KOMİSYON KONUŞMASI

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şimdi, tabii, bir ülke açısından baktığınızda ekonomik politikanın ulaşılması gereken birtakım hedefleri var. İşte, bunların birisi ekonomide bir büyümenin sağlanması, işsizliğin ortadan kaldırılması. En önemlilerinden bir tanesi de gelir dağılımının düzeltilmesi ve yoksulluğun ortadan kaldırılması. Şimdi, buradaki problem -şu anda emeklileri konuşuyoruz ama- genel anlamda emeğiyle geçinenlerin, çalışanların ücretlerinde çok ciddi erime var. Bakın, Türkiye İstatistik Kurumunun üç aylık, çeyrekler itibarıyla açıkladığı millî gelir bültenlerine bile artık bu çok açık ve net olarak giriyor ki biz uzun zamandır Türkiye İstatistik Kurumunun istatistikleri doğru yayınlamadığını düşünüyoruz. Bu, enflasyon konusunda çok açık ve net olarak ortadaydı. Aynı şekilde işsizlik rakamları, millî gelir, hepsine çok ciddi eleştiriler var. Kamuoyu Türkiye'nin önemli bir kurumu olan Türkiye İstatistik Kurumuna güvenmiyor. Hâlbuki, istatistikleri doğru yapmazsak biz onun üzerinden nasıl doğru bir biçimde mevcut durumu görüp onun üzerinden ne yapılması gerektiğini ortaya koyacağız? Bu doktora gitmek gibi. Bir hastalığınız olduğunda doktora gidiyorsunuz, doktor sizden birtakım tahliller istiyor, filmler istiyor, onu görüyor, ondan sonra bakıyor. O yüzden, TÜİK'in rakamları zaten güvenilir değil. Bakın, enflasyon gerçekte olduğundan daha yüksek; bir. İki: Millî gelir istatistiklerinde 2 üretim faktörü var ekonomide; emek ve sermaye. Emeğin millî gelirden aldığı pay çok açık ve net olarak düşüyor. 2016 yılında emeğin yani iş gücü ödemelerinin millî gelirden aldığı pay yüzde 36'ymış, 2022 yılında yüzde 26'ya düşmüş, 10 puanlık bir azalış var. Genel anlamda, emeğiyle geçinenlerin ciddi anlamda gelirlerinin düştüğü, satın alma gücünün azaldığı ve yoksullaştığı bir süreç var. Emekli de bunu en akut biçimde, en şiddetli biçimde yaşayan gruplar içinde.

Arkadaşlarımız söylediler, asgari ücretle yaptıkları kıyaslamalar var. O kıyaslamalara göre baktığınızda, 2002 yılında en düşük emekli maaşı asgari ücretin yaklaşık 1,4; yüzde 40 üzerindeyken şimdi çok aşağılara doğru, yüzde 0,65'lere kadar yani onun çok daha altına düşmüş rakamlarla karşı karşıyayız. E, şimdi, onun için söyledik, en düşük emekli maaşı asgari ücret kadar olsun diye, onun için söyledik. Emeklilere bayramlarda ikramiye verilmesini tabii ki parti olarak biz söyledik. Verildiği zaman da memnun olduk, memnun oluyoruz ama söylediğimiz zaman bizim söylediğimiz o değildi. Biz ne dedik? "Bir maaş kadar, kendi maaşları, ücretleri kadar olsun." dedik oradaki emekli ikramiyesi. Ondan sonra biliyorsunuz işte rakamları; bin liralar, ondan sonra 2 bin liralarla bu iş olmaz. Yani bugün ciddi sorunlar var. Yani bu anlamda yapılabilecek ne varsa bunu yapmak lazım. Yani biraz önce Sayın Akay da söyledi, bir ek bütçe temmuz ayında görüştük, 1 trilyon 119 milyar lira. Oraya -Sayın Yegin de söyledi- ek motorlu taşıtlar vergisi geldi, 32,7 milyar. Yani baktığınız zaman çok düşük bir miktar ama bu ek motorlu taşıtlar vergisi bu ülkedeki herkesi vurdu, özel aracı olan insanları. İnsanların çoğunun özel araçları eski, eski araçlara biniyor yani toplumun büyük bir çoğunluğu. E, bir taraftan kamyoncu esnafı, otobüsçüsü, taşımacılık... Çok ciddi anlamda bütün toplumu etkiledi. E, kur korumalı mevduatın ortaya çıkardığı yük açık ve net, çok büyük rakamlar. 2022 yılındaki rakam 165 milyardı, Merkez Bankası Başkanı geldiği zaman ilk altı aylık açıklamayı yaptı, 150 milyar. Ama şunu da biliyoruz ki sonraki aylarda döviz kurunda ciddi anlamda, yüzde 35, yüzde 40'lık bir artış oldu, bu rakam yıl sonunda 700-800 milyar liraya ulaşacak. Çok büyük rakamlar var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun Sayın Türeli.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bu kamu-özel iş birliği modeli... Geçen seneki bütçede -2023 için- kamu-özel iş birliği modeliyle yani şehir hastanelerine, köprülere, otoyollara verilecek ödemelerin miktarı 102 milyar lira olarak öngörülmüştü ama bu 16 liralık bir kur hesabına göreydi, kur yükseldi ve şu andaki rakam 150 milyar lira. Yani ortada çok ciddi kara delikler var. Biz bu işe bütüncül biçimde bakmak zorundayız. Genel anlamda ekonomiyi bir biçimde dönüştürme ihtiyacı var. Fakat şunu görüyoruz: Yirmi bir yıldan beri tek başına iktidarda olan bir siyasi parti var, ekonominin yapısal sorunları çözülmüyor, aksine ağırlaşıyor. Bunların çözülmesine ihtiyaç var. Bu toplumun içinde huzuru ancak bu şekilde sağlayabiliriz. Doğru bir ekonomik model olması gerekiyor, yüksek katma değerli, teknoloji yoğunluğu yüksek olan bir ekonomiye geçme hedefimiz var; nitelikli emeğe dayanan, herkesin kayıt içinde olduğu, hiç kimsenin kayıt dışı çalışmadığı bir sistemi yaratmak zorundayız. Bu anlamda da biz zaten muhalefet olarak her zaman yapıcı bir muhalefet anlayışı içinde olduk; ne olması gerektiğini söylüyoruz, yapıldığı zaman da bundan memnun oluyoruz elbette.

Bu anlamda baktığımızda, bugün emekli maaşlarında bir kere bu yapılan ayrımı kabul etmiyoruz hiçbir şekilde, hiçbir şekilde kabul etmek mümkün değil ve ayrıca bu para, 5 bin lira düşük bir para, o yüzden bunun 15 bin lira olması için önergemizi verdik. Bunun kabul edilmesini istiyoruz, beraber bunu kabul edebiliriz. Bunlar büyük paralar değil, 60 milyar büyük bir para değil, biraz önce rakamları söyledim. Verelim, en azından, hiç olmazsa bir müjde olmuş olsun emeklilerimiz açısından, biraz nefes alsınlar. Gene sorunları çözülmeyecek çünkü bugünkü mevcut ekonomik model, uygulanan ekonomik model bu sorunları çözmez ama en azından çözülmesi için bir adım atılmış olur, bir nebze olsun sıkıntıları hafiflemiş olur.

Teşekkür ederim.