BAŞKAN ATAY USLU - Değerli Komisyon üyesi arkadaşlarım, değerli katılımcılar; Erzincan'ın İliç ilçesinde meydana gelen kazanın tüm yönleriyle araştırılması, benzer kazaların önlenmesine yönelik tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Komisyonumuz çalışmalara devam ediyor. Komisyonumuzun bu haftaki çalışma programı geçen hafta üyelerimize dağıtılmıştı. Önümüzdeki hafta için yaptığımız program da yine üye arkadaşlarımıza dağıtıldı ve dağıtılacak.

Gündeme geçmeden önce, pazartesi günü yani 6 Mayıs Pazartesi günü yapılacak toplantıyla ilgili hatırlatmada bulunmak istiyorum. 6 Mayıs Pazartesi günü iki oturum hâlinde toplantımız olacak. Birinci Oturum saat onda başlayacak, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün sunumu olacak. Bölgedeki su kirliliğine ve derelerdeki kirlenmelere karşı alınan tedbirler konusunda Komisyonumuzu bilgilendirecekler. 13.30'daki İkinci Oturumda ise AFAD Başkanlığını dinleyeceğiz. Bölgede yaptıkları arama kurtarma, özellikle arama çalışmaları konusunda bizleri bilgilendirecekler.

Ardından, tabii, pazartesi günü akşam bazı arkadaşlarımızla beraber Erzincan'a geçeceğiz, bazı Komisyon üyesi arkadaşlarımız da herhâlde salı günü sabah Erzincan'da olacaklar. 22 Komisyon üyemiz var, şu ana kadar 22 Komisyon üyemiz de yerinde yapacağımız incelemelere katılacaklarını bildirdiler. Erzincan'da iki günlük incelememiz olacak. Önce Erzincan Valiliğinde bir bilgilendirme toplantısı olacak, ardından İliç ilçemize geçeceğiz. Orada, kriz merkezinde yürütülen çalışmalarla ilgili detaylı bilgiler alacağız ve tabii ki kazanın meydana geldiği noktayı, maden ocağını hep beraber inceleyeceğiz. Ardından maden işçilerimizle görüşeceğiz, toprak altında kalan madencilerimizin yakınlarıyla görüşeceğiz. Biliyorsunuz, 2 madencimizin naaşına ulaşılmıştı, onların ailelerine de hep beraber taziye ziyaretinde bulunmayı planlıyoruz.

Oradaki çalışmalarımıza basın mensuplarımız da katılabilir, bunu ifade edeyim. Biz, tabii ki basın mensubu arkadaşlarımızın ilk günden itibaren Komisyonumuzda şeffaf bir şekilde olmalarını istiyoruz ki kamuoyunu bilgilendirsinler. Ancak dün yaptığım bir uyarıyı tekrar etmek istiyorum. Dün akşam yine bazı milletvekili arkadaşlarımız beni uyardılar. Yani burada istenmeyen şekilde, arkadaşlarımızın istenmeyen görüntüleri yayınlanıyor. Milletvekili arkadaşlarımız, Komisyon üyesi arkadaşlarımız kendi görüntülerini yayınlayabilirler, hiç sorun yok, önlerine tripotlarını koyarak ama diğer görüntülerin yayınlanması doğru değil, böyle bir usul de yok. Basın mensubu arkadaşlarımızdan, danışman arkadaşlarımızdan özellikle istirham ediyorum, 2'nci kez bunu ifade etmek zorunda kalıyorum. Biz, evet, bakın, burada tam tutanak tutuyoruz, arkadaşlar not alıyor ama diğer konulara, diğer usule dikkat edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, Komisyon üyesi arkadaşlarım; biz İliç'te 13 Şubatta meydana gelen kazayı ayrıntılarıyla inceleyeceğiz ve incelemeye devam ediyoruz. Her seferinde söylüyorum, tekrar söyleme gereği hissediyorum: Beraberce çok geniş, tutarlı, şeffaf bir çalışma ortaya koyacağız. Tarafların tamamını dinleyeceğiz; hiç kimsenin kafasında soru işareti kalmayacak noktaya kadar araştırmamızı, incelememizi ve raporlamamızı gerçekleştireceğiz; bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Her kesimi mümkün olduğu çerçeve içinde dinleyeceğiz. Her kesimin bize sunduğu, yazılı olarak sunduğu raporu... Çünkü bazı kurumlar ve bazı akademisyenler yazılı olarak raporlar da gönderiyorlar, onları da raporumuzun içine dercedeğiz. Hem kazayı ve olayı araştıracağız hem bundan sonra bu tür kazaların olmaması için hangi adımların atılması gerekiyor, bunlar üzerinde çalışacağız hem de önce insan, önce çevre, sonra madencilik anlayışıyla güvenli ve sürdürülebilir bir madencilik mimarisinin oluşmasına inşallah hep beraber katkı sunacağız.

Biz, tabii, kazayı her açıdan inceliyoruz, olayı her açıdan inceliyoruz, madencilik faaliyetini her açıdan inceliyoruz. Çevre sağlığından halk sağlığına, işçi sağlığından iş yeri güvenliğine, çevresel etkilerinin önlenmesinden o bölgenin eski hâline getirilmesine yani "rehabilitasyon", "reklamasyon", "restorasyon" ve "rejenerasyon çalışmaları" diye isimlendirilen literatürdeki eski hâline getirme süreçlerinin tamamı konusunda da çalışıyoruz; araştırıyoruz, soruyoruz, sorguluyoruz, dinliyoruz, inceliyoruz ve incelemeye devam edeceğiz. Kanaat oluşturmak için çok erken bir noktada olduğunu düşünüyorum Komisyonun, daha sürecin çok başındayız. Sistematik ve objektif olarak, şeffaf olarak çalışmalarımıza devam ettikten sonra, belli bir süre sonra tabii ki kanaatlerimiz oluşacak ve bunu raporla ifade edeceğiz ama şu aşamada kanaat oluşturmak için çok erken bir dönemde olduğumuzu ifade edeyim.

Biz milletvekiliyiz, Anayasa bize kanun teklifi yapma hakkı vermiş. Bu sürecin sonunda doğru bir madencilik, güvenli bir madencilik için bir kanun teklifi hazırlama bizim hedefimiz. Bunu gerçekleştirebilirsek doğru bir kanuni sürece, doğru bir hukuki altyapı sürecine katkı koyabilirsek Komisyonumuz amacına ve hedefine ulaşmıştır diye düşünüyorum. Eyvallah, ihmal sürecini inceleyeceğiz ancak esas hedefimizin bu olması gerektiğini düşünüyorum. Konuyla ilgili zaten biliyoruz, idari ve adli soruşturmalar da devam ediyor.

Değerli arkadaşlarım, tabii, bugün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını davet ettik. Biz, kurumsal işçi sağlığı, iş güvenliği sistematiği oluşturulmasında var olan sistemin iyileştirilmesine katkı koymak istiyoruz. İş yeri güvenlik ikliminde ilerlemelerin olmasını, iş yeri güvenlik iklimlerinde ilerlemeye açık sistemlerin kurulmasını istiyoruz. Bununla ilgili hangi konularda hangi noktalarda katkı sunabiliriz, bunlara çalışıyoruz ve çalışacağız. Özellikle bugünkü Bakanlığımızın sunumunu dinledikten sonra, iş yerlerindeki bu güvenlik ikliminin iyileştirilmesi, sistematik hâle getirilmesi, iyileştirmeye açık hâle getirilmesi konusunda da biz Komisyon olarak, inşallah, akademik çevreyi de STK'leri de dinleyeceğiz ve raporumuzda bu konuya da özellikle yer vereceğiz.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcımız Profesör Doktor Lutfihak Alpkan; Sayın Bakanım, hoş geldiniz. Sayın bürokrat arkadaşlarımız, hoş geldiniz.

Size sözü vermeden önce son olarak birkaç şeyi ifade edeyim. Öncelikle sizin sunumunuzu dinleyeceğiz; sunumdan önce, buraya gelen arkadaşları tek tek tanıtırsanız, bölümleriyle beraber, çalıştıkları alanla beraber kısa bir tanıtım yaparsanız memnun oluruz. Ardından sunum isteyeceğiz. Sunumu siz de yapabilirsiniz, genel müdür arkadaşlarımız veya uzman arkadaşlarımız da yapabilir uzmanlığına göre, bizim için bunun bir şeyi yok. Mesele sunumu almak, bizim için önemli olan o. Bir de ardından tabii soru-cevap bölümü olacak sunumdan sonra, onu ifade edeyim. Tekrar hoş geldiniz.

Buyurun.