RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Sayın Kalaycı olsaydı... Şimdi, Sayın Kalaycı'yla biz 24'üncü Dönemde beraber çalıştık, orada da gene... Bakın, şimdi, burada biz konuştuk, bazı maddelerle ilgili olarak itirazımız olmadı, kabul ettik yani onlara beraber "Tamam." diyoruz ama karşı çıktığımız şeylere "Karşı çıkarsanız çıkın, biz onu da getiririz." dediniz mi; o, doğru bir şey değil. Bakın, burada, İç Tüzük'ün bir sürü hükmü uygulanmıyor. Tali komisyonlar niye çalışmıyor?

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Anayasa'ya aykırı mı, İç Tüzük'e aykırı mı?

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Anayasa'ya aykırılık olarak söylemedim. Bakın, Anayasa'ya aykırılık... Burada bir sürü Anayasa'ya aykırılığı sabahtan beri konuşuyoruz zaten.

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Anayasa'ya uyalım diye söylüyorum.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Anladım, uymuyor işte; tali komisyon görüşemiyoruz, torba kanun sistematiği içinde görüşüyoruz, bir sürü eksiklikler var yani bunları söylüyoruz. Güzel, uyumlu çalışacaksak bir biçimde bizim düşüncelerimiz de önemli olmalı. Yoksa, siz "Bizim taahhüdümüz var..." Olabilir, bizim de taahhüdümüz... Bazı şeyler üzerinde uzlaşıyoruz, biz de "Tamam." diyoruz, memleketin sorunlarını çözme konusunda bir itirazımız yok ama burada...

İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Bakın, bu husus daha farklı, bu konuda yanlış bir şey yok.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Hayır. Bir de ayrıca bu sadece teamül değil, zaten "Biz nezaketen yapıyoruz." dediniz mi; iş başka bir şey olur yani bu sadece nezaket sorunu değil. Bunun üzerinde bir biçimde bir uzlaşma sağlamak lazım. 24'üncü Dönemde böyle bir uzlaşma vardı -yani şimdi benim de ikinci dönemim bu, tekrar yeniden geldim- böyle olmasını da isterdim ama karşı çıktığımız şeyler burada eğer gelecekse... Bugün bir madde gelir, yarın 5 madde gelir, öbür gün 50 madde gelir; bunun bir anlamı yok ama. O zaman burada sinir harbi içinde, karşılıklı şey içinde gider ama bir taraftan da güzel bir görüşme sistematiği içinde herkes görüşünü ifade etsin diyoruz Sayın Aksu.