Komisyon Adı | : | MİLLİ EĞİTİM, KÜLTÜR, GENÇLİK VE SPOR KOMİSYONU |
Konu | : | Sinop Milletvekili Nazım Maviş ve 101 Milletvekilinin Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi (2/2239) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 04 .07.2024 |
LATİF SELVİ (Konya) - Sayın Başkanım, değerli arkadaşlar; kamu çalışanları, hizmet kolları itibarıyla çalışmalarını sürdürürler. Bu çerçevede de kamu çalışanlarının yapılanması hizmet kolu olarak oluşur, eğitimde de eğitim öğretim hizmet kolu olarak devam eder; teknik hizmetler, yardımcı hizmetler, idari hizmetler, sağlık hizmetleri gibi. Tabii ki özellikle öğretmenliğin önemi üzerine bütün dünyada bir gelişme olması çerçevesinde Türkiye'de de birtakım adımlar hep atılagelmiştir. 1739 sayılı Kanun da bu noktada önemli bir kanundur, Millî Eğitim Temel Kanunu. Burada, 2004 yılında öğretmenliğin bir ihtisas mesleği olarak tanımlanması ve bu çerçevede de meslek kanununun çıkarılmasına dair 1739 sayılı Kanun'un 43'üncü maddesine ek olmak üzere 5204 sayılı Kanun çıkarılıyor ve bu doğrultuda da kariyerle ilgili bir tanımlama konuyor. 43 ve 45'inci maddeler bunları ihtiva eder. Bu çerçevede, 2006 yılında esas olarak değerlendirilen hususlardan biri de sınavdı ve hizmet içi eğitimler vardı, sınav vardı, birtakım düzenlemeler vardı. Bu doğrultuda, 2006 yılında kariyer basamakları sınavı yapıldı. Bu sınav yapıldıktan sonra iki aşamalı oldu. Birincisinde lisans mezunu olanlar, ikincisinde ise enstitü mezunu olan arkadaşlar da dâhil edildi.
Arkadaşlar, 2004 yılında yapılan düzenlemeyi Cumhuriyet Halk Partisi o dönemde Anayasa Mahkemesine götürdü. Anayasa Mahkemesi üç noktada burada düzeltme yaptı yani iptal gerçekleştirdi ve bu hususta düzeltme istedi. Bunlardan bir tanesi, hizmet içi eğitimlerin müracaatta esas olduğu bir düzenleme vardı, ona itiraz etti, dedi ki: "Bu hizmet içi eğitim, herkes tarafından alınamamış olabilir, eşitlik ilkesine aykırı." Sonra, burada kota vardı. Toplam çalışanların branşları itibarıyla yüzde 10'unu başöğretmenlerde geçemez, uzmanlarda da yüzde 20'sini geçemezdi; bu kotayı da kaldırdı, bunu da adaletli bulmadı. Üçüncü olarak da yönetmelikle düzenlenen hususu iptal etti, dedi ki: "Bunu düzenleyecekseniz kanunla düzenleyin." Uzun yıllar bu konu gündeme alınamadı, yapılacak düzenleme de yapılmadı. Hatta bu hususta, toplu sözleşme masalarında falan da biz, bütün arkadaşlarımızın talebi doğrultusunda... Bu "Sınav ne zaman yapılacak?" beklentileri çerçevesinde talepler vardı, biz de bunları gündeme getirmiştik. Ziya Selçuk Bey'in Bakan olduğu zamanda bu konu gündeme alındı ancak onun yasalaşması mümkün olmadı. Daha sonra, Sayın Başkanımız Bakan olduktan sonra bu mevzuyu raftan indirdi ve bu konuda ciddi bir gayret sarf etti. Kendisine teşekkür ediyoruz çünkü, arkadaşlar, genel kamu sistemi içerisinde çalışanlar hizmet kolu olarak sürdürür, yalnız, bunlardan bazı meslekler özelliklidir, bunlara ihtisas mesleği diyoruz, bunların özel bir kanunu var ve çalışmaları da buna göre dizayn edilir. Burada, yapılan çalışmalar çerçevesinde almış olduğu inisiyatifi çok önemsiyorum.
Yoğun bir çalışma oldu ancak çerçeve bir düzenleme şeklinde, 12 madde olarak yasa çıkmıştı. Bu yasanın çıkmasıyla birlikte öğretmenler 3600 ek göstergeyi, ek göstergeler düzenlendiği için değil, kanunda olduğu için aldılar. Birer derece aldılar ve bu arkadaşlarımızda, uzman ve başöğretmenlikte öğretmenlere verilen eğitim öğretim tazminatında uzmanlar yüzde 60'a -en yüksek devlet memuru maaşının yüzde 60'ıyla çarpımına- başöğretmenler de yüzde 120'sine getirilmiş oldu. Bu doğrultuda da şu an itibarıyla 4.336 lira uzman öğretmenlerin, başöğretmenlerin de 8.673 lira alma imkânı var. Tabii, bu, katsayıya bağlı olduğu için artışlarla beraber de devam eder.
Bazı arkadaşlarımın sorduğu bir konuyu değerlendirelim: "Bu emekliliğe yansır mı?"
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Sayın milletvekilim, lütfen toparlayalım.
LATİF SELVİ (Konya) - Toparlıyorum.
Değerli arkadaşlar, bu konunun emekliliğe yansıması için bütün tazminatların emekliliğe yansıması lazım, eğitim öğretim tazminatıyla veriliyor.
Şimdi, arkadaşlar, burada da bunu da Anayasa Mahkemesine 12 madde hâlinde Cumhuriyet Halk Partisi götürdü. Buradan 6 maddede iptal kullanıldı. Bu iptal edilen hususlar özüne dönük değil, daha çok düzenlemeyle ilgili. Mesela "Yönetmelikle düzenlediğinizi kanunla düzenleyin." diyor veya geliştirme eğitimini alan arkadaşlarımız bu başöğretmenliğe ve uzman öğretmenliğe müracaata esas olmak üzere alınan eğitimi iptal etti. Aday öğretmenlikle ilgili 3 madde, uzman ve başöğretmenlikte 3 madde. Ancak burada ne sınav ne ek göstergeler ne verilen derece iptal konusu yapılmadı. Burada, tamamen başvuru esasındaki hususla ilgili bir düzenleme yaptı ve bir de yönetmelikle ilgili düzenlemeye itiraz etti. Şimdi, bu kanunda da arkadaşlar, 2006 yılındaki yapılan kanunda da Anayasa Mahkemesinin itiraz ettiği, iptal ettiği hususların tamamı bu yeni kanunda dikkate alınmak suretiyle bir düzenleme yapıldı ve bu kariyer basamakları da yalnızca öğretmenlere özgü değildir, bütün kariyer mesleklerinin hepsinde benzer tanımlamalar vardır.
O çerçevede, inşallah, kanunun çıkmasıyla eğitim çalışanları açısından, bir de erişimle ilgili, sınavda kaldırıldıktan sonra -geçici madde de eklendi, geçici maddeyle birlikte de- yirmi yılını dolduran arkadaşların bekleme süresine yani on yıl artı on yıl bekleme süresine ihtiyaç kalmadan uzmanlığa erişim imkânı da sağlandı.
Bir de bir noktayı belirterek bağlamış olayım: Öncelikle hayırlı olsun bu. "Sendika temsilcisi neden disiplin komisyonunda bulunmadı?" diye haklı bir eleştiride bulundu arkadaşımız ancak burada sendika üyesi arkadaşlar olmadığı için, sendikalar, sendika üyeleri adına toplu sözleşme kazanımı çerçevesinde disiplin kurullarına girerler, bundan dolayı yok. Onu da belirtmiş olalım.
Teşekkür ediyorum.