BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli milletvekilleri, Sayın Eren; Anayasa'nın 10'uncu maddesinde "Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir." denilmektedir. İfadelerinizde "Sınır içerisinde Kürtlere, sınır dışında da Kürtlere Türkiye Cumhuriyeti devleti saldırmaktadır." şeklinde ifadeler kullandınız, bunlar yanlış ifadeler. Türkiye Cumhuriyeti devletinin PKK'ya dönük yaptığı faaliyetler Kürtlere yönelik şeklinde nitelendirilemez.

SERHAT EREN (Diyarbakır) - Sayın Başkan "terörist" deyip sürekli Kürtleri kastettiğinizi biliyorum.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Eren, bir dinler misiniz.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Sivil ölümlerden bahsediyoruz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, o zaman ifadelerinizi dikkatli kullanacaksınız.

Şimdi, Kürtlere yönelik saldırılar... Bakın, siz milletvekilisiniz, gelmişsiniz, Parlamentoda oturuyorsunuz, size hiç kimse bir şey yapmıyor.

SERHAT EREN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, Afrin'de yaşayan Kürtlere ne olduğunu biliyor musunuz?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bakın, değerli arkadaşlar "Sınır içerisinde Kürtlere, sınırı korumak bahanesiyle de sınır dışındaki Rojava bölgesi..." diye tanımlıyorsunuz kendinize göre; Araplar başka bir tanımlama yapıyor, siz başka bir tanımlama yapıyorsunuz.

SERHAT EREN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, Roboski'de 34 insan katledildi.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlarım, bir saniye.

Sayın Eren, sizi kimse kesmedi, sözlerinizi söylediniz. Dolayısıyla, PKK'ya ne zaman bir operasyon yapılsa "Kürtleri öldürüyorlar, Kürtleri katlediyorlar." Değerli arkadaşlar, Kürtler PKK'lı değil, bunu kafanıza sokun lütfen; Kürtler PKK'lı değil.

SERHAT EREN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, Roboski'de 34 insan öldürüldü "PKK'li" dediler.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir dinler misin Sayın Eren.

Kürtler PKK'lı değil değerli arkadaşlar. YPG'ye yapılan operasyon... Değerli arkadaşlar, YPG dediğiniz PKK'nın Suriye kolu, birbirinden farkı olmayan bir yapı bu. Dolayısıyla, ona yapılan operasyonları Kürtlere yönelik saldırı şeklinde nitelendirmek doğru değil. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nde de yaşayanlar var, orada niye bir şey yok? Dolayısıyla, değerli arkadaşlar, Dışişleri Bakanının söylediği İçişleri Bakanlığına yapılan saldırıdan sonra "Terör örgütünün bütün tesisleri meşru hedefimizdir." dedi, bunun altını çizelim. İkincisi "Uluslararası anlaşmalardan -Birleşmiş Milletler- tesisleri, altyapısı meşru hedefimizdir." dedi.

GÜLCAN KAÇMAZ SAYYİĞİT (Van) - Sivillerin yaşadığı yerler...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - İkincisi, bakın değerli arkadaşlarım, bir de buradan Sayın Temelli rahatsız oluyor bunu söylediğim zaman ama kusura bakmayın değerli arkadaşlar, orada bir fotoğraf gösteriyorsunuz, onunla Gazze'deki katliamı eş tutuyorsunuz. Ya, böyle bir şey olur mu, böyle bir şey olur mu değerli arkadaşlarım?

SERHAT EREN (Diyarbakır) - Hastane...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Gösterdiğiniz bir bina. Bir yapı gösteriyorsunuz, ne olduğunu bilmiyoruz; siz "hastane" diyorsunuz. Gözler önündeki bir katliamı bununla mukayese edip Türkiye Cumhuriyetini... Değerli arkadaşlar, kendi devletinizi... Bilmiyorum, yani siz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşısınız.

SERHAT EREN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, kendi devletimiz yanlış yapamaz mı? 34 insanı öldürdüğünde kendi devletimiz yanlış yapmadı mı, söylemeyecek miyiz?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bakın, değerli arkadaşlar, Sayın Eren, şimdi geldiniz 34'e. Oraya gelmeden diğer söylediklerinize bir bakın, onları ifade ediyorum. Kendi devletinizi olmayan bir şey üzerine itham ediyorsunuz, ben gerçekten anlayamıyorum. İkincisi, terminolojiye çok dikkat ediyorsunuz. Bakın, "doğu Suriye" "kuzey Suriye" diye bir yer yok değerli arkadaşlar; Suriye'nin kuzeyi, Suriye'nin doğusu var değerli arkadaşlar; tanımlama budur.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - "Kuzey ve Doğu Suriye" diyoruz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Şimdi, Sayın Temelli, Suriye bölünmedi, parçalanmadı; Suriye tek parça. Dolayısıyla, böldüğünüz zaman iki yapı ortaya çıkar; Suriye'nin kuzeyidir, Suriye'nin doğusudur. Siz, burada bir terminoloji oluşturup ayrı bir yapı şeklinde "Buraya Türkiye Cumhuriyeti devleti saldırıyor."a getiriyorsunuz, olmaz.

Bir de değerli arkadaşlar, burası Plan ve Bütçe Komisyonu, ben bu kadar siyasal değerlendirmenin yapıldığı bir dönem hatırlamıyorum Plan ve Bütçede, gerçekten hatırlamıyorum. Özellikle de uyarıyorum ama ısrarla aynı şekilde, aynı şeylere devam ediliyor. Lütfen, Gazze'de yapılan katliamlar ile Türkiye'nin teröre karşı yaptığı operasyonları bir tutmayın, aynı kefeye koymayın; bunun hiç kimseye faydası yok, burada yaşayanlar bizim kendi vatandaşımız değerli arkadaşlar. Huzurumuz da var, huzurumuzu kaçırmak isteyenlere de müsaade etmeyelim, siz de müsaade etmeyin.