BAŞKAN ATAY USLU - Evet, Oğuz Bey'i de dinledik.

Teşekkür ederiz.

Zaten yani burada herkes soru sordu, bir karar vermek lazım ve Oğuz Bey'in sorduğu soruları biz de soruyoruz. Biz de daha önce altın madenciliği yapmış değiliz, hangi madenin daha iyi olduğunu, daha kötü olduğunu çok da bilmiyoruz. Netice itibarıyla, burada iki kriter olarak arkadaşlara sorduk, dedik ki: Bir, yığın liç konusu var. Yığın liçle çalışan bir maden olsun. İki, üretim kapasitesi yüksek olsun. Üç, yani arkadaşlara söylerken ben bunları söyledim, üretim kapasitesi yüksek olsun ki görelim hani ölçeği büyük mü? İkincisi, yığın liç olsun. Üçüncü olarak da siyanür konusu çok tartışılan bir konu. Siyanür konusunda sertifikasyon, herhâlde Rıdvan Bey söylemişti daha önce, kendisinden öğrenmiştim ben, dedi ki: "Sertifikasyon konusu var." Sertifikasyon alan bir firma olsun ki nasıl almış, nedir, bu sertifikasyonun katkısı nedir gibi o kafada kalan soruları da cevaplama anlamında bir önümüzü açsın diye arkadaşlarla paylaştığında bu konuda çok sayıda firma geldi. Balıkesir, Uşak, Çanakkale, İzmir ve Gümüşhane civarında bu işler yoğunlaşıyor netice itibarıyla. Önümüzdeki günlerde, vaktimiz olursa, yine uygun görürseniz, bir engelimiz yok, derseniz ki "Şurada bir maden ocağı daha var, vaktimiz uygun." orayı da görelim. Hatta gerekirse şunu bile yapabiliriz: 22 üyeyi 5'e böleriz, 4'e böleriz "Siz Uşak'a gidin, siz Çanakkale'ye gidin, Gümüşhane'ye gidin." bunu bile yapabiliriz, buna da açığız arkadaşlar. İlk gün söyledik, gene söyleyeceğim; biz objektif ve şeffaf bir çalışma yapacağız, geniş katılımlı bir çalışma yapacağız, kafalarda soru işareti kalmayıncaya kadar çalışacağız. Kazanın ihmal süreçlerini araştıracağız, tedbir süreçlerini araştıracağız, sonra da güvenilir ve sürdürülebilir madencilik politikası nasıl olmalıdır; hem yasama organına hem de yürütme organına tavsiyelerin olduğu, önerilerin olduğu bir raporu hep beraber inşallah hazırlayacağız diye düşünüyorum.

Aralarda yine konuşuruz, az çok maksat hasıl oldu, bence gündeme geçelim.