MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Sayın Başkan, Plan ve Bütçe Komisyonunun saygıdeğer üyeleri, değerli basın mensupları; sözlerime başlarken hepinizi saygıyla selamlıyorum.

2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanun Tasarısı'na bugün hep birlikte son hâlini vererek yaklaşık üç haftadır süren bütçe çalışmalarını inşallah tamamlamış olacağız.

1 Kasım genel seçiminin bütçe sürecinde bazı zorunlu değişiklikler gerektirmesi dolayısıyla Değerli Komisyonunuz birbirine yakın zamanlarda bütçe mesaisi yaptı. Bu yoğun ve yorucu süreçte sağladığınız katkılar için Hükûmetim ve şahsım adına sizlere bir kez daha teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan, değerli üyeler; Bakanlığın bütçesine ilişkin yapacağım konuşmamda sizlere Bakanlığımın, Gelir İdaresi ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığının faaliyetleri,

Hükûmet Eylem Planı'nda Bakanlığımızın sorumlu olduğu eylemler, 2016 Yılı Merkezi Yönetim Gelir Bütçesi, Bakanlığımın 2014 Yılı Kesin Hesabı ile 2016 Yılı Gider Bütçesi, Gelir idaresi Başkanlığı Bütçesi, Özelleştirme idaresi Başkanlığı bütçesi hakkında bilgiler sunacağım.

Daha sonra, Kamu ihale Kurumu Başkanımız ile Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu Başkanımız da kendi kurum bütçeleriyle ilgili olarak sizlere bilgi takdim edecekler.

Sayın Başkan, değerli üyeler; öncelikle sizlere gelir politikası ve uygulamalarımız hakkında kısaca bilgiler vermek istiyorum.

Etkin, basit ve adil bir vergi sistemi oluşturulmasını, vergi mevzuatının sadeleştirilmesini ve mükellef uyumunu kolaylaştıracak bir yapıya kavuşturulmasını hedefleyen reform niteliğindeki çalışmalarda son aşamaya gelmiş bulunuyoruz.

Yaptığımız hazırlıklar çerçevesinde Gelir Vergisi Kanunu Tasarısı biliyorsunuz geçen dönem Plan ve Bütçe Komisyonunuza gelmiş, alt komisyona havale edilmişti. Şu anda o tasarıyla ilgili hazırlıklarımıza Bakanlık olarak devam ediyoruz.

Hazırlıklarını yaptığımız Gelir Vergisi Kanunu Tasarısı kapsamında yatırım, üretim, istihdam ve girişimciliği daha güçlü şekilde teşvik ediyoruz, vergi adaletini güçlendiriyoruz, beyannameli mükellef sayısını arttırarak vergi tabanını genişletiyoruz, vergiye gönüllü uyumu artırıyor,

kayıtlı ekonomiye geçişi hızlandırıyoruz.

Yeni Vergi Usul Kanunu'yla vergi sistemimizi daha basit, anlaşılır, mükellef haklarını ön plana çıkaran, vergiye uyum maliyetini azaltan, uyuşmazlıkların kısa sürede çözülmesine imkân sağlayan, vergi cezalarını gönüllü uyumu artıracak şekilde yeniden dizayn eden, üretim ve istihdamı teşvik eden bir yapıya kavuşturmayı da amaçlıyoruz.

Damga Vergisi Kanunu'yla ilgili ayrı bir çalışma yaptığımızı da burada belirtmem lazım. Özellikle yatırımcılarımız zaman zaman Damga Vergisi Kanunu'yla ilgili birtakım taleplerde bulunuyorlar ve biz de kanunu baştan sona gözden geçirmek suretiyle vergi hasılasını da dikkate almak suretiyle iyileştirme alanlarını tespit edip inşallah yakın bir zamanda Damga Vergisi Kanunu'yla ilgili de bir değişiklik tasarısını Bakanlar Kuruluna getireceğiz.

Ayrıca, yakın zamanda yaptığımız yasal düzenlemelerle de işletmelerin öz kaynak kullanımını teşvik ederek, nakdî sermaye artışları üzerinden hesaplanan tutarın yüzde 50'sinin kurum kazancından indirilmesine imkân sağladık.

2015 ve 2016 yıllarında gerçekleştirilen yatırım harcamaları için işletme dönemi beklenmeden yatırım döneminde yararlanılabilen vergi teşviki miktarını artırdık. İmalat, sanayi, makine ve teçhizat yatırımlarının finansmanında kullanılan kredilerde banka sigorta muamelesi vergisi istisnası getirdik. Yemde yüzde 8, gübrede yüzde 18 olan katma değer vergisini tamamen kaldırdık. Böylece, çiftçilerimize yaklaşık 2,4 milyar lira bir imkân sağlamış olduk.

Yine, basit usulde vergilendirilen esnafımızın yıllık 8 bin liraya kadar olan kazançlarından gelir vergisi artık almayacağız. Bu uygulamadan da yaklaşık 750 bin basit usule tabi mükellefimiz yararlanacak.

Yeni iş kuran gençlerimizin 75 bin liraya kadar olan kazançlarından üç yıl boyunca gelir vergisi almayacağız. Sayın Bakanımız Zekeriya Temizel'in bu konuda bize ikazları vardı ve o ikazlar genel kabul gördü ve Genel Kurulda bu değiştirildi. Hatırlarsanız daha düşük bir rakamdı ama o zaman da ifade edilen husus, gerçekten gençlerimizi teşvik edecek bir miktara çekilmesi idi ve Genel Kurulda o düzenleme de yapıldı. Ben tekrar bu konuda gösterilen eleştirilere de ayrıca teşekkür ediyorum. Tabii bizim maliyeciliğimiz orada ön planda olduğu için biraz daha kısıtlı bir teşvik miktarı getirmiştik.

Sayın Başkan, değerli üyeler; mükellef haklarını gözeterek yüksek kalitede hizmet sunmak amacıyla teknolojinin bütün imkânlarını kullanıyoruz. Gelir İdaresi Başkanlığımız hakikaten teknolojiyi kullanma noktasında kamu idareleri arasında örnek gösterilen bir idare. Ben de huzurlarınızda Gelir İdaresindeki bütün arkadaşlarıma özel olarak teşekkür ediyorum. Hakikaten yıllardır, Sayın Zekeriya Temizel'in Bakanımız olduğu dönemde de başlayan çalışmalarla Gelir İdaresi teknoloji kullanımında çok ileri mesafelere geldi ve inşallah onu daha da geliştireceğiz.

Yapılan çalışmalar kapsamında beyan, bildirim ve ödeme işlemlerini elektronik ortama taşıdık. Artık vergiyle ilgili hizmetlerde mükelleflerimizin hemen hemen vergi dairelerine gitmesine gerek kalmadı; her türlü işlemini rahatlıkla elektronik ortamda evinde, ofisinde, cep telefonundan araçları kullanmak suretiyle yapma imkânına kavuştu.

Şimdi, bu kapsamda hayata geçirdiğimiz bazı uygulamalar hakkında kısa bilgi vermek istiyorum.

Mükelleflerimiz tarafından verilen beyannamelerin yüzde 99,8'i elektronik ortamda alınmaktadır. Bu kapsamda 2015 yılında toplam 82 milyon beyanname elektronik ortamda alınmıştır. Gerçekten bu, beyanname sisteminde geldiğimiz noktayı gösteren önemli bir rakam.

2012 yılından bu yana uyguladığımız önceden hazırlanmış kira beyanname sistemi var ve bu sistemi de daha ileriye taşıdık. Gerçekten bu konuda -Sayın Başbakan Yardımcımız Mehmet Şimşek'in döneminde başlatılan bir uygulama- özellikle gayrimenkul sermaye iratlarının beyanı konusunda, gönüllü vergiye uyumu konusunda hayata geçirilen ve önemli iyileştirmeleri de sağlanan bir proje. Biz şimdi bu projeyi daha da ileriye taşıyoruz.

Bu çerçevede ücret, kira, menkul sermaye iradı ve diğer kazanç ve iratları elde eden mükelleflerimizin beyannamelerini de hızlı, kolay ve uzman yardımına ihtiyaç duymaksızın verebilmelerine imkân sağlayacak Hazır Beyan Sistemi'ni geliştirdik. 2016 yılı Mart döneminde inşallah beyannameler verilirken bu uygulamayı da hayata geçiriyoruz. Yakında Gelir İdaresi Başkanlığımız da, ben de bu konuda daha detaylı açıklamalar yapacağız. Dolayısıyla ücret geliri elde eden, menkul sermaye geliri elde eden, kira geliri elde eden veya herhangi bir şekilde diğer kazanç ve irat sayılan türde bir kazanç elde eden mükellefimizin İnternet ortamına girip eğer bir kazanç elde etmişse, beyannamesi hemen hemen hazır bir şekilde önüne gelecek, dolayısıyla gerekli ilave alanları doldurmak suretiyle gelir vergisi beyannamesini doğrudan doğruya verebilecek; bu da inşallah mükelleflerimizin gönüllülüğe uyumuna katkı sağlayan önemli bir proje olacak.

Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından alınan yıllık 11 milyon 200 bin muhtasar beyannameyle, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından alınan yıllık 20 milyon 400 bin aylık prim ve hizmet belgelerini birleştirme çabaları da bu yıl içerisinde tamamlanacak. Biliyorsunuz, hem özellikle Eylem Planı'mızda ve Hükûmet programımızda, muhtasar beyannamelerle sigorta bildirgelerini birleştireceğimizi ifade etmiştik. Eylem Planı'nda da bu yer alıyor. Şu anda yoğun bir şekilde Gelir İdaresi Başkanlığımız ile Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığımız birlikte çalışıyorlar. Bununla ilgili bir kısım yasal değişiklik de yapmamız gerekiyor. Bunları da yapmak suretiyle inşallah aynı çalışanlar üzerinden iki ayrı idareye iki ayrı beyanname vermek külfetinden vatandaşlarımızı da kurtaracağız. Bence bu da özellikle vergiye gönüllü uyum bakımından önemli bir inisiyatif ve inşallah bunu da hayata geçireceğiz.

E-fatura uygulamamız var. E-fatura uygulaması kapsamında da yaklaşık 46.800 mükellefimiz bu uygulamadan yararlanıyor, 189 milyon adet e-fatura alıcılarına elektronik ortamda gitti; bu da gerçekten işlemlerin elektronik ortama taşınması noktasında önemli bir proje.

Yine 2012 yılında başlattığımız e-defter faturası uygulamasını ise hâlihazırda 45.321 mükellef aktif bir şekilde kullanmaktadır.

Elektronik arşiv uygulamamız var. Elektronik arşiv uygulamasında ise hâlihazırda yaklaşık 2 bin mükellef bu uygulamadan yararlanıyor. Yıllık ortalama 500 milyon adet, dikkatinizi çekiyorum 500 milyon adet fatura bu uygulama üzerinden düzenlenmektedir.

Sayın Başkan, değerli üyeler; mükelleflerimizi vergisel yükümlülükleri, hakları ve mevzuatta meydana gelen değişiklikler konusunda da çok farklı kanalları kullanmak suretiyle etkin bir şekilde bilgilendiriyoruz.

Vergi İletişim Merkeziyle (VİMER) mükelleflerimizi yoğun bir şekilde bilgilendirme imkânına kavuştuk. Bu kapsamda 2015 yılında 609 bin mükellefimize vergi mevzuatı konusunda danışmanlık hizmeti verdik, 71 bin mükellefimizi de borçları hakkında bilgilendirdik.

Ayrıca, elektronik posta bilgilendirme hizmetiyle mükelleflerimize her türlü güncel bilgi ve mevzuat değişikliklerini ücretsiz olarak gönderiyoruz. 2015 yılında sisteme kayıtlı abone sayısı 354 bine ulaştı ve 260 bin bilgi ve borç sorgulama amaçlı bilgi talebini de kısa mesaj yöntemiyle temin etmiş olduk.

Vergiye gönüllü uyum kapsamında yeni çalışmalarımız da var. Bu kapsamda Vergi Bilincinin ve Gönüllü Uyumun Artırılması Eylem Planı'nı uygulamaya geçirdik. Bu eylem planıyla bir yandan toplumda vergi bilincini ve farkındalığı artırmayı, diğer taraftan da mükelleflerimizin vergiye gönüllü uyum seviyelerini mümkün olan en üst seviyelere çıkarmayı hedefliyoruz.

Çocuklara yönelik Millî Eğitim Bakanlığıyla ortaklaşa vergi bilincini geliştirme eğitimleri veriyoruz. Bu kapsamda 2015 yılında 5 milyon 643 bin öğrenciye vergi bilincini geliştirme eğitimi verdik.

Sayın Başkan, değerli üyeler; kayıt dışı ekonomiyle mücadelemiz artarak devam ediyor. Kayıt dışılığın azaltılması özel önem verdiğimiz ve ciddiyetle takip ettiğimiz konuların başında gelmektedir. Kayıt dışı ekonomiyle mücadele haksız rekabetin önlenmesi, kaynak dağılımında etkinliğin sağlanması, ekonomide rekabet gücünün ve kamu gelirlerinin artırılması açısından büyük önem arz etmektedir. Onuncu Kalkınma Planı'mızda belirlenen hedefler doğrultusunda yeni bir Kayıt Dışıyla Mücadele Eylem Planı'nı da uygulamaya koyduk.

Elektronik Yoklama Sistemi var; bunu hayata geçirdik. Hâlen 3.500 olan yoklama memuru kullanıcı sayısını ve bu anlamda kullanılan tablet sayısını 2016 yılında 4 bine çıkaracağız. Elektronik Yoklama Sistemi'nde geçen yıl yani 2015 yılında 476.139 adet yoklama işlemi tamamen elektronik ortamda kaydedildi ve her türlü analize hazır hâlde tutuluyor.

Elektronik ticaretin izlenmesi ve analizi konusundaki çalışmalarımıza da devam ediyoruz. Bu amaçla İnternet üzerinden yapılan satışlarda elektronik ticaretin paydaşı niteliğinde çalışan kurumlardan periyodik vergi akışını da etkinleştiriyoruz.

Özel tüketim vergisine tabi malların imalat ve ithalatından nihai tüketiciye ulaşım safhasına kadarki süreçleri kavramaya ve cari denetime imkân sunmaya yönelik olarak Elektronik Takip Sistemi yazılımını geliştiriyoruz. Bu yazılımla Özel Tüketim Vergisi Kanunu kapsamındaki istisna ve iade uygulamaları gibi işlemleri de etkin bir şekilde takip etme imkânına kavuşacağız.

Bandrollü Ürün İzleme Sistemi'yle de tütün ve alkollü ürünlerin üretim ve satışını izliyoruz. Bu kapsamda gerçekleştirilen denetimler için tahsis edilen mobil denetim cihaz sayılarını 500'den bin adede çıkardık. 2015 yılında, sistem çerçevesinde, mükellefler nezdinde 89 bin denetimi gerçekleştirdik.

Sayın Başkan, değerli üyeler; Gelir İdaresi Başkanlığımız tahsilat işlemlerinde de elektronik yöntemleri yoğun bir şekilde kullanmaktadır. Bu kapsamda yer alan önemli faaliyetlerimizden bazılarını da sizlerle paylaşmak istiyorum.

Elektronik tebligat sistemine geçtik. Posta yoluyla yapılan resmî tebligat işlemelerini ve diğer bildirimleri elektronik ortama taşıyoruz. 15 Şubat itibarıyla sistemden faydalanmak için başvuran gerçek kişi mükellef sayısı 1 milyon 352 bin, tüzel kişi mükellef sayısı ise 515 bine ulaşmıştır.

6111 ve 6552 sayılı yapılandırma kanunları kapsamındaki alacaklarla, Önceden Hazırlanmış Kira Beyanname Sistemi kapsamında beyan edilen kira gelirlerine ilişkin vergilerin kredi kartıyla ödenebilmesine de imkân sağladık.

Ayrıca, motorlu taşıtlar vergisi, trafik para cezaları ve karayolları geçiş ücretleri de kredi kartıyla ödenebilmektedir.

2016 yılı itibarıyla Gelir İdaresi İnternet sitesi üzerinden de banka kartları kullanılarak ödeme yapılabilmesine imkân sağladık.

Tapu harçlarının kredi kartı ve banka kartı aracılığıyla ödenmesine imkân sağlamak amacıyla bazı tapu dairelerine "ödeme terminalleri" yerleştirdik. Böylece, mükelleflerimize tapu işlemleri sırasında harçlarını kolay bir şekilde ödeme imkânı da sunuyoruz. Mükelleflerimizin vergi dairelerinde yapacakları ödemelerini banka ve kredi kartlarıyla yapmalarını sağlamak amacıyla vergi dairelerine fiziki POS cihazları yerleştireceğiz. İnşallah, yakın bir zamanda bu cihazlar yerleştirildiğinde mükellefler vergi dairelerinde de ödemelerini yapma imkânına kavuşacaklar.

Sayın Başkan, değerli üyeler; şimdi de, Özelleştirme İdaresi Başkanlığımız faaliyetleri hakkında kısaca bilgilendirme yapmak istiyorum.

Bilindiği üzere, AK PARTİ hükûmetleri ve öncesi dönemde gerçekleştirilen özelleştirme uygulamaları yaklaşık 8 milyar dolar civarındaydı. Hükûmetlerimiz döneminde yapılan uygulamalarla toplam özelleştirme geliri 70 milyar dolara ulaşmıştır. Özelleştirme, Hükûmetimizin önemli yapısal reform araçlarından birisidir. Özelleştirmeyi sadece kamuya gelir getirici bir araç olarak değil, aynı zamanda ekonomide rekabet koşullarını iyileştiren, kamu kaynaklarının etkin kullanılmasını sağlayan, ihtiyaç duyulan yatırımların özel sektör eliyle yapılmasının önünü açan ve sektörlerimizin büyümesine katkı veren bir dönüşüm projesi, bir reform alanı olarak görüyoruz.

2009-2013 döneminde Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketine bağlı 18 adet elektrik dağıtım şirketini özelleştirdik. Böylece elektrik dağıtımında özel sektör payını yüzde 100'e ulaştırdık. 2008 yılında başlamış olduğumuz elektrik üretim sektörü özelleştirmeleri kapsamında ise bugüne kadar 59 küçük akarsu santrali ile 10 termik santralinin özel sektöre devri gerçekleşti. Bugüne kadar özelleştirme işlemi tamamlanan elektrik dağıtım ve üretim sektöründeki uygulamalar ve Hükûmetimizin enerji alanında getirdiği diğer düzenlemeler sayesinde 2002 yılında 27 bin megavat seviyesinde olan elektrik üretim kapasitemiz ikiye katlanmış ve üretim sektöründe özel sektör payı yüzde 72'ye ulaşmıştır. Önümüzdeki dönemde de özelleştirme uygulamalarına, makroekonomik politikalar ve uzun vadeli sektörel öncelikler çerçevesinde belirlenmiş bir programa dayalı olarak devam edeceğiz.

Sayın Başkan, değerli üyeler; vergi denetiminde etkinliği artırmaya kararlılıkla devam ediyoruz. Hükûmetimizin öncelikli amaçlarından birisi de etkin ve caydırıcı bir vergi denetim sisteminin kurulmasıdır. Bu amaçla vergi denetim kapasitesini artırıyoruz. Bu çerçevede, yeni kurduğumuz Vergi Denetim Kurulunun hem idari kapasitesini hem de insan kaynağı sayısını ve niteliğini sürekli bir şekilde geliştiriyoruz. Ayrıca, vergi denetiminde daha yoğun bir şekilde elektronik yöntem ve araçları kullanıyoruz. Bu kapsamda vergi denetiminde etkinliği artırmaya yönelik olarak bilgisayar destekli denetim ve risk analiz merkezini hayata geçirdik. Bu merkezde risk analizleri yapmak suretiyle sektörler itibarıyla muhtemel vergi kayıp ve kaçağını analiz ediyoruz. Ayrıca, akaryakıt sektöründe vergi kayıp kaçağının tespiti ve önlenmesi kapsamında Özel Tüketim Vergisi Takip Sistemi Projesi'ni de 1 Ocak 2015 tarihi itibarıyla uygulamaya koyduk. 2015 yılında 58.676 mükellef nezdinde vergi incelemesi yaptık. Bu incelemeler neticesinde yaklaşık 10 milyar lira vergi kaybı tespit ettik ve buna bağlı olarak yaklaşık 19 milyar lira ceza kestik.

Sayın Başkan, değerli üyeler; suç gelirlerinin aklanması ve terörizmin finansmanıyla mücadelemize de kararlılıkla devam ediyoruz. Suç gelirlerinin aklanmasına ilişkin yapılan çalışmalarımızda şüpheli mali işlemler, anayasal düzene karşı işlenen suçlar, dolandırıcılık, yolsuzluk ve tefecilik konuları ön plana çıkmaktadır. Aklama suçuyla mücadele kapsamında tamamlanan çalışmalar neticesinde, 2015 yılında toplam 385 kişi hakkında ilgili savcılıklara suç duyurusunda bulunuldu. Diğer taraftan terörizmin finansmanıyla mücadele kapsamında haklarında suç duyurusunda bulunulan kişi sayısı da 63'tür.

Mali Eylem Görev Gücü, Egmont Grubu ve diğer uluslararası kuruluşlar nezdindeki faaliyetlerimizi de aktif bir şekilde sürdürüyoruz. Bu kapsamda 151 ülkenin üyesi olduğu Egmont Gurubunun 2016 yılı Temmuz ayındaki 24'üncü Genel Kurul toplantısı, ülkemizin ev sahipliğinde İstanbul'da gerçekleştirilecektir.

2015 yılında aklama ve terörün finansmanıyla mücadelede 5 ülkenin mali istihbarat birimiyle mutabakat muhtırası imzalayarak mali istihbarat birimleriyle işbirliği yaptığımız yabancı ülke sayısını 48'e çıkarmış bulunmaktayız.

Değerli Başkan, değerli üyeler; hazine taşınmazlarının ekonomik ve sosyal gereksinimler doğrultusunda yönetimine yönelik çalışmalarımıza kararlılıkla devam ediyoruz.

2/B olarak bilinen alanların değerlendirilmesi kapsamında 2016 yılı Ocak sonu itibarıyla 771 bin vatandaşımızın satın alma başvurusu işleme konulmuş, satışı yapılabilecek nitelikte olan taşınmazlar için 684 bin başvuru sahibinden 573 bininin satış işlemlerini tamamlamış bulunuyoruz. Kalan hak sahiplerinin satış işlemleri ise devam ediyor. 8 milyar lira tutarında 2/B taşınmazlarının satışından bugüne kadar 3,9 milyar lira tahsil ettik.

Hazineye ait tarım arazilerinin hak sahiplerine satışına ilişkin başvuru süresi -bildiğiniz gibi- 27 Nisan 2015 tarihinde sona erdi. Bu kapsamda yaklaşık 255 bin vatandaşımız müracaatta bulundu. Satış bedellerinin kontrol ve test çalışmaları tamamlanarak -inşallah- nisan ayında satış işlemlerine başlayacağız. Ayrıca, Hazineye ait tarım arazilerini kullananlara doğrudan kiralanmasına yönelik mevzuat düzenlemesi yapılmak suretiyle, çiftçilerimizin kiralama işlemlerini kolaylaştırdık ve böylelikle bu çiftçilerimizin de tarımsal desteklerden yararlanabilmesine imkân sağladık.

Ekonomimizin büyümesinde hazine arazilerinin destekleyici bir güç olmasını temin ediyoruz. Bu kapsamda Millî Emlak Genel Müdürlüğümüz tarafından küçük sanayi sitesi yapılmak üzere kurulan kooperatiflere 145 adet, 575 bin metrekare taşınmazın satışını gerçekleştirdik. Organize sanayi bölgelerine 126 adet, 10 milyon 190 bin metrekare taşınmazın satışını gerçekleştirdik. Kalkınmada öncelikli 51 ilde 870 adet, 15 milyon metrekare taşınmazı organize sanayi bölgesi tüzel kişiliklerine bedelsiz olarak devrettik. Endüstri ve serbest bölgelerde kalan 1.834 adet 42 milyon metrekare taşınmazın kamulaştırma ve tahsis işlemlerini yaptık. Teknoloji geliştirme bölgelerinde kalan 4 adet, 163 bin metrekare taşınmazı emlak vergisi değeri üzerinden irtifak hakkı tesis etmek suretiyle yatırımcılara verdik.

Yatırım teşvik mevzuatı kapsamında bugüne kadar 1.080 adet, 129 milyon metrekare taşınmazı ilana çıkardık. Teşvikli yatırımlar kapsamında bugüne kadar 336 adet taşınmazın üzerinde ön izin ve irtifak hakkı tesis ettik. Öte yandan, turizm sektöründeki yatırımları desteklemek amacıyla bugüne kadar toplam 719 adet, 47 milyon metrekare taşınmaz üzerinde 526 yatırımcı lehine irtifak hakkı tesis ettik. Kıyı yatırımları kapsamında da bugüne kadar 75 adet tersane, 46 adet yat limanı, 188 adet ticari iskele, 146 adet balıkçı barınağı, 63 adet boru hattı, platform ve şamandıra tesisine ilişkin işlemleri gerçekleştirdik.

Yine, enerji yatırımlarını desteklemek amacıyla, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulundan lisans alan şirketlerin yürüttüğü 175 adet proje kapsamındaki taşınmazların kamulaştırma ve bedelsiz irtifak hakkı tesisi işlemlerini yürütüyoruz. Orman Genel Müdürlüğüne bugüne kadar 10.800 adet, 5 milyon 600 bin metrekare taşınmazı tahsis ettik. Belediye, il özel idaresi ve köylere, park, rekreasyon ve yeşil alan gibi hizmetlerde kullanılmak üzere 102 adet, 2 milyon 700 bin metrekare taşınmazı tahsis, 132 adet 630 bin metrekare taşınmazı ise terk ettik.

Kentsel dönüşüm ve afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi kapsamında hazine taşınmazlarının tahsis ve devir işlemlerine devam ediyoruz. Bu kapsamda 2015 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığına 7 milyon 750 bin metrekare rezerv yapı alanı, 78 bin metrekare riskli alan tahsis ettik.

TOKİ'ye, konut sorununun çözümü ve çarpık kentleşmenin önüne geçilmesi amacıyla 18 milyon 965 bin metrekare arsa ve arazi devrettik. Belediyelere kentsel dönüşüm kapsamında 28 milyon 424 bin metrekare taşınmazı devrettik.

Eğitim ve öğretim amaçlarında kullanılmak üzere de 2015 yılında üniversitelere 116 adet, 15 milyon 132 bin metrekare taşınmazı tahsis ettik. Millî Eğitim Bakanlığına 1.807 adet 13 milyon metrekare taşınmazı yine tahsis ettik. Öğrenci yurdu yapılması amacıyla Yükseköğretim Kredi ve Yurtlar Kurumuna 58 adet, 963 bin metrekare taşınmazı tahsis ettik.

Sağlık hizmetlerinin daha hızlı ve etkin verilmesini temin amacıyla 2015 yılında Sağlık Bakanlığına 359 adet, 5 milyon 653 bin metrekare taşınmazı tahsis ettik. Kamu özel iş birliği kapsamında şehir hastaneleri yapımı için bugüne kadar 12 ilde, 14 adet proje kapsamında 6 milyon 300 bin metrekare taşınmazda irtifak hakkı tesis ettik. Dolayısıyla hazinenin elinde bulunan taşınmazları hem ekonomik anlamda kullanılması hem de sosyal ve özellikle eğitim, sağlık amaçlarında kullanılmak üzere yaygın bir şekilde ilgili kamu kurumlarına veriyoruz.

Millî emlak işlemlerinde elektronik yöntem ve araçları da daha yoğun bir şekilde kullanıyoruz. Bu kapsamda Millî Emlak Otomasyon Projesi'yle millî emlak iş ve işlemlerinde tam otomasyona geçilmesi çalışmalarını yürütüyoruz.

Hazine taşınmazlarının coğrafi bilgi sistemini kurduk. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ve Harita Genel Komutanlığıyla entegrasyon sağladık. Tespit işlemlerinde mobil uygulamaları da devreye aldık.

Sayın Başkan, değerli üyeler; kamu mali yönetim sistemimizi reforme ediyoruz. Bildiğiniz üzere, 64'üncü Hükûmet Programımız ile 2016 Yılı Hükûmet Eylem Planı'mızda 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda yapılacak değişiklikler kamu maliyesi alanında önemli bir reform unsuru olarak yer almıştır.

5018 sayılı Kanun'un yürürlükte bulunduğu on yıllık süreçte, uygulama deneyimimiz yanında, Avrupa Birliği ilerleme raporları ile uluslararası kuruluşların değerlendirmelerini de dikkate almak suretiyle ikinci nesil mali yönetim reformunu da süratle -inşallah- hayata geçireceğiz. 5018 sayılı Kanun değişikliğiyle esas olarak, kaynakların ülkemiz önceliklerine göre daha etkin bir şekilde tahsis edilmesi ve kullanılmasını; açıklık, saydamlık, hesap verebilirlik süreçlerinin daha da güçlendirilmesini amaçlıyoruz.

Bu kapsamda, düzenleyici ve denetleyici kurumların da stratejik yönetim, performans esaslı bütçeleme, iç kontrol ve iç denetim gibi iyi mali yönetim ilke ve araçlarından faydalanmasını sağlayacağız. Bütçe hedef ve gerçekleşmeleri üzerinde kamuoyu denetimini güçlendirmek amacıyla, vatandaş bütçe raporunun hazırlanması ve kamuoyuna yayımlanması sağlayacak ve böylece saydamlık ve hesap verebilirlik güçlendirilecektir.

Kamu iç kontrol sisteminin kapsamı yeniden belirlenecek ve bir kamu idaresindeki aktörlerin iç kontrol sorumlulukları yeniden tanımlanarak kamu kaynağının etkin kullanımında daha fazla güvence sağlanacaktır. Kamu idarelerinin mali yönetim ve iç kontrole ilişkin standart ve yöntemlere uyum düzeyinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve kamuoyuna raporlanması sağlanacaktır.

Vergi istisna, muafiyet ve indirimleri ile bunların mali boyutunu gösteren, her yıl bir vergi harcama raporunun hazırlanması ve kamuoyuna raporlanması sağlanacaktır.

Kamu hizmetlerini program yaklaşımıyla ele alan yeni bir bütçe yapısına geçmeyi hedefliyoruz. 5018 sayılı Kanun'un mali sistemimize getirdiği performans esaslı bütçeleme anlayışının uygulama süreci, Bakanlığımızca izlenmiş ve değerlendirilmiştir. Tespit edilen hususlar ve edinilen tecrübeler ışığında ileri düzeyde bir performans esaslı bütçelemeye ilişkin ikinci nesil bütçe reformu ihtiyacı doğmuştur. Yapacağımız çalışmalar kapsamında bütçe dokümanlarımızın kamu hizmet programlarını ve bu programların çıktığı ve sonuçlarını gösteren bir yapıya dönüştürülmesini, Hükûmetin öncelikleriyle idarelerin harcama kararları arasındaki uyumun güçlendirilmesini amaçlıyoruz.

İç kontrol sisteminin uluslararası standartlar ve uygulamalara uyum düzeyini artırmaya devam ediyoruz. Kamu idarelerine tahsis edilen ödeneklerin mevzuata uygun, etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasını sağlamak amacıyla uluslararası standartlar ve kamu yönetimimizdeki ilke, usul ve esasları dikkate alarak kamu iç kontrol standartlarını oluşturduk. Ayrıca, kamu iç kontrol rehberi ile kamu iç kontrol standartlarına uyum eylem rehberini hazırladık, kamu idarelerine dağıttık, ayrıca bunu kamuoyuna yayımladık. Bugün itibarıyla genel yönetim kapsamında bulunan yaklaşık 1.500 kamu idaresi bu rehberler çerçevesinde iç kontrol eylem planlarını hazırlayıp Bakanlığımıza göndermiş bulunmaktadır. İç kontrol sisteminin önemli bir unsuru olan iç denetim faaliyetlerinin etkin ve kendinden beklenen katma değeri sağlayacak şekilde yürütülmesi için mevzuat çalışmalarını her düzeyde tamamlamış bulunuyoruz. İç denetim sisteminin bilgi ve iletişim odaklı bir eksende yürütülmesi amacıyla Kamu Bilgi Teknolojileri Rehberi'ni yayımladık. Kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde kullanılmasına odaklanan performans denetiminin uygulama esaslarını belirleyen kamu iç denetçileri için performans denetimi rehberi taslağını kamuoyu ile paylaştık.

Sayın Başkan, değerli üyeler; Bütünleşik Kamu Mali Yönetim Bilişim Sistemi Projesi'ni hayata geçiriyoruz. Kamu mali yönetim sisteminde yer alan süreçlerin sorumlusu olan idareler tarafından geliştirilen otomasyon sistemlerinin, bütünsel bir çerçevede entegre bir yapıda olmasının sağlanması için önemli bir çaba içindeyiz; bu, gerçekten kamu mali yönetiminde kaynakların etkin kullanımına, hesap verilebilirliğe ve saydamlığa önemli bir katkı sağlayacak bir husustur. Biz bunu önemli bir iyileştirme alanı olarak görüyoruz. Bu ihtiyaç çerçevesinde bütünleşik kamu mali yönetim bilişim sisteminin oluşturulmasıyla ilgili çalışmalara başladık. Tüm paydaşlarla görüş alışverişinde bulunuyoruz. Sayıştay, diğer tüm kamu idareleriyle birlikte ortak bir proje fikri etrafında çalışmalarımız devam ediyor. Bu projenin temel hedefi, mali yönetim sistemimiz ile farklı bilişim sistemleri arasındaki entegrasyonu sağlamaktır. Elektronik belge kullanımını yaygınlaştırmanın yanı sıra mükerrer iş süreçlerini de büyük ölçüde ortadan kaldıracak proje, karar vericilerin ihtiyaç duyacağı bilginin zamanında, tam ve doğru bir şekilde sunulması açısından da önem taşımaktadır. Kamu harcama süreçlerinde elektronik fatura zorunluluğu, kamu alımlarına yönelik e-tedarik altyapısının oluşturulması, erken uyarı ve risk analiz sistemleri gibi bileşenlere sahip olan proje, kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesi ve kullanılması noktasında önemli katkılar sağlayacaktır.

Uluslararası düzeyde kıyaslanabilir üçer aylık mali istatistik üretimine başladık. Genel yönetim mali istatistiklerini yıllık olarak, IMF, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletlerin kabul ettiği ortak standartlara göre hazırlıyoruz ve yayımlıyoruz. 2015 yılından itibaren ise uluslararası mali istatistik uygulamalarıyla tam uyumlu üçer aylık mali istatistik tabloları hazırlıyor, uluslararası kuruluşlarla ve kamuoyuyla paylaşıyoruz. Ayrıca, G20 ülkeleri arasında uluslararası standartlara uyumlu olarak mali istatistik tablolarını üçer aylık yayımlayan ilk 10 ülkeden birisiyiz. Genel bütçeli idarelerin her biri için mali tablo üretilmesine yönelik mevzuat ve sistemsel çalışmalarımızı tamamladık. İnşallah, bu ayın 20'sinde mali tabloları kamu idarelerinin erişimine açmış olacağız. Böylece, mevzuatta -mevzuat dediğimiz Sayıştayın denetim yönetmeliği- öngörülen geçiş süresinden bir yıl önce sistemden alınacak mali tablolar ay sonuna kadar Sayıştaya verilebilecek; dolayısıyla genel bütçeli idarelerin üretmesi gereken tüm mali tablolar da üretilebilir hâle gelecektir. Bu konuda Sayıştayın da bize vermiş olduğu destekten dolayı kendilerine ayrıca teşekkür ediyorum.

Kamu özel iş birliği uygulamalarını muhasebe sistemi içinde takip etmeye başladık. Kamu özel iş birliği yöntemiyle girişilen taahhütler, edinilen varlıklar, talep garantileri ve katkı payları ile borç üstlenim tutarlarının kayıt altına alınmasına ilişkin genel yönetim muhasebe yönetmeliğinde yaptığımız düzenlemelerle süreci başlattık. Bu çerçevede uygulamayı yönlendirmek üzere Temmuz 2015'te yayımladığımız tebliğe göre 2015 yılı Eylül ayı itibarıyla kamu özel iş birliği modelleri kapsamında yatırımı tamamlanmış işletmesiyle yatırımı devam eden projelerin envanterini çıkardık.

Kamuya ait taşınmazların envanterini muhasebe sistemine dâhil ettik. 2015 yılı sonu itibarıyla tapuda hazine adına tescilli yaklaşık 3 milyon taşınmazın envanter işlemlerini tamamladık ve bunu, genel yönetim muhasebe kayıtlarına aldık. Devlet muhasebesini uluslararası standartlara uygun hâle getiriyoruz. Uluslararası Kamu Sektörü Muhasebe Kurulu tarafından yayımlanan 33 uluslararası muhasebe standardının 25'i Devlet Muhasebesi Standartları Kurulu tarafından uyarlanarak Resmî Gazete'de yayımlandı. Geriye kalan standartların uyarlama çalışmalarına da devam ediyoruz. Yayımlanan standartların bir kısmını muhasebe mevzuatına uyarladık, yapacağımız çalışmalarla geriye kalanları da uyarlamaya devam edeceğiz.

Sayın Başkan, değerli üyeler; hukuk danışmanlığı ve muhakemat hizmetlerinde etkinliği artırmaya devam ediyoruz. 201 adet idarenin davalarını takip ediyor, icra işlerini yapıyoruz. 2015 yılı sonu itibarıyla, takip ettiğimiz dava ve icra dosya sayısı yaklaşık 552 bindir. Bakanlığımızca bugüne kadar uluslararası yargı organları nezdinde hazine avukatlarının doğrudan takip ettiği, hizmet alımından önceki ön aşamalarda destek verdiği veya danışmanlık hizmeti sunduğu uluslararası tahkim davası da 41'dir.

Sayın Başkan, değerli üyeler; bildiğiniz üzere, 1 Kasım seçimlerinin ardından ülkemizin ihtiyaç duyduğu yeni reformları süratle hayata geçirmek üzere 2016 yılı için üç, altı ve on iki aylık dönemleri içeren, vatandaşlarımızın talep ve ihtiyaçlarını kapsayan bir eylem planı Hükûmetimiz tarafından hazırlandı. Bu doğrultuda, ilgili bütün idareler eylemlerini en kısa sürede hayata geçirebilmek için yoğun bir mesai sarf etmektedirler.

Hükûmet Eylem Planı'nda Bakanlığımın sorumlu olduğu 23 eylemin 9'unu tamamlamış bulunuyoruz. Bugün itibarıyla vadesi üç aydan üç aya olan eylemlerden biri hariç tüm eylemleri değerli Komisyonunuzun katkılarıyla tamamladık. Geriye kalan alt işverenlik çerçevesinde asıl işlerde çalışanların kamuda istihdam edilmesine yönelik düzenlemeyi de Hükûmet Eylem Planı'nda öngörüldüğü şekliyle 21 Mart tarihine kadar Meclisimize sunmayı hedefliyoruz.

Sayın Başkan, değerli üyeler; şimdi de, sizlere 2016 yılı gelir bütçesi hakkında bilgi vereceğim.

2016 yılında merkezi yönetim bütçe gelirlerinin 2015 yıl sonu gerçekleşmelerine göre yüzde 11,9 oranında artarak 540,8 milyar liraya ulaşacağını tahmin ediyoruz. Vergi gelirlerinin yüzde 12,7 oranında artarak 459,2 milyar lira, vergi dışı gelirlerin ise yüzde 7,6 oranında artarak 81,7 milyar lira olarak gerçekleşmesini bekliyoruz.

2016 yılı genel bütçe vergi gelirleri içinde gelir vergisi 98,9 milyar lira, kurumlar vergisi 36,8 milyar lira, dâhilde alınan KDV 51,2 milyar lira, özel tüketim vergisi 116,3 milyar lira, harçlar 18,9 milyar lira, motorlu taşıtlar vergisi 9,9 milyar lira olarak tahmin edilmiştir.

2016 yılı genel bütçe vergi dışı gelirleri ise, teşebbüs ve mülkiyet gelirleri 18,9 milyar, alınan bağış ve yardımlar ile özel gelirler 2,5 milyar lira, faizler, paylar ve cezalar 36 milyar lira, sermaye gelirleri 12,2 milyar lira, alacaklardan tahsilat 1,6 milyar lira olarak yer almaktadır.

Sayın Başkan, değerli üyeler; konuşmamın bu bölümünde de, Maliye Bakanlığı bütçesine ilişkin, kesin hesabına ilişkin bilgi vermek istiyorum:

2014 yılı sonu itibarıyla 110,4 milyar olan Bakanlığın bütçesinin 110,2 milyar lirası kullanılmıştır. Bu ödeneğin yaklaşık yüzde 2'sine tekabül eden 2,2 milyar lirası ise Bakanlığımın kendi ihtiyaçlarında kullanılmıştır. Kalan 108 milyar lira ödenek ise Sosyal Güvenlik Kurumu, mahallî idareler, fon payları, yükseköğretim kurumları, Köy Hizmetleri kurumunun kapatılması nedeniyle il özel idarelerine yapılan transferlerden oluşmaktadır.

Maliye Bakanlığının 2016 yılı bütçesi ise, 156,1 milyar liradan oluşmaktadır. Bu ödeneğin 1,8 milyar lirası personel ve sosyal güvenlik giderleri, 645 milyon lirası mal ve hizmet alım giderleri, 184 milyon lirası sermaye giderleri,13,6 milyon lirası cari transferler olmak üzere toplam 2,7 milyar lirası Bakanlığımızın ihtiyaçları için öngörülmüştür. Diğer taraftan Bakanlığımız ödeneklerinin yüzde 98,3'üne tekabül eden 153,4 milyar lira ise -demin ifade ettiğim gibi- Sosyal Güvenlik Kurumuna transferler, mahallî idare payları, fon payları, yükseköğretim kurumlarına yapılan hazine yardımları, yedek ödenekler tertipleri, Köy Hizmetleri personeli için il özel idarelerine yapılan aktarımlar, belediye altyapılarının desteklenmesi için yapacağımız transferlerden oluşmaktadır.

Gelir İdaresi Başkanlığının bütçesine gelirsek: Burada da 2016 yılı Gelir idaresi Başkanlığı gider bütçesi 2,8 milyar liradır. Bunun, 2,2 milyar lirası personel ve sosyal güvenlik prim giderleri; 339,7 milyon lirası mal ve hizmet alım giderleri; 197,1 milyon lirası sermaye giderleri; 13,5 milyon lirası ise cari transferlerden oluşmaktadır.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığının bütçesi ise, toplam 30,8 milyon liradır. Bunun 21,6 milyon lirası personel ve sosyal güvenlik prim giderleri; 6,4 milyon lirası mal ve hizmet alım giderler; 2,8 milyon lirası ise cari transferler ve sermaye giderleri için öngörülmüştür..

Sayın Başkan, değerli üyeler; 2016 yılında mali disiplini sürdürmek ve güçlendirmek için kararlı adımlar atmaya ve geçmiş yıllarda da olduğu gibi elde ettiğimiz kazanımları daha da ileri seviyelere taşımak için yapısal reformlara kararlılıkla devam edeceğiz.

Bu vesileyle, 2016 yılı bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Sözlerime son vermeden önce bugün gün içerisinde bütçemize vereceğiniz katkılardan dolayı hepinize teşekkür ediyorum ve saygılar sunuyorum.