KOMİSYON KONUŞMASI

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben de esasla ilgili olarak, kurumların bütçeleriyle ilgili olarak konuşacaktım ama arkadaşlarım konuyu açınca bizim de konuşmamız gerekti.

Sayın Başkanım, bu sene 2014 yılıyla ilgili kesin hesabı ve 2016 yılı bütçesini yapıyoruz. 2014 yılının harcamaları, Hükûmet tarafından Meclisten izin alınıp yapılan harcamaları 448,8 milyar lira. 450 milyar lirayı inceliyoruz, 570 milyar liralık da 2016 için bütçe yapıyoruz. Yani 1 trilyon lirayı, burada kurumların, bakanlıkların bütçesini tek tek inceliyoruz; yapılan harcamaları ve yapılacak olan harcamaları. Devlet adına yapıyoruz bunları. Kul hakkıdır bu, tüyü bitmemiş yetimin hakkıdır. Ama, bakın, sadece on dakikalık bir süreyle... Ben şahsen bir milletvekili olarak, şurada 4 kurumla ilgili olarak on dakika konuşacağım, hem geçmiş yıllarıyla ilgili olarak, yaptıkları harcamalarla ilgili olarak hem de yapacakları harcamalarla ilgili olarak. Daha sonra da dev gibi bakanlıkları da aynı şekilde inceliyoruz. Bu usulle -biraz önce arkadaşlarımın da söylediği gibi- Sayıştay raporları da yeterli olarak gelmeyince bizim yaptığımız işin hiçbir anlamı olmuyor. Kesin hesapla ilgili olarak bir komisyonun ayrıca kurulması gerekiyor, bu şart. Bütçe yapımıyla ilgili ayrı bir komisyon olması lazım, bu da şart ve bunların da etkin çalışması lazım, sorularına cevap alması lazım.

Sayın Başkanım, dün Sayın Maliye Bakanı sorularımıza cevap vermedi, belirtmiştim size, hiçbir soruma cevap alamadım. Daha önce de verilen sürelerle ilgili olarak bakanlara son konuşmalarıyla ilgili, değerlendirmeleriyle ilgili, soru-cevapla ilgili olarak kırk beş dakika değil, bir saat verelim ama cevap versinler demiştim, kabul etmediniz bir saati. Ama biz sonuç olarak burada kesin hesapla ilgili ya da bütçeyle ilgili soru soruyorsak, bir anlamı varsa, halk adına, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına bunları yapıyorsak bunun bir karşılığı olması gerekir. Sadece burada propaganda yapıyorlar, cevap verilmiyor. Böyle bir usul olmaz Sayın Başkanım. Garip bir usul seçilmiş vaziyette; geçiştiriliyor, her şey geçiştiriliyor, hiçbir şekilde cevap alamıyoruz. Halk adına soru soruyoruz, vatandaş adına soru soruyoruz, hiçbir şekilde cevap verilmiyor, geçiştiriliyor. Sayın Başkan da yol gösteriyor: "Yazılı cevap verirsiniz." diyor, yazılı cevap da gelmiyor. Böyle bir usul olmaz, böyle bir denetim olmaz, böyle bir Türkiye Büyük Millet Meclisi olmaz.

Efendim, deniyor ki: "Türkiye Büyük Millet Meclisini pasif kılarak, görev yapamaz hâle getirerek başkanlık sistemi getirilmek isteniyor." Bildiğimiz kadarıyla başkanlık sisteminin ne olduğu hâlen belli değil ama başkanlık sisteminde bile bir meclis olacak. Meclis her hâlükârda çalışmak zorunda, her hâlükârda, her şekilde Plan ve Bütçe Komisyonunun, kesin hesapla ilgili ya da bütçeyle ilgili komisyonların olması şarttır. Bu tür bir anlayışla, bu tür bir sistemle bunların çalışması hiçbirimiz için doğru değil, hiçbirimizin vicdanının bunu kabul etmesi mümkün değil. Bu şekilde bir anlayış olamaz, hakikaten olamaz. Yani, muhalefet milletvekili olarak bunu söylemiyorum, vicdanım el vermediği için bunları söylüyorum Sayın Başkanım, gerçekten. Çok üzüntülüyüz, çok sıkıntılıyız, gerginlik içerisindeyiz şu şartlar altında. Bakın, buralar bu şekilde, şuralar dolu, evim aynı şekilde, arabam aynı şekilde, oturuyoruz, çalışıyoruz, uğraşıyoruz ama bütün bunların hiçbir sonucu yok; çalışmanın, gayret etmenin, hesap sormanın hiçbir getirisi yok, bütün arkadaşlarım aynı şekilde uğraşıyoruz ama hiçbir anlamı yok. Bunların anlamlı bir hâle gelmesi lazım, bu kesin hesap ile bütçe komisyonlarının ayrılması lazım ve sayın bakanların, buraya oturan ilgili kişilerin de bu işi ciddiye almaları lazım, değerli arkadaşlarım da -onlarla da konuşacağım- aynı şekilde. Yani, bu Plan ve Bütçe Komisyonu muhalefetten oluşan bir komisyon değil, özellikle iktidardan oluşan bir komisyon, 40 kişilik tek anayasal komisyondur, 40 kişiden oluşur, en az 25'i iktidardan olmak zorundadır. Ama iktidarın da her şeyi, her konuyu sorması lazım, bizim gibi sorması lazım, Hükûmetin de çatır çatır hesap vermesi lazımdır, hiçbir şekilde hesap verilmiyor.

Teşekkür ederim Sayın Başkanım.