OKAN KONURALP (Ankara) - Sayın Bakanım, her şeyden önce hoş geldiniz Komisyonumuza.

Ben, hazır sizi bulmuşken bir konudaki üzüntümü aynı zamanda bir eleştiriyle beraber ifade etmek istiyorum. Ardından da sunuşunuzla ilgili de hem birkaç değerlendirmem olacak, kısa bir değerlendirme ama aynı zamanda bir sorum olacak.

Üzüntüm ve eleştirim şöyle: 11 Ocak 2024 tarihinde bir meslektaşımıza, Sayın Kemal Öztürk'e "Türkiye'den İsrail'e günde 8 gemi gidiyor, yüzde 30 düşüş var." başlıklı bir röportaj verdiniz. O röportajda son derece detaylı olarak, Türkiye limanlarından İsrail'e giden gemilerin sayılarına ilişkin veriler paylaştınız; toplamda 2,8 milyon ton mal taşındığını fakat bunda yüzde 30'luk bir düşüş olduğunu; 1,9 milyon tona düştüğünü, bazı gemilerin direkt gittiğini, 221 geminin transit olarak gittiğini söylediniz, son derece detaylı bir bilgilendirmede bulundunuz. Ben de sizin yapmış olduğunuz bu bilgilendirmeye istinaden, yapmış olduğunuz röportaja, vermiş olduğu mülakata istinaden, hiçbir ithamda bulunmadan, son derece net, son derece sarih bir şekilde, sizin sözlerinize atfen "7 Ekim-31 Aralık 2023 tarihleri arasında Türkiye limanlarından İsrail limanlarına direkt giden 480 geminin bandırası hangi ülkelere aittir? Bu gemilerin sahibi olan firmaların isimleri nelerdir? 7 Ekim-31 Aralık 2023 tarihleri arasında Türkiye limanlarından İsrail limanlarına transit giden 221 geminin bandırası hangi ülkelere aittir? Bu gemilerin sahibi olan firmaların isimleri nelerdir?" diye sorular yönelttim. Çünkü siz mülakatınızda "Biz gemi trafiği yönetiyoruz." diyerek de bir vurguda bulunmuştunuz. Sayın Bakan, gelen cevapta "Ticaret Bakanlığına sorun." diyorsunuz ya. Çok çok üzüntü verici. "Soru önergesinde yer alan hususlara ilişkin bilgilerin Ticaret Bakanlığından alınmasının daha uygun olacağı değerlendirilmektedir." Strateji Geliştirme Başkanlığınızdan gelen bilgi. Efendim, çok ayıp ya! Bir milletvekili olarak size soru soruyoruz, hem de sizin yapmış olduğunuz mülakata atfen; ülkenin İsrail'le sürdürdüğü, sürdüregeldiği iddia edilen ya da ortaya çıkan ticari kapasiteye ilişkin hiçbir imada da bulunmuyoruz, son derece net "Peki, madem gemi trafiğini yönetiyorsunuz, bu gemilerin bandıraları nedir?" diye soruyoruz "Soru önergesinde yer alan hususlara ilişkin bilgilerin Ticaret Bakanlığından alınmasının daha uygun olacağı değerlendirilmektedir..." Ya, çok çok üzüntü verici bir durum. Ben bu soruların yanıtını istiyorum ya da vermemenizin gerekçesini bana detaylı anlatın. Yani Türkiye limanlarına giren herhangi bir geminin bandırasının kaydını siz tutuyorsunuz, bu açıklamayı yaptıktan sonra, bir gazeteciye vermiş olduğunuz bu kadar detaylı bir mülakatın yanına bile yaklaşmayan bir yanıtı milletvekiline nasıl verirsiniz ya da siz değil de sizin danışmanınız nasıl hazırlar böyle bir şeyi? Doğrudan giden 480 gemi varsa bu gemiler hangi bandıralı? Dersiniz ki Türkiye, Panama, Sri Lanka. Bunu da politik bir mülahazayla söylemiyorum Sayın Bakan, yarın bir gün iktidar değişir, başka bir şey olur; hiçbir milletvekiline böyle bir soru önergesi yanıtı verilmemesi lazım. Yarın bir gün diyelim biz iktidara geldik, biz de muhalefetteki hiçbir milletvekiline böyle bir yanıt vermemeliyiz, doğru değil ya. Bunu kayda geçirmiş olayım, takdir sizin ama bu sorulara... Bakın, hiçbir ima yok, soru net, 2 tane soru; gelen yanıta bakın.

Bir başka konu -belki bu konuya değinecek arkadaşlar da vardır- geçtiğimiz haftalarda bir yurt dışı geziniz oldu, bir firmanın uçağıyla gittiğiniz ifade ediliyor. Bu uçağın kullanımına ilişkin bir ödemede bulundunuz mu? Onun da yanıtını verirseniz mutlu olurum. Türk Hava Yollarının Türkiye Kadın Millî Voleybol Takımı'na yönelik muamelesinin ardından sizin, Bakanlığınızla da büyük bir ihtimalle sıkça işi olan bir firmanın uçağını kullanma gerekçeniz nedir?

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Okan Bey, dijital gündemle ilgili sorunuzu merak ediyorum.

OKAN KONURALP (Ankara) - Oraya geliyorum, evet, oraya da geliyorum.

Bunun da yanıtını hazır Bakanı bulmuşken sorayım.

Gelelim şimdi öbür konuya. Benim bu Komisyonda özel olarak ilgilendiğim bir konu var Sayın Bakan, bu trolleşme zihniyeti. Bu konuyla ilgili olarak bu trol zihniyetine, trolleşme hâline; toplumun tüm kesimlerini, çocuğundan siyasetçisine, sanatçısından herhangi bir vatandaşına kadar toplumun tüm kesimlerini zehirleyen bu trolleşme hâline karşı, yönelik olarak sizin Bakanlık olarak özel bir çalışmanız var mı? Bu konuda da bizi bilgilendirirseniz sevinirim. Çünkü hakikatin büküldüğü, itibar suikastının yapıldığı, yalanın üretildiği, yalanın farklı mecralarla, sosyal medya mecralarıyla hayatımızın her alanına sokulduğu ve bir türlü engellenemeyen bir tabloyla karşı karşıyayız. Hâliyle, sizin bu trolleşme hâline, durumuna yönelik Bakanlık olarak mücadele perspektifiniz nedir? Bunu öğrenmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum, sağ olun.