KOMİSYON KONUŞMASI

RIDVAN UZ (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakanım, Kıymetli Bakan Yardımcıları, kıymetli hazırun, sayın basın mensupları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

İYİ Parti olarak Millî Savunma Bakanlığımızın en son terörist etkisiz hâle getirilinceye kadar Irak ve Suriye'nin kuzeyinde yürütmekte olduğu terörist ve terörle mücadele başta olmak üzere, yasalar dâhilinde uluslararası hukuka uygun bir şekilde, dünya ordularına örnek teşkil edecek düzeyde icra ettiği her türlü faaliyeti desteklediğimizi ve başarılı operasyon yöneten personeli canıgönülden kutladığımızı da ifade etmek isterim.

Biliyorsunuz, bizim milletimizin çok kıymetli hasletleri var. Şartlar ve zemin ne olursa olsun, konu vatan, bayrak, din, ordu olduğunda beş bin yıllık genetik kodlarımız harekete geçerek bozkurtça bir duruş hâlini hep birlikte alırız. Bu meyanda, Kıymetli Peygamber'imizin "Vatan sevgisi imandandır..." Yine, Kur'an-ı Kerim'de Cenab-ı Allah'ın şehitlerimiz için "Sakın ha onlara 'ölüler' demeyiniz, bilakis onlar diridirler." sözleriyle de bu iman kodlarını yüklenmiş bir millet olduğumuzu da belirtmek isteriz. Geçmişte de günümüzde de bugün de şehadet şerbeti içen şehitlerimizin, kanlarının toprağı beslediği şehitlerimizin ailelerine gidildiğinde, anne-babalarına gidildiğinde onların o hasleti, o imanlı duruşu "Vatan sağ olsun." sözü sonsuza kadar devam edecektir; bunu da belirtmiş olalım.

İşte, bu kutsallarımızdan bir tanesi ve en önemlisi olanlardan biri de ordumuzdur. Ordu bizim göz bebeğimizdir. Dolayısıyla, her noktada ve her şartta buna sahip çıkmak da bizim görevimizdir. O yüzden günü ve zamanı geldiğinde biz Türk milliyetçileri olarak birçok konuda iktidarı uyarmıştık. Bunlardan bir tanesi Ergenekon ve Balyoz davalarıyla ilgiliydi, bir tanesi FETÖ terör örgütüyle ilgiliydi. Bugün bunların dinlenmemesi vesilesiyle gelinen noktada kozmik oda gibi bir garabet yaşadığımız bir süreç yaşadık, yine, hem Genelkurmay Başkanının hem Cumhurbaşkanının yaverlerinin FETÖ'cü çıkması hadiselerini maalesef yaşadık; bunlar bize üzüntü veren hadiseler.

Şimdi, önemli bir uyarı daha yapmak mecburiyetini hissediyoruz. Bu göç dalgası, bu düzensiz istila hareketi, bütün bunların çok daha ötesinde başımıza bir bela açacağı... Çok yakında kapımıza gelecektir; bunu da belirtmek isteriz.

İkinci husus -Sayın Bakanım burada bizi dinliyor- eskiden personel alımlarında 2'nci ülke vatandaşlığı bile gözden geçirilirdi ve buna çok dikkat edilirdi. Şimdi, Millî Savunma Bakanlığıyla birlikte TAI, ASELSAN, ROKETSAN gibi çok önemli stratejik konumda olan kurumlarımızın yönetimlerinde mühendislerimiz titizlikle incelenir ve yedi ceddine kadar araştırılarak buraya personel alınırdı fakat son zamanlarda bu projelerde Malezya, Çad ve Nijer'den de gelmek üzere birçok mühendisin çalıştığını da biliyoruz; bunun çok sağlıklı olmadığını ifade etmek isteriz. İstanbul'u fetheden Sayın Fatih Sultan Mehmet Han "Sakalımın bir tanesi kafamdaki düşünceyi bilse koparıp atarım." diyor. Bizim de yedi düvele ne yaptığımızı göstermememiz gerektiğini ifade etmek isterim.

Son bir husus, önemli bir konu olduğunu düşünüyorum, daha önce zikretmiştim. Şimdi, TAI dedik, ASELSAN dedik, ROKETSAN dedik, MKE dedik, çok kıymetli, devletimizin teşekkülleri bunlar ve bu kıymetli teşekküllerdeki genel müdürlerimiz bir de baktık ki "SAHA İstanbul" diye bir dernek kurmuş. Bu derneğin başına da Haluk Bayraktar getirilmiş, Yönetim Kurulu Başkanı olmuş ve bizim bütün bu ROKETSAN, MKE, ASELSAN'daki genel müdürlerimiz bunun altına yönetim kurulu üyesi olarak getirilmiş. Burada elbette hizmete karşı değiliz ama burada ranta karşıyız; bunu da ifade etmek isteriz.

Son olarak önümüzdeki yüzyılın Türkçe olması ve Türk milliyetçilerinin tam, kâmil manada bu ülkeyi yönetmesi temenni ve duasıyla sözlerimi bitiriyorum.

Yüce Bütçe Komisyonunu saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ederim.