KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben 27'nci Dönemde milletvekiliydim, böylesine büyük bir torbayla hatta -daha önceki hatiplerimizin de bahsettiği gibi- âdeta bir çuval hâline gelmiş bir kanun teklifiyle ilk defa karşı karşıya geliyoruz.

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - 104 maddeyi de gördük.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ha, buna şükredelim diyorsunuz, öyle mi Yaşar Bey? Tamam, Allah'a şükür... 104'ü görenler de varmış, biz buna şükredelim.

80 maddeden oluşuyor...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Küçük torba.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ne diyelim buna, orta boy çuval. Allah daha büyüklerinden sakınsın.

Yani iki günlük bir çalışma... İki gün içerisinde bu birbiriyle alakası olmayan 80 maddeyi incelemeye çalışma... Mesela, birisi söylerse sevinirim; ben biraz evvel kur korumalı mevduatla alakalı maddeyi arıyordum, onu bir türlü bulamadım; o kadar çok, fazla var ki hakikaten de zorlanıyoruz takip etmekte.

Biraz evvel teşekkür edildi bu etki analiziyle alakalı, hakikaten teşekkür ederiz ama bunun son dakika getirilmemesi lazım yani bunun daha öncesinden önümüze getirilmesi lazım ki sağlıklı bir şekilde çalışma yapalım.

MUSTAFA ERDEM (Antalya) - 61'inci maddedeymiş.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - 61'inci madde miymiş?

MUSTAFA ERDEM (Antalya) - Evet.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Tamam.

Peki, orada yazıyor mu, etki analizinde ne kadar bir muafiyet var? Neyse ona da bakarız...

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Orada yazıyor.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ne kadarmış?

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - 1 trilyon...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - 1 trilyon 700...

Neyse... Şimdi, bu kanun teklifiyle birtakım istisnalarda kısıtlamalar getiriliyor yani vergi harcamalarının da azalacağı öngörülüyor. Bunu zaten daha önceki bütçe görüşmeleri esnasında ilgili bakanlar ısrarla dile getirmişlerdi; vergi harcamalarında azaltıma gidileceği, birtakım verimli olmayan istisnalardan ve muafiyetlerden vazgeçileceğinden bahsedilmişti. Hakikaten de bunun yapılması lazım çünkü 2021 verilerine baktığımız zaman, 2021 yılında toplanan gelir vergisine ilişkin vergi harcaması tahsilatına baktığımız zaman yüzde 60,7; kurumlar vergisinde vergi harcamasının tahsilata oranı yüzde 82, KDV'de yüzde 24,5; ÖTV'de 9,5; 2022 yılı için vergi harcamasının gayrisafi yurt içi hasılaya oranı yüzde 4,98; yıllar içerisinde artacağı öngörülüyordu. Bu kanun düzenlemesinde birtakım kısıtlamalar getirilmiş. Mesela, madde 6'da konut kredilerinde BSMV istisnaydı, bu istisna sadece ilk konutlar için istisna kapsamına getirilmiş; 2024 için 1,14 milyar liralık bir gelir getirisi olacağından bahsediliyor. Ancak, burada şöyle bir sıkıntımız var: Ülke çok ciddi bir barınma kriziyle karşı karşıya. Ben konut satışlarına baktım -en son- ocak-ekim dönemindeki konut satışlarında bir önceki yılın konut satışlarına göre yüzde 14,3 azalma var, ipotekli satışlarda bu azalış daha da fazla; ocak-ekim döneminde bir önceki döneme göre yüzde 31,2; ekim ayına baktığımız zaman yüzde 38. Bir önceki yılın ekim ayına göre karşılaştırdığımız zaman ipotekli satışlar yani kredi kullanılarak yapılan alışverişlerde yüzde 38'lik bir düşüş var. Bu düşüşler esasında normal çünkü kredi oranları çok ciddi derecede arttı. Geçen gün de bahsetmiştim ben. Bu ülkede şu anda ortalama bir evin fiyatı 2,9 milyon lira -bu, Türkiye ortalaması- eğer şeye bakacak olursanız İstanbul'da bu 4,3 milyon liraya kadar çıkıyor. Türkiye ortalamasını ele alalım, 2 milyon liralık bir kredi çekmeyi düşünelim. Bir kere devlet bankaları bu oranda bir kredi vermiyor, mecburen özel bankalara gitmek zorundasınız, özel bankalardaki kredi oranlarıyla aylık vereceğiniz tutar 2 milyon lira için 85 bin lira. Bakın, bu memlekette bundan üç yıl önce, dört yıl önce bir haneye 2 asgari ücret girdiği takdirde o hane borçlanarak, kredi kullanarak ev sahibi olabiliyordu. Şimdi, aylık tutar, 2 milyon lira için -o da mütevazı bir evden bahsediyorum- 85 bin lira. Daha önce sormuştum, Bakan Hanımefendi'ye sormuştum; "Siz Bakan maaşınızla böyle bir borcun altına girebilir misiniz?" ev sahibi olabilir misiniz diye sormuştum. Cevap verememişti, olamaz. Yani hepimiz milletvekiliyiz siz de milletvekilisiniz sadece milletvekili maaşınızla -ki şu anda Türkiye'de en fazla maaşı alan kesim milletvekilleridir- mütevazı bir ev alma şansınız var mı? Yok. Göreceksiniz bu ipotekli satışlar daha da düşecek. Bunun yanında çok ciddi kira sorunu var, geçen gün Cumhurbaşkanı da dile getirdi bunu, 2.500 lira kiranın 7.500 liraya çıkmasını vicdansızlık olarak nitelendirdi ama şu an memlekette 2.500 kira da esasında bu ülkenin gerçeklerine aykırı bir şey. Ev fiyatlarının bu şekilde olduğu bir durumda, 3 milyon lira ortalama evin fiyatı olduğu bir yerde kiralar da hâliyle artıyor. Şimdi, dediğimiz gibi, birtakım istisnalarda kısıtlamalara gidiyorsunuz ama bunun yanında yeni istisnalar da getiriyorsunuz. Yani bir taraftan vergi harcamalarını azaltıcı uygulamalar var burada, bir taraftan da mevcut uygulamaların, mevcut istisnaların devamı, uzatılması ve yenileri geliyor. Mesela madde 8, madde 10, madde 34 şey diyor: Yap-işlet-devret çerçevesinde bir KDV istisnası var yani bu çerçevede yapılan tesislere ilişkin bir KDV istisnası var. Bu istisnanın uygulamasının süresini beş yıl artırıyoruz, neden bunu yapıyoruz? Ve bu sene ocak-eylül itibarıyla bu istisnanın tutarı 34,4 milyar lira, 2024 yılında ne kadar olacağını bilmiyoruz, bunun çok üzerinde olacağı belli. Biz, bu deprem felaketinden dolayı ek motorlu taşıtlar vergisi getirdik ve buradan beklentimiz 30 milyar liraydı yani 30 milyar lira motorlu taşıtlar vergisi geliri yükledik bu milletin sırtına. Öbür taraftan, yap-işlet-devret projelerindeki bu KDV istisnasının süresini beş yıl boyunca uzatıyoruz.

Kur korumalı mevduat... Yani bize göre kur korumalı mevduat bir servet transferidir. Evet, kur korumalı mevduatta çıkışa yönelik bazı adımlar atıldı, yavaş yavaş azalıyor, ne kadar olduğunu da bilmiyoruz kur korumalı mevduatın ama -biraz evvel- 1,7 trilyon liralık bir vergi istisnası olmuş bugüne kadar herhâlde, yanlış mı? Yani bu çok ciddi bir rakam, biz bu vergi gelirinden vazgeçmişiz.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Yok, öyle bir şey yok.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ne kadar peki?

YAŞAR KIRKPINAR (İzmir) - Öyle bir şey yok.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bugüne kadar kur korumalı mevduattan vazgeçilen vergi ne kadar?

SELİM TEMURCİ (İstanbul) - Yaklaşık 100 milyar lira.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ne kadar?

SELİM TEMURCİ (İstanbul) - Yaklaşık 100 milyar lira.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Yani yüksek bir rakam bu.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Yüksek rakam...

SELİM TEMURCİ (İstanbul) - Üç yılın toplamı yaklaşık 100 milyar lira etki analizinde.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - 2022'nin sonuna kadar...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Tamam, ne kadar?

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Bilmiyorlar ki karman çorman şeklinde...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Ne kadar olduğu konusu yok mu etki analizinde? Yok mu ilgili...

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Var, var.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Kaç, 100 milyar mı?

SELİM TEMURCİ (İstanbul) - 100 milyar...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - 100 milyar.

ALİ ÖZKAYA (Afyonkarahisar) - Şöyle: Bu yıl için 60 milyar, gelecek yıl devam ederse 20 milyar, bir önceki yıl... Rakam bende şu anda yok da...

CEVDET AKAY (Karabük) - 3 kere de uzatılırsa...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Neyse, 100 milyar lira. Yani, mesela bu uygulamadan vazgeçilmesi lazım, madem çıkılıyor.

Mesela, madde 51 -ben bunu önemsiyorum- finansal sektöre olan borçların yeniden yapılandırılması yani finansal güçlük yaşayan ticari borçlulara ait kredilerin yeniden yapılandırılması süreçlerini kolaylaştıran, birtakım teşvikler sağlayan bir düzenleme vardı. Bu düzenleme 2019 yılında, ekonomik krizden dolayı şirketler, firmalar ödeme güçlüğüne düştükten sonra uygulamaya konulmuştu. İki yıl süresi vardı, iki yıl bitti, 2021'de Cumhurbaşkanı iki yıl daha bunu uzattı. Şimdi, biz, gene bunu iki yıl uzatma ve Cumhurbaşkanına iki yıl daha uzatma yetkisi vermek üzere bir kanuni düzenleme yapıyoruz. Şimdi, dünyada tartışılan bir konu var yani "zombi şirketler" denen bir konu var. Özellikle pandemi döneminde bütün dünyada iflaslar ötelendi yani şirketlerin iflas etmesine dünyadaki bütün devletler, başta Avrupa olmak üzere müsaade etmedi. "Zombi şirketler" kavramı diye bir şirket ortaya çıktı. Bu şirketler ne? Riskli, verimsiz, kredi ve devlet desteğiyle ancak ayakta durabilen yani bu destek olmadan da ayakta durmaya takati olmayan şirketler kabaca özetlememiz gerekirse.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Tamamlayalım.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Tamamlayacağım.

Şimdi, geçen, IMF'in bir makalesi var, onu okuduk yani hatta basından takip ettik daha doğrusu, 43 ülkede yapmış bir çalışma. Makalenin ismi değişik "Yürüyen Ölülerin Yükselişi: Dünyadaki Zombi Şirketler." Halka açık olmayan şirketler içerisinde, bu 43 ülke arasında en fazla oran yüzde 13 yani şu an Türkiye'deki şirketlerin IMF'in tespitine göre yüzde 13'ü -çok ciddi bir rakamdır bu- zombi şirket kategorisinde. İşte, bu tip kanuni düzenlemeler yapmazsak şayet, bu borçların yapılandırmasını kolaylaştırmazsak, desteklemezsek, teşvik etmezsek ayakta duramayacak duruma gelmiş, riskli, verimsiz şirket konumunda. Şimdi, buradaki en büyük problemlerden bir tanesi şu: Son beş yıl boyunca çok düşük ticari kredilerle bu şirketlerin finansmanı bir şekilde kolaydı ama en son faizler -biliyorsunuz- yükseldi, yükselmeye de devam ediyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Buyurun.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Politika faizi yüzde 40, ticari faizler çok ciddi arttı. Önümüzde çok ciddi sıkıntılı bir süreç var yani normalde sağlıklı, verimli şirketler bile şu anda finansmana ulaşmakta çok ciddi zorluk çekiyorlar. Hadi ulaştın diyelim, maliyetleri çok yüksek, onlar bile zorlanırken bu şirketlerin bu şekilde finanse edilmesi aynı zamanda... Çünkü bunlar verimsiz şirketler, büyüme yönünde de ciddi bir engel olarak görülmekte. Önümüzdeki günlerde bu şirketler bize büyük problem yaratacak gibi gözüküyor.

Başka bir şey, çok kısa bir şey daha bahsedeyim: Madde 45 dikkatimi çekti; cep telefonlarından alınmakta olan asgari maktu vergi tutarına ilişkin süre uzatılıyor, on yıl uzatıyorsunuz ve tutarlar her yıl yeniden değerleme oranında artacak. Bence olması gereken şey bu yani şimdi burada bir sürü harç, bir sürü idari para cezası; güncelliğini yitirmiş... Biz her yıl oturuyoruz... Yani torbaların bu kadar büyük olmasının sebeplerinden bir tanesi de bence bu idari para cezalarının, bu harçların güncellenmesi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Lütfen toparlayın.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Niye biz bunu yapmıyoruz? Yani niye madde 45'te cep telefonlarından alınmakta olan asgari maktuda yeniden değerleme oranında artış sağlamışsınız, niye bunu hepsinde yapmıyoruz? Yani neden her seferinde bu torbayı, bu heybeyi daha da büyütüyoruz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Teşekkür ederim.

Bunu cevaplasınlar.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Tamam.

Teşekkür ederim.