KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Yegin, teşekkür ediyorum.

Değerli milletvekilleri, şimdi...

ÜMİT ÖZLALE (İzmir) - Söz hakkı var mı?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Grup sözcülerine söz veriyorum ama bir cevap mahiyetinde olmasın Ümit Hocam yoksa isterseniz yirmi dakika vereyim size, problem değil.

ÜMİT ÖZLALE (İzmir) - Ya, yirmi dakika falan istemiyorum.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Şimdi şunu bir belirteyim, size söz vereyim.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bir şeyi özellikle belirtmek isterim: Yani bugün, tabii, Komisyona biraz nazar değdi. Bakın, şimdi, her arkadaş kendi kanaatini belirtiyor. Bu kanaat belirtildiği zaman insanlar gidiyorlar, bir tercihte bulunuyorlar, vatandaş bize bir görev veriyor; şimdi bu görevlerimizi icra ediyoruz. Merak etmeyin, hepsini takip ediyor insanlar; Cumhurbaşkanlığında ayrı veriyor, milletvekilliğinde ayrı veriyor; vatandaş gereken mesajı veriyor.

Şimdi, yerel seçimlere gideceğiz, partiler orada ayrı kampanyalar yapacak, orada yerelde kim iyi yönetti, kim iyi yönetmedi ona göre bir kanaat belirtecek vatandaş ama şu bizi gerçekten yoruyor: Değerli arkadaşlar, bu sefer milletvekilleri kendi kanaatlerini de belirtiyorken biz onu beğenmeyebiliyoruz ama müdahale ettiğimiz zaman bu sefer iş çığırından çıkıyor; biri bir şey söylüyor, biri başka bir şey söylüyor, ton yükseliyor, hiç tasvip etmediğimiz diyalogları yaşayabiliyoruz. İnanın, sakinleştikten sonra da tutanaklara bakın "Ya, bunları birbirimize biz mi söyledik." diye insan gerçekten hayıflanıyor. Buna girmeye gerek yok, zaten hepinize söz veriyorum, ilave söz de veriyoruz, orada bir kısıtlama da yapmıyoruz; varsa dersiniz ki: "Ya, Edirne'dekilerin -Sayın Bakırlıoğlu'na atfen söylüyorum- rahatsızlığı var bu işten." Mesajınızı o topluma verirsiniz. Edirne'dekiler de böyle düşünüyorsa sizi desteklerler, düşünmüyorlarsa başka şey söylerler ama biliyorsunuz ben dış ticaretten sorumlu Bakanlık da yaptım, çok öyle düşünmüyor insanlar çünkü insanlar dış ticareti, özellikle sınırlarda...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Biz orada ticaretin olup olmadığından bahsetmiyoruz

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Yok, şunu söyleyeceğim....

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bu insanlar gelip burada alışveriş yapıyorsa ucuz olduğu için yapıyor.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, şunu söyleyeceğim size: Bakın, turizm için de geliyorlar Türkiye'ye, alışveriş için de geliyorlar, bizim insanımız da gidiyor, yurt dışından alışveriş yapıyor, bizim sadece....

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Çok ciddi bir ticaret var orada.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Var.

Şunu diyeceğim: Dolayısıyla bu yaptığımız, her verdiğimiz mesajın bir yerde bir karşılığı var; vatandaş bunu alıyor, değerlendiriyor. Bakın, burada gazeteciler şu an hepsini not alıyor, "tweet" atıyor, yazıyor. Dolayısıyla bunun takdirini vatandaş yapacaktır. Biz birbirimizi burada ikna edemeyeceğiz, ikna edebilseydik hepimiz aynı partiye geçerdik. Dolayısıyla kanaatlerimizi belirtip bırakalım diye düşünüyorum.

Sayın Özlale'ye...

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, Edirne'yi ben söyledim de...

CAVİT ARI (Antalya) - Başkanım, ben de bir kelime...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir saniye değerli arkadaşlar...

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Bir cümle söyleyeceğim.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Söz vermeyeceğim size, sizin hakkınız gelince söz vereceğim.

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Sadece, Edirne'yi ben söyledim de o yüzden...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar, bir müsaade edin...

Size başka birisi söylemiyor, ben toplantıyı yöneten kişi olarak işleri toparlamaya çalışıyorum, herhangi bir sataşma veya laf yetiştirmek için yapmıyorum bunları. Müsaade edin, parti sözcülerinden Ümit Hoca'nın bir söz hali var, ondan sonra kapatacağım.

CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Başkan...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Arı, lütfen sürdürmeyelim, sonra vereceğim size.

CAVİT ARI (Antalya) - Başka bir şey söyleyeceğim ama.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Şöyle yapalım, sonra vereceğim size.

Bir saniye, değerli arkadaşlar...

CAVİT ARI (Antalya) - Bu konuyla bağlantılı ama Başkanım.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Ümit Hocam, buyurun lütfen.