Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
Konu | : | İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, Düzce Milletvekili Ayşe Keşir ve 134 Milletvekilinin Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi (2/1735) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 09 .11.2023 |
SÜMEYYE BOZ (Muş) - Öncelikle Sayın Başkan, teşekkür ediyorum ve bütün herkesi selamlıyorum.
Sayın DEVA Partisinden söz alan vekilimiz aslında birçok değinmek istediğim noktaya ve bu kanun teklifine dair şerh koymamızı gerektiren birçok noktaya değindi.
Şimdi, kanun teklifinin sunumu yapılırken birçok noktaya değindi sayın vekillerimiz. Özellikle uyumlu bir ailenin uygulanması, 58'inci maddede alkol ve uyuşturucuya dair tedbirlerin alınması, güçlü temeller ve sosyal risklerin ötelenmesi, buna dair bir bilinç oluşturulması ve yaşla ilgili de bölgesel farklılıklara göre karar verileceğine, aslında bir yaş sınırlamasının olmadığı ama bölge durumuna göre karar verileceğine dair bazı noktalardan bahsettiler.
Şimdi, genel anlamda baktığımızda "uyumlu bir aile" derken aslında neden bahsediyoruz? Şu anda Türkiye'de mevcut aile içi şiddetin bile önüne geçilemezken, kadınların ve çocukların oradaki riskten kurtarılmasıyla ilgili ciddi bir faaliyet yokken ve bunu önemseyecek, bununla ilgili yasaları hayata geçirecek, yaptırımları hayata geçirecek İstanbul Sözleşmesi ve 6284 gibi kanunlar etkin işletilmez ve İstanbul Sözleşmesi iptal edilirken burada nasıl bir uyumdan, nasıl bir güçlendirmeden bahsedileceğini tartışmak gerektiğini düşünüyorum.
Ayrıca "güçlü temeller" "sosyal riskler" derken bunun evlilik vesaireyle ilgili nasıl bir ilişkisinin kurulduğunu merak ediyoruz. Ayrıca gençlerin şu anda en basit örneklerinden birini aktarmak istiyorum: Muş'ta uyuşturucuya karşı mücadele eden, bağımlılıkla mücadele eden gençler, bunun karşısında muhalif oldukları için, uyuşturucuya gençlerin sürüklenmemesi, madde bağımlılığının azalmasıyla ilgili kampanya yürüttükleri için gözaltına alınıp tutuklandılar. Böyle bir yerden baktığımızda o hâlde Bakanlığa ya da bu kanun teklifinin bölgesel farklılıklara gönderme yaptığını da düşünmek gerekiyor. Öncelikle bu gençlerin, buna sürüklenen gençlerin önünü kesmek, madde kullanımı ve uyuşturucuya bağımlılıkla ilgili mücadele etmek gerekirken bununla ilgili, buna dair kampanya yürüten, bilinçlendirme, farkındalık eğitimi yapmaya çalışan gençler tutuklanıyor. Önce buradaki bir düşünce ve ifade özgürlüğünün gençler üzerinden kaldırılmasını da tartışmak gerekiyor. Onlar daha sonra geleceğimiz boyutlardan biri olabilir.
Ayrıca uyuşturucu ve madde bağımlılığı ve bununla ilgili kullanımdan bahsettik. Gençlerin bir kaygısından bahsetti hatip açıklamasını yaparken; bu kaygının bütün, her ülkede yaşandığını, evet, Türkiye'de de bu kaygının çok derinden hissedildiğini söylemek gerekiyor. Gençler artık geleceksizlik... Herhangi bir, kendilerine, geleceğine dair bir imkân, bir olanak, bir umut göremiyorlar ve ciddi anlamda bir genç göçü söz konusu. Önce bu göçten de bahsedelim. Neden bu gençler kendilerine Avrupa'yı, yurt dışını bir seçim yolu, bir çıkış yolu olarak görüyorlar? Çünkü buradaki ekonomik kaygılar, kendilerini idame ettirememe düşünceleri onları başka bir ülkede yaşamayla ilgili bir hayal dünyasına, bir çıkış noktasına sevk etmiş. Buradan bakmak gerekiyor. Öncelikle gençleri bu ülkede tutabilecek, gençlere geleceği, umudu verecek, bu geleceksizlik kaygısından uzaklaştıracak bir kanun teklifi olmasını isterdik açıkçası. Bir istihdam alanı yaratılmamışken, eğitimle ilgili ciddi anlamda problemler varken böyle bir teklifini hakikaten çok ironik buluyorum. Şöyle ki: Günlerdir, haftalardır gençlerin barınamadığından bahsediyoruz. Gençler "Barınamıyoruz." hareketi bile başlattılar. Onların eğitim hayatlarını... Yani artık sadece bir istihdam alanından bahsetmiyoruz, bir eğitim hayatına zar zor dâhil oluyorlar ve dâhil oldukları bu eğitim hayatlarında da açıkçası bin türlü sorunla meşgul olmak durumunda kalıyorlar. Bunlardan en basit örnekleri de insan koşullarına, insanca yaşam koşullarına uygun olmayan yurtlar ve bu yurtlardaki güvencesi olmayan asansörler. Son bir hafta içerisinde 20'yi aşkın, asansörlerdeki denetimsizlikten kaynaklı vakalar duyduk ve bunlardan bazıları da yaralanma ve ölümle sonuçlandı. Öncelikle gençlerin hayatlarına sahip çıkalım, ondan sonra gerekirse bu gibi maddeleri konuşuruz. Daha geçen gün Plan Bütçe Komisyonunda Gençlik ve Spor Bakanlığının, aynı zamanda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçelerini tartışırken de bu konuları gündeme getirdik yani bu kadar vahim mevzular varken onları evlendirmekle ilgili şeylerden bahsediliyor olması hakikaten farazi geliyor.
Ayrıca gençleri fikir üretme, sorgulama, düşünebilme ve bunları geliştirebilme imkânları sağlamak yerine bir evliliğe dair hapsetmeye sanki yönlendiriyormuşuz gibi. Öncelikle bu ülkede sosyal bilimlerin önü kapatıldı arkadaşlar, birçok bölümlerde öğrenci alımları artık yapılmıyor bile; antropoloji, sosyoloji bunlardan birkaçı. Artık açık öğretimden de fazlasıyla öğrenci alıp eğitim kalitesi de düşürüldü, mezun sayısı artırıldı. Atama bekleyen gençler var, barınamayan gençler var. Bunlar varken bu bütçeyi, böyle, evlilik üzerinden değerlendirmek de hakikaten akıl kârı değil diye düşünüyorum.
Ayrıca her bölgenin durumuna göre bir yaş sınırlaması getirileceğinden bahsetti. Bazı bölgelerde evlilik yaş sınırı 16'ya, 15'e kadar düşüyor. Evlilik adı altında zorla evlendirme ya da çocukları istismara maruz bırakma gibi vakalarla karşı karşıya kalıyoruz. O hâlde bir bölgede evlilik yaşı 16'yken oranın alt sınırını 16 olarak mı belirleyeceksiniz? Buna dair çok muğlak bir değerlendirme var kanun teklifinde. Sınırlar açık ve net olmalı ve bunu sağlayacak olan evlilikle ilgili kısımda o yaş sınırlamasının net belli edilmesi gerekiyor.
Ayrıca -yanlış anlamadığımı düşünüyorum- bu Fonu sağlarken doğal gaz rezervinden ve oradan gelecek olan, ekonomik olarak bütçeye katkısı olacak olan meblağdan bahsedildi. Yani biz yıllardır doğal gazı duyuyoruz, doğal gaz zaten şu an herkes için soyut bir kavram. Bu soyut kavram üzerine yeni bir çalışma yapılıyor. Temelleri sağlam bir şeyden bahsederken temelleri soyut olan bir durumdan söz ediyoruz yani bunun ne kadar...
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Gabar'da...
SÜMEYYE BOZ (Muş) - Evet yani bundan bahsedince de bu da çok soyut geliyor açıkçası, önce belirsizliği netleştirmek gerekiyor.
EYYÜP KADİR İNAN (İzmir) - Kaynağı da söylüyoruz.
SÜMEYYE BOZ (Muş) - Evet, doğal gazı biz yıllardır diyoruz. Karadeniz'den sürekli çıkarılıyor da çıkarılmadı.
EYYÜP KADİR İNAN (İzmir) - 5 milyar...
SÜMEYYE BOZ (Muş) - Evet, bununla ilgili zaten gündemde çok şey vardı, herkes takip etti, belirsizlikten bahsediyoruz.
ÖMER FARUK GERGERLİOĞLU (Kocaeli) - Belirsiz olunca sonrasında Fon çöker.
EYYÜP KADİR İNAN (İzmir) - Çökmez, çökmez.
SÜMEYYE BOZ (Muş) - Üstelik gençler şu anda zaten bir öğrenim kredisini geri ödememe... Ve bununla ilgili takibe düşen binlerce, milyonlarca genç var. Öğrenim kredisini ödemediği için yapılandırmaya verilen, yapılandırmada da yine ciddi anlamda bir şeyi olmadığı için, borçlandırmayı geri ödemediklerinden kaynaklı kredi takibine düşen binlerce genç var.
(Uğultular)
BAŞKAN VEDAT BİLGİN - Arkadaşlar, konuşmacıyı dinleyelim.
SÜMEYYE BOZ (Muş) - Ben sizi dinledim, lütfen...
BAŞKAN VEDAT BİLGİN - Buyurun.
SÜMEYYE BOZ (Muş) - Öğrenim kredisini dahi ödeyemediği için kredi borç takibine takılmış binlerce genç var. Önce buradan başlamak gerekiyor. O gençlere henüz bir istihdam alanı yaratılmadı. Bu kredilerini ödeyebilecek bir iş alanına, kendilerini idame ettirecek bir ekonomik özgürlüğe sahip olmadan bir de onların sırtına evlilikle ilgili başka bir kredi borcu mu yüklüyoruz? Yani açıkçası bunların hepsinin şeffaf ve hesap verilebilir bir durumda olması gerekiyor. Esnek, bu kadar muğlak bir kanun teklifine herkesin çok olumlu bakacağını da düşünmüyorum açıkçası.
Ve her bakanlıkta zaten gençlerin istihdamı, gençlerin geleceğiyle ilgili yatırımlarına dair birçok bütçe ayrılmışken ekstra bir de bütçe dışı bir kaynağın oluşturulmasını çok şüpheli buluyoruz açıkçası. Zaten var olan bir bütçeye bir de bütçe dışı bir kaynakla fon aktarmanın neye hizmet edeceğini, kamu anlamında neye yarar sağlayacağını tartışmak gerekiyor. Zaten bir bütçeyi artırma talebi varken ekstra bir Fona niçin ihtiyaç duyuluyor? Bunları da söylemek gerekiyor. Yani bütçe dışında ekstra bir kaynağın varlığı keyfiyete tabi olan, kendi istediklerini yapabilecekleri bir alan sağlayacaklarıyla ilgili bizim de düşüncelerimizi destekleyen, doğrulayan bir noktaya evrildiğini söylemek istiyorum. Bir fon aktarılacaksa gerçekten bunun gençlerin gelecek kaygısını öteleyecek bir istihdam alanına, gençlerin maddeye bulaşma yaşının 8 yaşına düştüğünü bahsettiğimiz bu süreçte bununla ilgili mücadele alanlarına, eğitim ve farkındalık çalışmalarının artırılması ve gençlerin özgür düşüncelerini rahatlıkla ifade edebilecekleri, toplumsal cinsiyet baskılarından ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden daha azade bir alanın yaratılmasına harcanmasının gerektiğini düşünüyoruz açıkçası.
Söyleyeceklerim şimdilik bu kadar.