Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/276) ve 2022 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/274) ile Sayıştay tezkereleri a) İçişleri Bakanlığı b) Emniyet Genel Müdürlüğü c) Jandarma Genel Komutanlığı ç) Sahil Güvenlik Komutanlığı d) Göç İdaresi Başkanlığı e) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 08 .11.2023 |
EYLEM ERTUĞ ERTUĞRUL (Zonguldak) - Sayın Başkan, Sayın Bakanım, Komisyonun değerli üyeleri, değerli milletvekilleri, İçişleri Bakanlığının değerli bürokratları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Ülkemizin içinde bulunduğu güvensizlik, gerilim, keyfî idare anlayışı, huzursuzluk, parti devletine doğru savrulma, yolsuzluk ve talanın alenileşmesi ve kanıksanması toplumsal yapıda ve kamusal alanda büyük bir güvensizlik doğurmuştur. İçişleri Bakanlığının doğrudan sorumluluğunu gerektiren kamu düzenini sağlama ve devam ettirme görevi yerine getirilememiştir. Dolayısıyla iktidarın farkında olduğu ancak müdahale etmediği bir toplumsal ve kamusal sıkışmanın son evresinde olduğumuzu hatırlatmak isterim. 24 Haziran 2018 tarihinde hayata geçirilen Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi, devlet tecrübesini, tüm teamüllerini bir kenara bırakmış, asırlık kurumlarımızı işlevsiz kılmış, devlet-millet bağını koparıp atmış ve ülkemizi krize sürüklemiştir. Yurdumuzun asayiş ve huzurunun temininde büyük rol oynayan İçişleri Bakanlığı da bu sistem içerisinde ciddi zafiyetlere, itibar ve güven kaybına uğramıştır. Kurumsal yapıda çürüme, yönetim usullerinden uzaklaşma, teşkilatlarda, idari organlarda ve denetim mekanizmalarında bozulma, partizanca kadrolaşma kanıksanan bu çarpık sisteminin sonucudur. Uyuşturucu bağımlılığının endişe verici seviyelere ulaştığına, başta Suriyeliler olmak üzere demografik yapımıza yönelik tehditlere, millî bütünlüğümüzün düşürüldüğü tehlikeye, suç ve terör örgütleriyle mücadelede yetersizliğe ve bireysel silahlanma, orman yangınları, trafik düzenlemeleri gibi birçok soruna burada değinebiliriz. Geçmiş dönemlerde de bu konulara Parlamentomuzda sıklıkla temas edildi ancak üzülerek görüyorum ki uyarı ve tavsiyelerin çoğu yerine getirilmiyor. Etrafımız ateş çemberiyle çevrili olmasına rağmen sivil savunmaya yönelik yeterli adımların atılmadığını, üstüne üstlük daha da kötüye doğru giden bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Zira, çok yakın zamanda devletimizin kalbi olan Meclisimizin hemen kıyısında bir terör saldırısı gerçekleşti, saldırının akabinde ortaya çıktı ki yine gerçekleşeceği günler öncesinden belliyken yeterli önlemler alınmamış ve kapımızın önüne kadar gelmiştir. Artık, olaylar meydana geldikten sonra "Yakaladık." demenin değil olmadan önce önleyici kolluk sistemini devreye sokmanın peşinde olmalıyız. Bizim devletimizi yönetenlerin yaptıkları iş hamaset, bol laf ve algı operasyonu. Hukuksuzluğun olduğu, adaletin olmadığı yerlerde, devlet organları içerisinde bağlantı kurabildikleri yerlerde, mafya-siyaset ilişkilerinin ve bürokrat ilişkilerinin daha rahat yapılabildiği yerlerde mafya, uyuşturucu ve kara para etkin oluyor; bizim ülkemizde de maalesef bu gerçekleşmiş durumdadır. Yargıda, emniyette veya diğer bürokratlarla bağlantılı olan arzu etmediğimiz şartlar maalesef AK PARTİ iktidarında gelişti ve denetlenmeyen hesap sorulamayan bir yapı oluştu; bunların en büyük sebepleri yargı sistemi üzerindeki siyasal baskılar, teşkilatlar üzerindeki baskı, bürokrasiyle olan bu tip suç örgütlerinin liderlerinin bağlantıları kayıt dışı ekonomi ve kara paranın sisteme girmesi sonucunu yarattı. Şu anda da gündemi meşgul eden bir kara para operasyonu var, bahse konu kişilerin devletin üst düzey kişileriyle de yakından ilişkide olduğu söyleniyor. İktidarınız döneminde bu tür ilişkiler adeta palazlanacak yer buldu kendine ve ağ örmeye başladı, bunun önüne geçmemiz gerekiyor. Örneğin, Sinan Ateş cinayetinin çözülmemesi toplumda büyük infial uyandırmıştır. Ekim ayında bu cinayetle ilgili Meclis araştırma komisyonu kurulması önerisi iktidar oylarıyla reddedilmiştir.
Sayın Bakanım, yaptığınız sunumda her maddede "Sayın Cumhurbaşkanının liderliğinde olarak"ı mutlaka belirtiyorsunuz. Bu cinayette Sayın Cumhurbaşkanı liderlik yapmıyor mu? Bu cinayeti kimler azmettirmiştir? Neden bu olayı çözüp toplumu rahatlatmıyoruz, kamu vicdanını rahatlatmıyoruz?
Sayın milletvekilleri, kontrolsüz göçmen ve sığınmacılar nedeniyle demografik yapımız gitgide bozuluyor. Kendi ülkesinde kayıt dışı kaçak dolaşanlar bizim kapılarımızdan koşarak giriyor, gelirken de boş gelmiyor tabii. Siz de "Her hafta 5 bin uyuşturucu satıcısını veya imalatçısını gözaltına alıyoruz." diye övünüyorsunuz, bunun övünülecek bir yanı yok; bunu önlemek zorundayız, önleyici yöntemleri artık konuşuyor olmamız gerekiyor. Jandarma Genel Komutanlığının 2018 ve 2022 arasındaki faaliyet raporlarını inceledik, dijital dönüşüm kapsamında yapılan faaliyetlere daha fazla ağırlık verilmesi ve bilişim suçlarıyla mücadele kapasitesinin güçlendirilmesi bizzat komutanlık tarafından zayıf yönler olarak belirtilmiş, önleyici kolluk hizmetlerinin daha etkin hâle getirilmesi değerlendirilmiş. Hızla gelişen teknoloji ve bununla birlikte artan suç çeşitliliği, toplumun kamudan beklentilerinin artması ve bilgiye olan ihtiyaç hizmet sunum süreçlerinde farklı yöntemlerin kullanılmasını gerekli kılmaktadır. Bu gelişmelere bağlı olarak toplumların ve bireylerin ihtiyaç ve talepleri büyük bir hızla değişmektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Ertuğrul, toparlayın sözlerinizi.
EYLEM ERTUĞ ERTUĞRUL (Zonguldak) - Bu talep ve ihtiyaçların en az maliyetle, en kaliteli biçimde vatandaşlara sunulması kamu yönetiminin birinci önceliği hâline gelmiştir. Bu noktada, toplu istatistiklerin özellikle sağlıklı bir şekilde ortaya çıkarılması, suç şebekelerinin çökertilmesi ve suçtan kaynaklanan mal varlıklarına el koyma süreçlerindeki mekanizmanın daha yeterli işletilmesi, kara paranın aklanması ve terörizmin finansmanıyla ilgili direktiflerin yerine getirilmediği ve özellikle siber suçlarla mücadelede gerekli teknik personelin yeterince sağlanmadığı, dijital ve kripto paralarla finansal hareketlerin takibi için teknik kapasitesinin artırılması gerektiği özellikle belirtilmiş ve yasal mevzuatın da gelişime ihtiyaç duyduğu artık aşikâr bir hâle gelmiştir.
Teşekkür ediyorum.