| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Komisyon Başkanı Mehmet Muş'un, Diyarbakır Milletvekili Berdan Öztürk'ün Dışişleri Bakanlığının 2024 yılı bütçesi üzerinde yaptığı konuşmasındaki bazı ifadelerine ilişkin açıklaması |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 2 |
| Tarih | : | 20 .11.2023 |
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli milletvekilleri, şimdi İYİ Parti Grubuna geçmeden önce burada bazı şeyleri hatırlatmam gerekiyor.
Sayın Öztürk, konuşmanız içerisinde "Kürtleri potansiyel bir terörist olarak görüyorsunuz." ifadeniz var; böyle bir şey söz konusu olamaz. Anayasa'mızın 10'uncu maddesi: "Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir."
Bir diğer konu, yine konuşmanız içerisinde Türkiye'nin uluslararası hukuktan doğan haklarından dolayı yürütmüş olduğu teröre karşı operasyonları bir işgal olarak nitelendirdiniz. Birleşmiş Milletler Anlaşması'nın 51'inci maddesi meşru müdafaa: "Bu Antlaşma'nın hiçbir hükmü, Birleşmiş Milletler üyelerinden birinin silahlı bir saldırıya hedef olması halinde, Güvenlik Konseyi uluslararası barış ve güvenliğin korunması için gerekli önlemleri alıncaya dek, bu üyenin doğal olan bireysel ya da ortak meşru savunma hakkına halel getirmez." Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti devleti kendi meşru müdafaa hakkı çerçevesinde Suriye'nin kuzeyine, terör örgütüne karşı operasyonlar yürütmektedir. Şimdi, burada bir şeyi de ifade etmem gerekir: Türkiye'nin etrafımızdaki halklara herhangi bir düşmanlığı söz konusu değil, terör örgütlerine karşı bir tutumu söz konusu. Biliyorsunuz, burada DEAŞ terör örgütü türemişti. Türkiye, buna karşı konvansiyonel ordusuyla operasyon yapan ve bunu bölgede etkisiz hâle getiren ülkelerin başında geliyor, en önemli mücadeleyi veren ülkedir. Şimdi, Türkiye'nin güney sınırlarında biz DEAŞ'ı da istemiyoruz ama biz PKK'yı da istemiyoruz. Dolayısıyla Türkiye, Amerika'nın eliyle silahlandırılıp korkunç bir örgüt olarak ortaya çıkan DEAŞ vasıtasıyla bütün o Türkiye'nin güneyinde yaşayan insanların boşaltılarak buranın PKK/YPG'ye teslim edilmesini de kabul etmiyor ve yürütülen operasyonlar buna yöneliktir.
Bir açıklama daha buraya getirmek isterim. Sayın Bakanın "meşru hedef" dediği, İçişleri Bakanlığına yapılan saldırıdan sonra "Terör örgütleri artık meşru hedeftir." açıklaması vardır. Bunu özellikle belirtmek isterim.
Üçüncüsü, Filistin'de yaşananlar tam bir soykırımdır değerli arkadaşlar. Filistin'de yaşananları alıp işte "Benzerleri de burada yapılıyor." şeklinde bir açıklamanın hakikaten hezeyan dolu bir açıklama olduğunu belirtmek isterim. Filistin'de insanların zorla evlerine giriliyor, insanlar yurtlarından ediliyor, mallarına el konuluyor, öldürülüyor, sistematik bir soykırım yapılıyor ve bu soykırım alınıp işte "Suriye'nin kuzeyinde terör örgütüne karşı yürütülen operasyonlar da aynıdır." demek doğru değildir. Bu devlet sizin de devletiniz, bu ülke sizin de ülkeniz. Her bir milletvekilinin öncelikli görevi ve hedefi, Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve bu ülkenin çıkarlarını korumaktır değerli arkadaşlar.
Yine, bir tanımlamayla alakalı bir şey daha belirtmek isterim. "Kuzeydoğu Suriye" diye bir yer yok değerli arkadaşlar, Suriye'nin kuzeydoğusu vardır. Dolayısıyla burada yapılan belli tanımlamalarla... Suriye bölünmedi daha, tek parça hâlinde bir ülke olduğunu görüyoruz. Bunların kayıtlara geçmesini özellikle istiyorum.
Değerli milletvekilleri, bir de Türkiye'nin hedef aldıkları, terör örgütleridir. Onun haricinde sivil halka yönelik herhangi bir hedefi olmamıştır. Burada uluslararası anlaşmalardan gelen haklarını kullanmaktadır. Filistin'de yapılan soykırımı Suriye'de teröre karşı yapılan mücadeleyle bir daha eş tutmayalım lütfen.
Sayın Temelli, söz talebiniz mi var?
SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Evet.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.