonomik kriterlere göre biz orada yer alan bir ülkeyiz.

Diğer taraftan, biz iktidara geldiğimizde vergi gelirlerimizin yüzde 80'i faize gidiyordu arkadaşlar. Bunları unutmamak lazım. Bugün bu oranlar düştü mü? Son dönemde biraz çıkmış olabilir ama düştü.

Diğer taraftan, Erhan Usta şunu söyledi... Vergi harcamalarını sanki biz diyelim ki tüm zenginlere peşkeş çekiyormuş gibi bir düşünce ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu böyle mi? Değil arkadaşlar. Bakın, 2 trilyon liralık bizim vergi harcamamız var. Bunun aşağı yukarı, neredeyse 700 milyar TL'si çalışan ücretlerin asgari ücret kadar olan kısmının vergiden muaf olması...

ERHAN USTA (Samsun) - Bunları ben söyledim zaten.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Mesela, 150 milyar TL'si engelsiz vatandaşlarımızın ÖTV muafiyeti.

ERHAN USTA (Samsun) - İsmail Bey lafı dinlemiş ama nasıl dinlemiş anlamadım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diyelim ki AR-GE harcamalarında teşvik sistemleri... Bu gibi pek çok şeyler var ve burada birtakım algı operasyonu yapıyorsunuz.

Diğer taraftan, bir konu daha var. Bir arkadaşımız dedi ki: "Ya, işte, kamuda çalışan insanların birden fazla yerden maaş alması..." Arkadaşlar, sanki biz buna rıza gösteriyoruz. Arkadaşlar, bakın, 2011 yılında 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle zaten biz bunu düzenlemişiz. Demişiz ki: "Memurlar ve diğer kamu görevlilerinden kurum ve kuruluşların yönetim kurulu, denetim kurulu, tasfiye kurulu, danışma kurulu üyelikleri ve komisyon, heyet, komite ile benzeri organlarda görev alanlara, kurum içi ve kurum dışı ayrımı yapmaksızın bu görevlerden sadece biri için ücret ödenir." 2011 yılında biz bunu çıkarmışız zaten, tek yerden ücret alıyor.

ERHAN USTA (Samsun) - Şimdiye kadar...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Bakan yardımcıları da alıyor bunu.

ERHAN USTA (Samsun) - Şov yapıyorsunuz şimdi.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Burada ne yapacağız arkadaşlar biliyor musunuz? Biz, orada üst sınır getirmemişiz. Diyelim ki adam üst sınır olarak 200 bin lira da alabilir, 300 bin lira da alabilir, 500 bin lira da alabilir. Burada ne yapıyoruz? Onu sınırlandırıyoruz, sınırlandırıyoruz arkadaşlar. Burada algı operasyonu yapıyorsunuz. İşin doğrusunu bilmek lazım ve dolayısıyla da biz de bundan rahatsızız. Dolayısıyla da biz de birden fazla yerden alınsın istemiyoruz. Ama şöyle bir şey var, diyelim ki kayyum atanıyor. Bunu daha önce de konuştuk. Mesela, yeterli sayıda memurlarımız yok. Diyelim ki 1 memur 10-15 kayyuma bakıyor, bunlardan bir tane yerden ücret alıyor arkadaşlar, bir tane yerden. Eğer bunun ücretini de biz çok düşük tutarsak bu sefer o kişi orada çalışmak da istemeyecektir, onları da düşünmek lazım yani sadece öbür açıdan olayı değerlendirmemek lazım.

Diğer bir konu, HDP'li arkadaşlar diyorlar ki: "Savunma harcamaları çok yüksek..."

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - DEM PARTİ, DEM!

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - HDP değil.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - DEM PARTİ, ikide bir partinizin adı değişiyor, ne bileyim ben yani sabah başka, akşam başka.

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Sizin yüzünüzden, sizin yüzünüzden ya!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yani partinizden sıkılıyorsunuz, adını değiştiriyorsunuz kardeşim.

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Hayır, hayır; sizin yüzünüzden!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Yani biz sizi biliyoruz!

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Partiyi kapatmak için yaptığınız bütün bahaneler nedeniyle bunları yapmak zorunda kalıyoruz ve siz iktidar olarak da bize bunu söylüyorsunuz!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Biz sizi biliyoruz; adınız ne olsa da biliyoruz, sanınız ne olsa da biliyoruz!

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Ya, sizin hiç suçunuz yok yani!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Biz sizi biliyoruz.

HAKKI SARUHAN OLUÇ (Antalya) - Ayıp ya!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, bakın, savunma harcamalarında, bu Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü bir araştırma yapmış, Türkiye, bu harcamalarda arkadaşlar 22'nci sıraya düşmüş, gerilemiş bizim dönemimizde; bak, gerilemiş yani ülke başına yapılan harcamalarda. Burada Amerika, Çin, Rusya, Hindistan gibi, işte, İngiltere gibi pek çok ülke bizden daha önde gidiyorlar. Peki, buralarda terör var mı? Yok. Terör olmadığı hâlde bunlar harcama yapıyorlar. Onlara bir şey demiyorsunuz, Türkiye'nin etrafında her tarafta terör var ve her tarafta tehdit var ve savunma sanayisine harcadığı parayı yüksek görüyorsunuz. Bunların bir kısmı da bu silahların üretilmesi arkadaşlar, kendi silahlarının kendileri tarafından üretilmesi.

Demem o ki arkadaşlar, burada ben bu tasarruf tedbirlerinde CHP'nin şuna itiraz etmesini yadırgadım... Burada biz ne yapıyoruz? İşte, sokak lambaları... Ya, diyelim ki bizim gibi enerjisinin büyük bir kısmını dışarıdan ithal eden, doğal gaza bağımlı olan, ithal kömüre bağlı olan...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Hani bulmuştunuz doğal gazı!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - ...enerjisinin büyük kısmı bunlara bağlı olan bir ülkenin şehirlerini akşamdan sabaha kadar bu kadar şiddetli aydınlatması doğru mu, değil mi arkadaşlar? Bakın, ben 94 yılında...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bu kanun teklifinde verimlilikle alakalı bir şey yok ki.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Ben 94 yılında Almanya'ya gittiğimde gece on ikiden sonra adamlar orada köylerde, kasabalarda sokak lambalarını söndürüyor arkadaşlar, söndürüyor.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Olmazsa gaz lambası koyalım!

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Siz, burada, sırf belediyelerin reklam yapması adına...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ya, İsmail Bey, siz kanun teklifini doğru okuyun. Burada verimlilikle alakalı herhangi bir düzenleme yok.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Başkanım, ses gitti.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Burada yükü kim paylaşacak, o tartışılıyor.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye...

Değerli arkadaşlar, şimdi, şöyle...

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sözümü kestiler ya.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Yok, süre bitti.

İNAN AKGÜN ALP (Kars) - Kimse sözünü kesmedi, süre bitti.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Ben açacağım tekrar ama şey yapalım...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Kış saatine...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ama yanlış anlamış kanun teklifini, bir düzeltmesi lazım.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın...

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Kış saatine geçin, kış saatine.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Gürer...

Sayın Güneş, mikrofonunuzu açacağım tekrar.

Değerli arkadaşlar, bundan sonra bir konuşmamız daha var.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Sonra bize geçiyoruz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sonra size geleceğiz ama işte imkân verseniz.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Milletvekili olduğumu fark edeceksin yani.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Hayır, milletvekili olduğunuzu biliyorum ama önce Komisyon üyelerinin söz talebini karşılamamız gerekiyor, biliyorsunuz.

Evet, şimdi, Sayın Güneş, mikrofonunuzu açıyorum, lütfen toparlayın siz de. Çok yüksek montanlı bir konuşmayla gidiyoruz, ses şeyimiz bayağı yüksek.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Komisyonun dengesini bozuyor.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, burada, tabii ki arkadaşlar, hangi belediye olursa olsun, hangi partiden olursa olsun hepimizin tasarruf yapmamız lazım. Tamam, şehirlerimizi aydınlatalım, güvenlik için aydınlatalım ama burada aşırıya gitmeyelim. Nasılsa bunun büyük bir kısmını devlet ödüyor kardeşim, ben, işte, yüzde 10-15'ini ödüyorum ve istediğim şekilde bunu yakarım demememiz lazım; burada tasarrufa gitmemiz lazım. Burada devletin bunları yükseltmesindeki amaç buradan gelir elde etmek değil, tasarrufa yönlendirmek. Dolayısıyla da ben şuna inanıyorum: Tüm hepimizin yapacağı tasarruf bu ülke için arkadaşlar, bu ülke için. Dolayısıyla da kaynaklarımızı hem harcamada hem de değerlendirmede doğru adımlar atarsak ülkemiz kazanır diyorum.

Ben bu kanun teklifinin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Başkanım, bir de son sırada biraz sesim yüksek çıktı, onun için de özür diliyorum.