KOMİSYON KONUŞMASI

CEVDET AKAY (Karabük) - Teşekkürler Sayın Başkanım.

Sayın Başkanım, Değerli Komisyon üyeleri, Sayın Bakanım, çok kıymetli bürokratlar, değerli basın mensupları; ben de hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bütçemizin hayırlı olmasını diliyorum.

Tabii ki Tarım ve Orman Bakanlığı gibi önemli bir Bakanlığın bütçesine baktığımız zaman genel bütçe içerisinde yüzde 2,37'lik bir pay alıyor yani 283 milyar 124 milyon; bu, önemli bir Bakanlık için hakikaten düşük bir bütçe. Bu bütçenin önümüzdeki yıllarda mutlaka artırılması lazım. Kendi içerisinde de tespit ettiğimiz bazı hususlar var: Bu 283 milyarın 130 milyar 516 milyonu "program dışı giderler" diye bir kalem var. Şimdi, biz detayına baktığımız zaman bu program dışı giderlerin neler olduğunu çok sağlıklı bir şekilde göremiyoruz, ki bütçenizin yüzde 46'sı yani neredeyse yüzde 50'sine yakın bir rakam; bunu da merak ettik, ne olabileceğiyle ilgili biraz detaylı araştırdığımda da hazine yardımı olabileceği kanaati oluştu. Hazine yardımlarının da nereye, hangi firmalara, hangi kuruluşlara hangi ürünler için yapıldığı belli değil. Programlar, bütçelerin tahsis edilip kullanılmasıyla ilgili. Bence bu program dışı bütçe uygulamalarından, giderlerden kurtulunmalı ve program dâhilinde harcamaların bir disiplin ölçüsünde yapılmasının gerektiğini buradan özellikle ifade etmek istedim.

Bir de sürdürülebilir çevre ve iklim değişikliğiyle ilgili sadece 8,5 milyonluk bir rakam ayrılmış. Şimdi, iklim değişikliği, küresel ısınma, çevre, bu konular günümüzde çok çok hassas noktalar. Ben daha yeni bölgemde faaliyetlerde bulundum, gezdim; özellikle tarım ürünleriyle ilgili, meyve sebzelerle ilgili hakikaten rekoltelerde çok düşüklükler var, çürüyen meyveler var. Bu iklim değişikliğine karşı sürdürülebilir Çevre ve İklim Değişikliği Programı'na daha çok önem verilmesi, öne alınması ve bu ödenek tutarının da aktarılması gerektiğini buradan özellikle ifade etmek istedim.

Yine, bütçenin kendi içerisindeki kalemlerine baktığımız zaman, cari transferlerin çok ağırlıkta olduğunu görüyoruz, bütün bakanlıklarda zaten böyle, yüzde 42'si cari transferlere ayrılmış. Bunun da yüzde 77'si, 91 milyar 627 milyonu da hane halkı ve işletmelere yapılan transferler yani biz bunun dağılımını da geçmiş yıl bütçelerinde çok sağlıklı göremedik. Bu transferler hangi kuruluşlara, hangi işletmelere, hangi bölgelere daha çok yapılıyor ve hangi ürünler daha çok destekleniyor? Bunu da ayrıca, buradan sormuş olalım size.

Yine, sermaye transferleriyle ilgili kısımda da... Bunun da bütçede toplam 107 milyarlık payı var; 106 milyarı yine hazine yardımlarına gitmiş yani yüzde 99'u. Ben, bunun da aynı şekliyle, kimlere, nasıl dağıtıldığını merak ettim, buradan bunu da soru olarak sormuş olayım.

Bir de bütün bakanlıklarda görüyorum -sizde bu tutar çok yüksek değil ama Sayın Bakanım, bazı bakanlıklarda çok yüksekti- kâr amacı gütmeyen kuruluşlara yapılan transferler yani 55 milyonluk bir rakam. Bu kâr amacı gütmeyen kuruluşlar hangi kuruluşlar; nereye, nasıl hizmette bulunuyorlar, tarım ve ormanla ilgili ülkemize ne gibi katkıları var? Bunu da buradan sormuş olayım. Tabii ki Strateji Geliştirme Başkanlığı bünyesindeki bu hazine yardımları önemli bir kalem, biz buna da itiraz etmiyoruz, belirli yerlere hazine yardımı yapıp sübvanse etmek önemlidir fakat bunların, kaynakların etkin bir şekilde ve doğru bir şekilde kullanılması açısından da takibinin yapılması gerektiğine inanıyorum.

Yine, tasarruf tedbirleriyle ilgili -Maliye Bakanımız da dâhil, Cumhurbaşkanımız da dâhil- çok çok önemli açıklamalar yapılıyor. Bakanlık kalemine baktığımız zaman, detaylarda yine taşıt alımlarını gördük yani 2023'te de 2024'te de arazi araçlarının -mutlaka ihtiyaç vardır- 10'a yakın aracın, bunun da 3 tanesinin hibe yoluyla alındığını görüyoruz. Buradaki çeşitli fonların kullanılarak bu hibe kaynaklarının artırılması, bütçedeki bu taşıtlara ayrılan ödeneklerin azaltılmasında da fayda var. Demek ki hibe alınabiliyorsa bütün araçlar için bu kapının da çalıştırılması daha uygun olacaktır diye düşünüyorum.

Bir de orman köylüsü... Yani bizim bölgemiz... Siz de Batı Karadeniz Bölgesi'nin Bakanısınız Sayın Bakanım, Kastamonulusunuz, ben de Karabük Milletvekiliyim. Ayrıca, sizin Bakan olmanızdan da son derece mutlu olduğumu ifade etmek isterim. Bölgemizde orman köylüsü çok fazla biliyorsunuz, orman köylüsünün de sorunları var. Dikili uygulaması var, yine, performansa göre alınacak primler var; oradaki süreler, bölgemizdeki doğal afetler nedeniyle çok kısıtlı oluyor ve gerekli prim tahsilatlarını yapamıyorlar. Bir de taşeron sistemiyle kooperatifler devre dışı kalıyor; kooperatifler ve orman köylüleri gerekli gelirlerini elde edemiyorlar. Bir de yollar, sel felaketi nedeniyle çöktüğü için, kapandığı için, dikili uygulamasıyla kesilen ağaçlar, tomruklar ilgili yerlere ulaştırılamadı, bu sene bölgemiz çok zarar gördü. Bu bölgeyle ilgili olarak da özel destekler verilmesini buradan size özellikle ifade etmek istedim.

Bir de Sayıştay raporlarıyla ilgili bazı konuları size özellikle ifade etmek isterim. Sayıştay denetçilerinin tespit ettiği hususlar çok çok önemli. Burada "Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Yöneticiliği" diye bir uygulama var, bütçeden bazı projeler için ödenekler bu yöneticiliğe yani UNDP'ye aktarılıyor. Buradaki aktarımda da şöyle bir sıkıntı var: Gider yapılmadan para bu hesaplara aktarılmış oluyor; bu aktarılan hesaplar da özel hesaplar. Geçmişe baktık -2017, 2018, 2019, 2020- bu paralar aktarılmış fakat bir kısmı kullanılmamış; hâlen 2022'den 2023'e devreden 100 milyonluk bir tutar var. Bu paralar burada atıl vaziyette kalıyor, hazine teknik prensibine de uygun hareket edilmemiş oluyor. Bir taraftan bütçemiz açık verirken, bir taraftan hazine bu kadar borçlanma içindeyken paraların burada atıl tutulması da hoş değil. Bu konudan, bu uygulamadan da vazgeçilmesi gerekir.

Yine, tarımsal amaçlı kurulmuş kooperatiflere yapılan desteklerle alakalı kullanılan krediler var bankacılık camiası aracılığıyla, bankalar aracılığıyla. Bu kredilerin kimlere nasıl kullandırıldığı, hangi kooperatiflere ne kadar kredi kullandırıldığı ve bunların zamanında tahsil edilip edilmediği, terkin edilip edilmediği konusunda Sayıştay raporlarına bakıldığında, sağlıklı sonuca ulaşılamamış, bu tenkit edilmiş. Bunu da buradan özellikle ifade edelim.

Yine, sizin, Bakanlık bütçesinin açılış bilançosu ile kapanış bilançosu arasında tutarsızlıklar var, kayıtlarınız tutmuyor. Bütün bakanlıklarda bu muhasebe hataları var ve defalarca, yıllarca da Sayıştay bu konuyu ikaz ettiği hâlde bu muhasebe kayıtları maalesef düzeltilememiş, bu ayrı bir problem olarak görünüyor. Denetim sisteminin sağlıklı işleyebilmesi açısından muhasebe kayıtlarının da sağlıklı olması gerekir.

Yine, banka hesaplarınız... Banka hesaplarınız Sayıştayla paylaşılmamış; dökümlerin tutanakları ile bankanın reel kayıtları arasında incelemeler yapılamamış, yüzlerce, binlerce ayrı hesaplar var, bunlar istenmiş; ben bu rapordaki izahatları buradan ifade etmek isterim.

Sayın Bakanım, az önce ifade etmiştim, bölgemizin ve genel, Türkiye'deki çiftçilerimizin sorunlarına kısaca değineceğim, taleplerine. Öncelikle, tarım sektörü olarak ektiğimiz ürünlerin karşılığını kuraklık nedeniyle alamaz hâle geldik, girdi maliyetleri çok yüksek, çoğu çiftçimiz arazilerini işleyemez duruma geldi, dolayısıyla küresel ısınmadan dolayı sulu tarıma geçilmesi, damlama sulama için destek verilmesi genel olarak bütün çiftçilerimizin talebi, bölgemizin yani Karabük'ün de talebi. Yine, tarım il müdürlüğünden tohumluk buğday ve arpa talep eden çiftçilerimizin ödenek yetersiz olduğundan talepleri karşılanamamakta, çiftçilerimiz sıkıntıda; bu talebi size iletmemizi özellikle ifade ettiler. Yine, Çiftçi Kayıt Sistemi'yle, emeklilik sistemiyle ilgili, biliyorsunuz, bunlar 5 bin TL'lik emeklilere ödenen primle ilgili olarak yararlanamıyorlar yani çiftçi kayıt belgesi olan çiftçilerimiz bu 5 bin TL'lik emekli ikramiyesini alamıyorlar, mağduriyetleri var, bu mağduriyetlerinin giderilmesini istiyorlar; bunu da buradan ifade edelim.

Yine, bölgemizdeki bazı ilçelerin sorunlarını sayacağım: Safranbolu'da Değirmencik Barajı ile Eskipazar'daki Ova ve Haslı Barajlarının bitirilerek sulu tarıma açılması talebi var. Eflâni ilçemizde 4 adet sulama amaçlı yapılmış gölet mevcuttur, bunların sulama kanallarında hasarlar oluşmuş olup kullanılamamaktadır; kanalların tamir ve bakımlarının yapılarak faaliyete geçirilmesi talebi var. Karabük genelinde silajlık mısır ekimi talebi var. Yine, Ovacık ilçemizde yarı açık büyükbaş ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin teşvik edilmesi isteniyor. Bir de Kardemir'de de üretilen amonyum sülfat gübrenin çiftçilerimize uygun fiyatla verilmesi çok çok önemli bölgemiz için.

Buradan ayrıca diğer bakanlıklara atama yapılırken Tarım ve Orman Bakanlığı teknik kadrolarında atama yapılmayan teknikerler, mühendisler, ziraat mühendisleri, su ürünleri mühendisleri var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Akay, süreniz doldu, toparlayalım.

CEVDET AKAY (Karabük) - Ziraat mühendisleri, gıda mühendisleri, su ürünleri mühendisleri, veterinerler hekimler, biyologlar, bunlar dört gözle sizden atama bekliyorlar, onların bu sesine kulak verin, bunlar özellikle önemli; sürdürülebilir tarım ve tarımın geleceği için de bu atamaların bir an önce yapılmasını buradan talep ediyoruz.

Sürem de yetmedi. İthalat rakamlarınız yıllar itibarıyla çok aştı, ocak-temmuz ayı itibarıyla 19 milyar 500 milyona ulaştı, bu ithalat hakikaten çok büyük sorun. Girdi maliyetleri çok arttı, mazotta son bir yılda yüzde 50'ye varan artışlar, altı yıllık rakamda da yüzde 600'lere varan artışlar; girdi maliyetleri çok, üreticilerin en büyük sıkıntılarından biri de bu. Girdi maliyetlerinin düşürülmesini özellikle buradan talep ediyoruz.

Teşekkür ederim.