ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Sayın Başkanım, teşekkür ediyorum.

Sanırım buradaki sözleşme daha önceki dönemde de geldi karşımıza çünkü biz bunu -27'nci Dönemden kalma- o zaman da oldukça Komisyonumuzda ele almış, değerlendirmiştik ve benzer kaygılarımızı da açıkçası dile getirmiştik. Şimdi, diplomasinin, Dışişlerinin diğer bakanlıklardan ayrılan çok önemli bir yanı ve yönü var, ülkenin itibarını temsil etme konusu. Şimdi, biz, açıkçası, oradaki diplomatlarımıza ve yakınlarına veya diğer ülkelerin kendi ülkemizdeki diplomatlarının yakınlarına bir ticari alan açarak aslında bu itibarı biraz sorgulanır hâle getiriyoruz; şu an burada da biraz onu sorguluyoruz açıkçası. Bir de işin içerisinde, doğacak olan, işlenecek olan birtakım uygunsuzluklarda, hukuksuzluklarda hangi hukuk kuralları devreye girecek, ülkelerin birbirleriyle karşılıklı diplomatik krizine de ilerleyen süreçte evrilebilecek bir moda dönüşebilir. Yani ben, o kadim diplomatik altyapımızın, derinliğimizin böyle ticari şeylerle gölgelenmesini açıkçası çok doğru bulmuyorum. Türkiye'nin itibarı, diplomasimizin itibarı... Yani Türkiye, bir Afrika ülkesi veya bir Orta Doğu ülkesi değil, bir Asya ülkesi değil; bizim iki bin üç yüz yıllık bir devlet geleneğimiz var, itibarımızı çoğu kere özellikle diplomaside, dış politikada, uluslararası ilişkilerde son derece önemsiyoruz, önceliyoruz. Bu, siyasetten daha çok diplomatlarımızı, Dışişleri Bakanlığımızı sorgulanır hâle getirir, itibarsızlaştırır diye düşünüyorum. Açıkçası, bunun üzerinde daha önce de düşünmüştük, yine düşünülmesi gerektiğini söylemek istiyorum.

Sağ olun.

BAŞKAN FUAT OKTAY - Teşekkür ediyorum.