KOMİSYON KONUŞMASI

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, Değerli Komisyon üyeleri, değerli bürokratlar; hepinizi ben de sevgiyle saygıyla selamlıyorum.

"Hazırlık eğitimine alınacakların belirlenmesi" başlığını içeren 9'uncu maddeyi konuşuyoruz. Hazırlık eğitimi esas olarak 8'inci maddede düzenlenmekle birlikte, 9'uncu maddede hazırlık eğitimine kimlerin alınacağı belirtilmektedir. 9'uncu madde Anayasa'nın 130'uncu maddesinin birinci fıkrasına, 128'inci maddesinin ikinci fıkrasına, 55'inci maddesinin birinci fıkrasına açıktır yani Anayasa'ya aykırı bir maddedir. Anayasa'nın 130'uncu maddesinin birinci fıkrası "Çağdaş eğitim-öğretim esaslarına dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin ihtiyaçlarına uygun insan gücü yetiştirmek amacı ile; ortaöğretime dayalı çeşitli düzeylerde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak, ülkeye ve insanlığa hizmet etmek üzere çeşitli birimlerden oluşan kamu tüzelkişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip üniversiteler Devlet tarafından kanunla kurulur." diyor. Anayasa'nın 128'inci maddesinin ikinci fıkrası "Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Ancak, malî ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır." diyor.

Yine, Anayasa'mızın 55'inci maddesinin birinci fıkrası "Ücret emeğin karşılığıdır." demektedir. Bir meslek sahibi olmak ya da o meslekte ilerlemek o meslek için belirlenmiş asgari yeterliliklerin kazanılmasıyla oluşur. Meslekte daha üst, ileri seviyeye geçmek de bu niteliklerin çeşitlendirilmesi ve niteliklerin üst seviyelere çıkarılmasıyla ancak olur.

Bilindiği üzere, mesleklerde "acemilik" denilen "çıraklık dönemi" "kalfalık ve ustalık statüsü" dediğimiz farklı evreler bulunmaktadır. Millî Eğitim Bakanlığının göreve başlattığı genç öğretmenlerin deneyimsiz olması anlaşılır bir durumdur çünkü her meslek için mesleğe başlamada tüm yeterlilikler değil asgari yeterlilikler aranır. Kişinin deneyim kazanması meslekte kendini geliştirmesi ve mesleğin sürekli yapılmasıyla ancak mümkün olur. Bu durumda, deneyimsiz öğretmen sorununun çözümü yükseköğretim kurumlarına ait öğretmenlik programlarında deneyim kazandırıcı derslerin artırılmasıyla olur diye düşünmekteyim. En önemlisi de genç öğretmenlerin zorluk derecesi yüksek bölgelerde çalıştırılmaması gibi çözüm yolları da düşünülebilir, böylece öğretmenlerin yetiştirilmesindeki bütünlük korunmuş olur. Ancak kanun teklifi bu yolu seçmemektedir değerli arkadaşlar; seçilen yol -bu 9'uncu maddeyle- açıkça, yükseköğretim görevi olan aday öğretmene öğretmen yeterliliği kazandırma görevinin Millî Eğitim Bakanlığına devredilmesidir.

9'uncu maddenin (4)'üncü fıkrasında "Hazırlık eğitimine alınacaklara 7/4/2021 tarihli ve 7315 sayılı Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanununa göre güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılır." denilmektedir. Oysa, 7315 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesi çok açıktır, ilgili madde şöyledir: "Madde 3-(1) Arşiv araştırması, statüsü veya çalıştırma şekline bağlı olmaksızın ilk defa veya yeniden memuriyete yahut kamu görevine atanacaklar hakkında yapılır." denilmektedir. Yani "...ilk defa veya yeniden memuriyete yahut kamu görevine atanacaklar hakkında yapılır." deniliyor. "(2) Kurum ve kuruluşlarda, yetkili olmayan kişilerin bilgi sahibi olmaları hâlinde devlet güvenliğinin, ulusal varlığın ve bütünlüğün, iç ve dış menfaatlerin zarar görebileceği veya tehlikeye düşebileceği bilgi ve belgelerin bulunduğu gizlilik dereceli birimler ile Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, jandarma, emniyet, sahil güvenlik ve istihbarat teşkilatlarında çalıştırılacak kamu personeli ile ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalışacak personel, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışacak öğretmenler, üst kademe kamu yöneticileri, özel kanunları uyarınca güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasına tabi tutulan kişiler ile milli güvenlik açısından stratejik önemi haiz birim, proje, tesis, hizmetlerde statüsü veya çalıştırma şekline bağlı olmaksızın istihdam edilenler hakkında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması birlikte yapılır." deniliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Sayın Milletvekilim, toparlayabilir misiniz.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Toparlıyorum Başkanım.

Kanuna göre, arşiv araştırması ilk defa ya da memuriyete yeniden atanacak olan kişilere yapılır. Güvenlik soruşturması ise gizlilik derecesi olan kurumlar için öngörülmektedir. Kanun teklifinin düzenlendiği biçimde öğretmenlere verilen hazırlık eğitimi devlet memurluğuna atanma işlemi olmadığı gibi, aday öğretmen, üniversitelerde yetiştirilmek için istihdam edilen araştırma görevlileri gibi bir kamu çalışanı da değildir. Kişinin memuriyete atanacak olması ise ancak üç yıllık sözleşmeli öğretmenliğin bitiminde gerçekleşmektedir.

Bizce 9'uncu madde için hazırlık eğitimine alınacaklarda sadece iki koşul aranabilir: Öğretmenliğe atanacak bir yükseköğrenim kurumundan mezun olmak, ÖSYM tarafından yapılan sınavlardan Bakanlığın belirlediği puanı almış olmak. Bunun dışındaki tüm koşullar ancak memurluğa geçiş sürecinde aranabilir. Hazırlık eğitimi doğrudan memurluğa alım sonucu doğuran bir idari uygulama değildir.

Teşekkür ederim Başkanım.