Komisyon Adı | : | BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM KOMİSYONU |
Konu | : | Türk Sivil Havacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2194) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 05 .06.2024 |
GÜLCAN KIŞ (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, çok kıymetli bürokratlar, sektör temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum öncelikle.
Ulaştırma alanında düzenlemeler içeren kanun teklifinin gerekçesine baktığımızda, ulaştırma, denizcilik, haberleşme, uzay ve bilgi teknolojisi alanlarında toplumun yaşam kalitesinin yükseltilmesine ve ülke kalkınmasına katkı sağlayan konulara ilişkin düzenlemelerin hayata geçirilmesini hedeflemektedirler. Bu kanun teklifi denizlerdeki kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetleri limanlara gelen gemilerden alınacak sera gazı emisyon bedeli hava limanlarına yönelik düzenlemeler, Posta Hizmetleri Kanunu'nda değişiklik gibi alt başlıkları içermektedir.
Bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu 30 maddelik kanun teklifini incelediğimizde komisyonlara sevk edilen tüm kanun tekliflerinde, torba kanun tekliflerinde AKP'nin Anayasa'ya aykırılıklar içeren düzenlemelerde ısrar ettiğini görüyoruz Sayın Başkan. Nitekim dün Anayasa Mahkemesi önemli bir iptal kararına da imza attı. Cumhuriyet Halk Partisi olarak altı yıl önceki başvurumuzda kanun hükmünde kararnamelerle devleti yeniden dizayn eden düzenlemelere ilişkin yaptığımız iptal başvurumuz sonuçlandı; 270 sayfa iptal var. Anayasa Mahkemesi yapılan düzenlemeleri Anayasa'ya, hukuka aykırı bularak iptal kararları verdi ama bu kararlara uyulmadığını, Anayasa tanımazlıkta ısrar edildiğini önümüze getirilen bu kanun tekliflerinde de görüyoruz.
Görüşmelerine başladığımız bu kanun teklifinde Anayasa'ya aykırılıklar içeren bazı hizmetlerin güvenlik ve stratejik önlemleri dikkate alınmadan özelleştirmeye konu olduğunu da görmekteyiz. Tartışmalı ve açığa kavuşturulması gereken maddeler var Sayın Başkan. Örneğin, madde 2'ye baktığımızda, Limanlar Kanunu'na yeni bir madde eklenmektedir. Kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinin İstanbul ve Çanakkale Boğazları haricinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı uhdesine verilmesi ve özelleştirilebilmeleri düzenlenmektedir. Yani İstanbul ve Çanakkale Boğazları hariç kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinin özelleştirilebilmeleri için yasal bir altyapı oluşturulmaktadır. Ancak, İstanbul ve Çanakkale Boğazlarından geçiş esnasında verilecek kılavuzluk ve römorkörcülük hizmetlerinin güvenlik ve stratejik önemi sebebiyle de sadece boğaz geçişinde geçerli olmak üzere Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü tarafından yürütüleceği de düzenlenmektedir. Bu tür hizmetler niteliği itibarıyla bir grup veya bir kesim aracılığıyla değil devlet aracılığıyla sunulması gerekiyor, aksi hâlde rekabeti zedeleyici bir durum ortaya çıkacağı gibi tekelleşme de yaratacaktır bu durum. Bu nedenle de Anayasa'ya aykırılığını dikkatlerinize sunmak istiyorum.
Yine, maddelerden 14'üncü maddeye baktığımızda, kuş çarpmalarını önlemek amacıyla havaalanı çevresi ve dâhilinde yaban hayatını geliştirecek tesis yapılması yasaklanıyor. Uçuş güvenliği için havaalanı çevresine ve dâhiline yaban hayatını geliştirecek tesis yapılmayacak. Havacılık emniyetini tehlikeye düşürebilecek yaban hayatı tesislerine yönelik idari önlemler de sıralanıyor. Önerimiz bu son fıkranın yeniden yazılması yönündedir. Bu hâliyle sanki yaban hayatı tesisinin saçtığı tehlikenin bertaraf edilmesine değil de buna karşı işlem başlatan idarenin faaliyetinin durdurulmasına yönelik bir düzenleme anlamını çıkarmaktayız. Ayrıca, durdurma kararının alınma usulü de olası hızlı yargı süreci ya da diğer kamu kurumlarıyla ortak çalışma yürütülmesi hususları da gözetilmemiş Sayın Başkan. Yaban hayatı tesisi faaliyetinin tamamen veya kısmen durdurulmasında Bakanlığın hangi diğer araçları kullanacağı da fıkrada muğlak bir dille belirtilmiş.
Değerli milletvekilleri, dikkate alınması gereken, netliğe kavuşması gereken birçok düzenleme var bu kanun teklifinde. Madde 13'te hava alanlarında yolcuların gerektiğinde elle kontrol edilmeleri ve aranmalarına izin veriliyor. "Elle aramayı kabul etmeyen yolcu uçağa alınmayacak." deniyor. Bilindiği üzere, Anayasa Mahkemesi, elle aramaya ilişkin düzenlemeleri kişinin özel hayatına saygı gösterilmesi hakkını sınırladığı gerekçesiyle iptal etmişti ve Anayasa Mahkemesi, idarenin elle kontrolü amacı dışında keyfî bir şekilde uygulamasını engelleyecek yeterli güvenceleri sağlamadığı ve bu nedenle de Anayasa'nın 20'nci maddesi kapsamındaki kişilerin özel hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sınırlama getirildiği gerekçesiyle de iptal etmişti. Bunların yapacağımız düzenlemede netliğe kavuşturulması, genel olarak yapılacak değişikliklerin ulusal güvenlik ve çıkarlarımıza uygun şekilde ele alınması gerektiğini de vurgulamak istiyorum.
Tüm bunların yanında değinmeden geçemeyeceğim birkaç husus var Sayın Başkan. Bunlardan biri seçim bölgem Mersin'le alakalı. Çukurova Havalimanı Projesi artık tüm Türkiye'nin gündeminde. Bunu da söylemekten biz bıktık ama bir türlü sonuca ulaştırmamak gibi de bir durum söz konusu. Mersin'imiz için ulusal ve uluslararası düzeyde stratejik önemde olan ve on üç yıldır bitirilemeyen bir proje olarak da tarihe geçti Sayın Bakan. Komisyon Başkanımız olarak siz de yakından biliyorsunuz, Ulaştırma Bakanıyken bölgemize gelip defalarca açılışı için söz verip giden Bakanlar arasında da yerinizi aldınız Sayın Bakan. Ancak son olarak Ulaştırma Bakanımız Uraloğlu gerek Mecliste gerekse Mersin'de Ocak 2024 için açılışının yapılacağı haberini duyurmuştu bizlere fakat konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda da defalarca gündeme getirdim, basın açıklamalarında bulundum; Çukurova Havalimanı bir türlü açılamadı, hâlâ da akıbetini bilmiyoruz. Bu konuda, Sayın Başkan, sizin bir bilginiz varsa doğru ve net bilgilendirme yaparsanız Mersinliler adına çok mutlu olacağız, bölge adına çok mutlu olacağız çünkü herkesin beklediği, yatırımlarını ona göre planladığı bir durum söz konusu.
Burada ülkemizin ulaştırma, denizcilik, haberleşme alanlarında da gelişmesi, kalkınması üzerine düzenlemeler yapıyoruz ve adımlar atıyoruz gördüğüm kadarıyla ama iş icraata geldiğinde yasal düzenlemelerin dışında Hükûmetiniz tarafından verilen sözler, yatırımlar maalesef gerçekleştirilememektedir.
Yine, limanlarla ilgili düzenlemeler mevcut kanun teklifinde gördüğümüz kadarıyla.
Mersin ana konteyner limanından da bahsetmek istiyorum. Mersin'de gündemimizdeki en önemli konulardan biridir Sayın Başkanım. Mersin denizcilik, ticaret sektörünün ihtiyaç duyduğu bu projeye neredeyse bütün kalkınma planları içerisinde yer verilmiş ancak yapım yeri konusunda da hâlâ bir netlik kazanmamıştır bu proje ama bu projenin de bir an evvel de hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ana konteyner limanı yatırımı için en doğru yer Mersin'dir.
Sayın Bakan, hatırlarsanız siz de yaptığınız konuşmalarda konteyner limanının yerinin daha önce de belirlendiği üzere Mersin olduğunu da belirtmiştiniz. Bu konuda da liman projesinin bir an evvel Mersin'de başlamasını diliyorum.
Komisyonumuza başarılar diliyorum.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN ADİL KARAİSMAİLOĞLU - Teşekkür ederim.
Önce Çukurova Havalimanı'na bir izahat getireyim. Biz son yaptığımız ihaleyle bizim planlamalarımız aslında gecikmiş olsa bile geçen yıl bu vakitlerde açılması gerekiyordu, aslında bizim planlamalar öyleydi. Aslında yapısal inşaatları falan da bitmişti. Onda sonra ne olduğunu da Genel Müdürümüz Hüseyin Bey söylesin ve ne zaman açıyorsunuz? Artık bu beklemeye tahammülü olmayan bir iş olarak gündemimizde duruyor.
Buyur, söyle şimdi hemen, tarih ver çünkü kayıt altına alacağız.
GÜLCAN KIŞ (Mersin) - Son tarih istiyorum ama son bir tarih olsun.
BAŞKAN ADİL KARAİSMAİLOĞLU - Bahanesi olmayan bir tarih.