KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Başkanım, şu anda 7183 sayılı Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Hakkında Kanun'un maddelerinde değişiklik yapıyoruz. Bu Kanun 2018 yılında gelmiş. Bu teklifin altında da 1'inci imza Ziya Altunyaldız'a ait, 2'nci imza da şahsınıza ait, siz getirmişsiniz ve 50 milletvekiliyle beraber. Şimdi, o zamanda bu kanun görüşmelerinde ve Genel Kurul esnasında bizim partimiz bir muhalefet şerhi yazmış. Bu muhalefet şerhinde şunu söylüyor: "Ajans daha teklif aşamasında Anayasa'ya aykırıdır. Kamu yararına iş ve işlemler yapacağını ve bu amaçla kurulduğun öne süren bir kuruluşun Sayıştay denetiminden ve Kamu İhale Kanunu'ndan kendini muaf tutması Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda belirtilen hukuk devleti olma ilkesine aykırıdır. Ayrıca idari işlemlerin yargı denetimine açık olması kuralına, kurumların şeffaf ve hesap verebilirlik ilkelerine aykırıdır. Kamu yararına kurulmuş gibi gözüken bu Ajans, devleti şirket gibi yönetme zihniyetinin bir ürünüdür." Demişiz ki "Bu kanun teklifi Anayasa'ya aykırıdır." ve daha sonra bu kanunun, 7183 sayılı Kanun'un 3'üncü, 4'üncü, 6'ncı, 7'nci, 8'inci maddelerini Anayasa Mahkemesine götürmüşüz ve 3'üncü, 4'üncü, 6'ncı, 7'nci, 8'inci maddelerinden Anayasa Mahkemesi 1 tanesi hariç geri kalan hepsini oy birliğiyle iptal etmiş.

Biz bugün, bu akşam 2018 yılında yanlış yapılan bir kanunu Anayasa'ya uygun hâle getirmeye çalışıyoruz ancak benim gördüğüm kadarıyla şu kanun metnindeki 26'ncı ve 27'nci maddeler Anayasa'ya ihlal gerekçelerini hâlâ taşımaktadır yani Anayasa'ya aykırı olduğunu ben iddia etmek istiyorum. Siz yoktunuz çünkü ben ilk başta konuşma yaparken.

Esasında bu bize kanun yapma kalitemizin ne kadar düşük olduğunu göstermekte. Bir kanun yapmışız 2018 yılında, biz demişiz ki: "Bu kanun Anayasa'ya aykırıdır." Siz bunu kabul etmemişsiniz. Anayasa Mahkemesine göndermişiz, biz haklı çıkmışız. Şu anda onu Anayasa'ya uygun hâle getirmeye çalışıyoruz ancak gene Anayasa'ya uygun hâle gelmeyecek ve büyük ihtimalle tekrardan bu Anayasa Mahkemesinden dönecek.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Götürecek misiniz?

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Bana kalırsa... Bilmiyorum, tabi, bunu yetkili organlarımız verecek ama 25'inci, 26'ncı ve 27'nci maddelerde açık aykırılıklar var.

Bu Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı esasında çok tartışmalı bir Ajans. Şimdi, bugünkü sunumlarında da... Sayın Bakan Yardımcım büyük ihtimalle yönetim kurulundasınız herhâlde siz de. yönetim kurulunda olan Bakan Yardımcımız bu Ajansın bir kamu kurumu olmadığından bahsetti.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKAN YARDIMCISI NADİR ALPASLAN - Klasik kamu kurumu.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Nasıl?

KÜLTÜR VE TURİZM BAKAN YARDIMCISI NADİR ALPASLAN - Klasik kamu kurumu.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Klasik anlamda kamu kurumu olmadığından bahsetti. Aynı Bakan Yardımcımızın Türkiye Büyük Millet Meclisi Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu tutanaklarına yansımış olan bir ibaresi var; şunu demekte... O zaman tartışma konusu şu: Sayıştay raporu, 2021 raporu Mecliste Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda tartışılıyor; işte, bir 250 milyon lira kâr etmiş, 2021 yılında da 65 milyon lira zarar ettiği söz konusu. Yani -sizin dediğinizden bahsediyorum ben- siz de demişsiniz ki: "2020 yılında şu kadarlık kâr vardı, 2021 yılında bu kadarlık zarar var gibi olayları -tabiri caizse- çok farklı bir alana indirgeyen bir rapor hâlinde sizlerin huzuruna sunulmuş durumda. Oysa işin temelinde bir hata var. Burası kâr veya zarar eden bir şirket yapılanması veya öyle bir amaç güden, kâr eden veya zarar edecek gibi bir piyasada işlem gören veya piyasada bir faaliyet gösteren şirket gibi bir algı oluşturuluyor. İlk etapta kamuoyunda da basında da buna benzer haberler oldu. Burada çok temel bir yanlış var. Bu Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı kâr etmek amacıyla kurulmuş bir şirket değil tam tersine -tabiri caizse- kamu hizmeti gören, Türkiye'nin turizm değerlerini tanıtan, kamudan, devletten ve sektörden elde ettiği gelirlerle Türkiye'nin tanıtımı üzerinde faaliyet gösteren ki tanıtım faaliyetlerinde en az bütçesinin yüzde 85'inden az olmayacak şekilde bir yapı." Yani burada "Bu bir kamu kurumu değil." diyorsunuz ama rapor konuşulurken "Kamu kurumu." diyorsunuz, burada bir çelişki var. Esasında çelişkinin özü şu: Yani bu kuruma, bu Ajansa baktığımız zaman hani demişler ya "Deve kuşunu görmüş; ya, bu ne deve ne de kuş." Yani bu Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı da ne kamu kurumu gibi ne de özel kurum gibi. Yani şimdi, sektörden yaklaşık binde 7,5'lik hasılat üzerinden, ciro üzerinden para toplanıyor ki bu rakamlar da çok ciddi rakamlar; sektör temsilcileri burada. Ayrıyeten yetmemiş mesela, ben baktım, 2022 yılında Hazineden 1 milyar liralık yardım alınmış. Bu sene ilk altı ayda 918 milyon liralık, neredeyse 1 milyarlık yardım alınmış, belki yıl sonuna kadar 2 milyar olacak, 2,5 milyar olacak. Hem Hazineden -bütçeden- yardım alınıyor hem de sektör temsilcilerinden hasılatlar üzerinden kesinti alınıyor, ciddi bir bütçe var fakat bu bütçe Sayıştaya tabi değil yani özel bir denetim kurulu mu bu bütçeyi, bu devasa bütçeyi, bizim vergilerimizle gelen devasa bütçeyi denetliyor? Burada çok ciddi bir aksaklık var. Burada mutlaka Sayıştayın denetime tabi olması gerekli ve Kamu İhale Kanunu'ndan muaf yani bu da çok ciddi bir sıkıntı yani buradaki en büyük problemlerden bir tanesi bu. Bir de şimdi burada, bu Sayıştay raporuna baktım, biraz evvel demiştim yani Sayıştay "İşte, şu kadar kâr etmiş, bu kadar zarar etmiş." olarak bakıyor; oysa sizin dediğiniz gibi bu bir kamu kurumu, burada kâr veyahut da zarar olmaması lazım yani bu bütçesinin yüzde 85'ini Türkiye'nin tanıtımı için harcaması gereken bir kurum bu ancak bu harcamanın ne şekilde yapıldığını yani etki analizini, bunları da sorgulamak Türkiye Büyük Millet Meclisinde bizlerin sorumluluğunda, Sayıştayın sorumluluğunda. Şurada şöyle bir şey var: Bir de bu, neden yabancı bir şirkete verildi? "Baker Tilly" diye bir şirkete verilmiş bu Ajansın denetimi. Burada şöyle bir şey var, Ajansın denetim raporunda: "Diğer hususların yanı sıra denetim sırasında tespit ettiğimiz önemli iç kontrol eksikliklerinin dâhil olmak üzere bağımsız denetimin planlanan kapsamı ve zamanlamasıyla önemli denetim bulgularını üst yönetime, sorumlu olanlara bildirmekteyiz." diyor yani denetim esnasında bu denetim kurumu şunu söylüyor: "Denetim bulgularını üst yönetimden sorumlu olanlara bildirmekteyiz." Siz de üst yönetimden sorumlu olan insansınız. Bu, 2021'de Sayıştay raporunda veyahut 2021 raporundaki bu önemli bulgular nelerdir, bunları bizle paylaşır mısınız? Eğer bunu Sayıştay denetlemiş olsaydı -Sayıştay münferiden şu an denetliyor- biz bu bulguları da görmüş olacaktık; siz bu bulguları da kamuoyuyla paylaşırsanız da sevinirim.

Teşekkür ederim.